Hyalüronik asit mucizesi

Değerli okuyucularım, bazı bileşenler vardır ki yaptığınız işte eliniz, ayağınız olur. Bizim için de ‘hyalüronik asit’in böyle bir bileşen olduğunu söyleyebilirim. “Mucize” diye nitelendirdiğim bu bileşen, vücudumuzda farklı organlarda bulunduğu gibi cildimizin yapı taşlarından biridir. Bu haftaki yazımı bu mucize bileşene ayırmak istedim.

Haberin Devamı

Hyalüronik asit, cilt nemlendirme ve dolgunlaştırma (hacim kazandırma) özelliğinden dolayı cilt bakım ürünlerinde ve cilde uygulanan tedavi işlemlerinde yaygın kullanılan bir bileşendir. Enjekte edilebilir dolgu maddelerinde, kırışıklıkların giderilmesinin yanı sıra yüze ve dudaklara hacim kazandırılmasında kullanılır.
Ciltteki hyalüronik asit seviyesi, 40 yaşından sonra keskin bir düşüşe başlar.
Vücudumuzda farklı organlarda; doğal olarak ciltte, bağ dokularında, gözlerde ve eklemlerde hyalüronik asit bulunur. Cilde yapı kazandırmaya, dokuyu onarmaya ve eklemleri yağlamaya yardımcı olur.
Bu bileşen sadece cilt hücrelerini çevreleyen bir madde değildir. Cildi nemli tutmak için hayati önem taşır ve vücuttaki en yüksek hyalüronik asit miktarı deride bulunur. Daha iyi bilinen proteinler kolajen ve elastin, aslında hyalüronik asidin bir parçasıdır.

Haberin Devamı

Hyalüronik asit mucizesi

AZALMASI, CİLDİN
KURUMASINA
NEDEN OLUR
30’lu yaşlarda duraklamaya başlayan hyalüronik asit üretimi, 40’lı yaşlar itibarıyla ciddi bir şekilde azalır. Bu da cildin kurumasına ve incelmesine neden olur. Kuruyan ciltte ince kırışıklıklar görülmeye başlanır. İşte biz bu yüzden cildin kaybettiği bileşenleri yerine koyarak yaş almanın izlerini geciktirmeyi önemsiyoruz.
Cilde kaybettiği nemi hyalüronik asit ile tekrar kazandırmak mümkündür. Bunun için cilt yenileme, iyileştirme işlemlerinde mutlaka uygulanmalıdır.
Burada belirtmek istediğim önemli bir nokta da şu; dışarıdan sürülen hyalüronik asit bileşenli kremler ve losyonlar, cildinize kaybettiği nemi yeniden kazandırmaya yetmez.
Bu kremleri hayatınızdan çıkarın demiyorum ama sadece dışarıdan cildi desteklemek yeterli gelmeyecektir.
CİLDİN DAHA DOLGUN
VE PÜRÜZSÜZ GÖRÜNMESİNİ SAĞLIYOR
Hyalüronik asit, kendi ağırlığının bin katına kadar su tutabilir. Bu da cildin ekstra nem kazanmasına yardımcı olur. Böylece cildin daha dolgun ve daha pürüzsüz görünmesini sağlar.
Göz ve dudak çevresi, yüzümüzde hyalüronik asidin eksilmesinden en çok etkilenen bölgelerdir.
Cilt kuruluğu bu bölgelerde ince çizgilerin oluşmasına neden olur.
Danışanlarıma/hastalarıma derin çizgileri ve kırışıklıkları gidermek için “dolgu” olarak nitelendirdiğimiz hyalüronik asit enjeksiyonlarını uygulamayı öneriyorum.
Dolguların ciltte kalış, etki süreleri; cildin yapısına bağlı olarak 12-18 ay arasında değişebiliyor. Anestezik kremle kısa bir sürede sonuç aldığımız dolgu uygulamalarında kullanım amacına uygun yoğunlukta bir ürün tercih edilir.

Haberin Devamı

Nem kazandıran aşılar
En iyi hyalüronik asit uygulamalarından biri, sadece cilde nem kazandırma amaçlı yapılan hyalüronik asit bazlı aşılardır. Bu aşılar mineral, vitamin ve proteinlerle zenginleştirilerek daha etkin sonuç alınması sağlanır. Bir başka iyileştirme yöntemi de kolajen üretimini tetikleyecek ameliyatsız, cihazlı cilt yenileme ve gençleştirme uygulamalarıdır. Kolajen üretimi tekrar başladığında cilt de dolaylı olarak nemini geri kazanır. Bu uygulamalarda bildiği gibi farklı enerji kaynaklarıyla çalışan cihazlar, spesifik cilt sorunlarının iyileştirilmesi için seanslar dahilinde uygulanır.

Amaç: Yaş alma sürecinde
oluşan izleri hafifletmek

Haberin Devamı

Kişiye özel hazırlanan cilt iyileştirme programları, bir uzman tarafından yapılacak tedavi ya da iyileştirme uygulamalarıyla tıpkı anti-aging uygulamalarında olduğu gibi cildin yaş alma belirtilerini ötelemek mümkün.
Bu uygulamaları yaparken amaç sizleri yaşça geri götürmek değil, sadece yaş alma süreciyle ortaya çıkan izleri hafifletmek ve aynaya baktığınızda mutlu, memnun bir ifadeyle karşılaşmanızı sağlamak.

Yazarın Tüm Yazıları