Can Yücel’i anarak

İKİ dergi, ağustos sayılarında iyi şair Can Yücel için yazılar yayımladı:

Haberin Devamı

Tuhaf ve OT. İkisinin de kapağında şairin portresi var.

Tuhaf’ta ilk yazı Genco Erkal’ın.

İlk sayfada bir şiiri yer alıyor:

“Başka türlü bir şey benim istediğim,

 Ne ağaca benzer ne de buluta;

 Burası gibi değil gideceğim memleket,

 Denizi ayrı deniz, havası ayrı hava;

 Nerde gördüklerim, nerde o beklediğim

 Rengi başka, tadı başka...”

Güler Yücel’in, “Her şey bir maceradır” başlıklı konuşmasında, 43 yıllık beraberliğin satırbaşlarını anlatıyor. Ne kadar içten, ne kadar candan. Her şey daha dün gibi.

Sunay Akın, Rutkay Aziz’in şair üzerine notları.

Can Yücel Sözlüğü’nde şiirlerinden seçmeleri okuyabilirsiniz.

Benim yazımın başlığı “Can Yücel’le Hayatı Yeniden Keşfetmek”.

Yazımdan bir alıntı:

“İyi şiir yazmaya çabalayan genç şairler için bir öğretmendir, yalınlık nasıl mükemmelliğe dönüştürülür, gizi bu şiirlerdedir.”

Haberin Devamı

Nebil Özgentürk & Eşber Yağmurdereli konuşma/yazıda, ikisi de tanıdıkları Can Yücel’in niteliklerini sıralıyorlar ve şu başlıkla sunuluyor yazı:

Can Yüceller On Binlerce Yıl Yaşayacak”.

Onun gibi şairlerin temel özelliği, her okuyuşta yeni bir şairle tanışmış gibi olursunuz. Düzyazıları da sanki şiirin eşliğindeymiş gibi bir duyum yaratır.

Özellikle onun çeviri için Türkçe söyleyen sözü, çevirinin bir başka dilde yaratma olduğunu vurgular.

Yahya Kemal Beyatlı, Hayyam Rubaileri’ni Türkçeye çevirirken, Türkçe söyleyiş demişti.

*

OT’un ilk sayfasında “Sevgi Duvarı” şiiri.

Orhan Kâhyaoğlu, şairin özelliklerini sıralıyor:

“Can Yücel şiiri bir başkaldırıydı. Sevgi ve öfke bu şiirde birlikte nefes almıştı.

Can Yücel: Zeki, âsi, mert ve mahzun.”

Haydar Ergülen’in Şiir Alfabesi’nde Can Yücel var. Bu yazıda kavramlar, başlıklar, kişiler konusunda bir çeşitleme yapılmış.

Resimlerle... bölümünde Can Yücel’in kızı ressam Su Yücel’in resimleri ve öyküleri iki türün ilgi çekici birleşmesini sağlamış.

Zarife bölümünü aktarıyorum:

“90’ların ortaları, Datça’dayım. Pazara çıktık, sokaklarda Afrikalılar vardı. Kadınlı, erkekli, çocuklu... Sahil güvenlik bir göçmen teknesini çevirmiş ve onları karaya çıkartmıştı. Bir göçmen dramı yaşanıyordu. Tedirgin çaresiz insanlar, ağlayan çocuklar... Jandarma 50-60 kişilik topluluğu geçici olarak hapishaneye koydu. Küçük Akdeniz kasabasında günlük ritmi bozan farklı bir heyecandı. Gözüm Zarife’ye ilişti. Şık Zarife’ye... Şen şakrak, kucağında koca bir tepsi börekle koşturuyordu. Dayanamadım sordum ‘Çok yakışıklı çocuklar gelmiş, yazık, aç kalmasınlar diye onlara börek açtım’ dedi ve şuh bir kahkahayla hapishanenin yolunu tuttu. O an aklımdan çıkmadı. Oturup resmini yaptım. Hüznü sevince çeviren Zarife’nin resmini.”

Haberin Devamı

Dergiyi alırsanız bu nefis resmi görürsünüz.

OT’ta Selim İleri ile yapılmış bir söyleşiyi mutlaka okumalısınız. Selim İleri, Türk edebiyatını duyarlıkla inceleyen, değerleri tanıtan bir başka yanıyla da övgüye değer bir edebiyat ustasıdır. Neleri nasıl okuduğunu işleyen yazıları, edebiyat tarihinden sayfalardır.

Kimler hakkında ne demiş?

- Ahmet Mithat Efendi

Olmasaydı Türk romanı olmazdı.

- Hüseyin Rahmi Gürpınar

Olağanüstü bir yazar.

- Abdülhak Şinasi Hisar

Devrinin ziyadesiyle fevkinde.

- Ahmet Hamdi Tanpınar

Türk edebiyatının en büyük yalnızı

- Refik Halid Karay

Anlatım tekniklerinin ustası.

- Halit Ziya Uşaklıgil

Dönemin en talihli yazarı.

İşte size iyi bir okuma listesi.

*

Haberin Devamı

CAN YÜCEL’i yeniden okuyun.

Müzikli, kitaplı, sağlıklı iyi bir bayram diliyorum.

.............

Düzeltme: Limak’ın Bodrum ve İzmir’de düzenlediği ‘Murat Karahan Zeki Müren şarkıları söylüyor’ yazımda ay olarak mayıs yazmışım. Oysa konser 27 Ağustos’ta Bodrum’da, 28 Ağustos’ta İzmir’de gerçekleştirilecek. Düzeltir, özür dilerim.

 

Yazarın Tüm Yazıları