AHBAP işi yardımlar

Malumunuz global olarak ‘çetrefilli’ günlerden geçiyoruz.

Haberin Devamı

Bu emsali görülmemiş durumda hepimizin haliyle ihtiyaçları var.
Bugünlerde insanoğlunun gerek maddi gerek manevi destekleri birbirinden esirgememesi lazım.
Dünyanın her yerinde yardımlar oradan oraya yapılıyor, her ülke kendi imkanları ve yöntemleriyle hızlı hızlı yaralarını sarmaya çalışıyor. Bizde de durum farklı değil.
AHBAP Derneği de birçok aileye bu zor günlerde yardım paketleri ulaştırmaya başlamış.
Geçtiğimiz akşam derneğin kurucularından sevgili Haluk Levent’i aradım. Samimi, içten bir görüşme yaptık.
2 bin 100 aileye yardım yapıldığını, 10 bin aile için de yardım paketleri hazırlandığını ve 10 gün içinde teslim edileceğini söyledi.
Birçok topçu, popçu ve oyuncunun desteğiyle toplam 3 milyon lira gibi bir rakam toplandığını belirten Haluk Levent, yardımların ileriki zamanlarda da devam edeceğini söyledi.
Ayrıca Anadolu Efes Grubu da yiyecek, içecek ve eğlence sektörünün yanında olduğunu belirterek 1 milyon lira kaynak ayırıp yardımlarını AHBAP Derneği ile yürüteceğini açıklamış.
Umarım birçok insana bu zorlu dönemde merhem olur AHBAP.

Haberin Devamı

Örnek pazarlama davranışı

Birçok firmanın “Herkes evde, hazır karantina varken sosyal medya reklamlarına ağırlık verelim, reklam paylaştıralım” dediği bir dönemde en beğendiğim davranış dünya markası Coca-Cola’dan geldi.
Marka, 120 milyon dolarlık reklam bütçesini nisan ayı itibarıyla Türkiye dahil bütün dünyada tıbbi malzeme, yiyecek ve içecek yardımı için kullanacağını açıkladı.
Global markayı bu kararından dolayı tebrik ediyorum.
Fırsatçılığın rağbet gördüğü böyle zamanlarda bu davranış birçok markaya ve marka olmaya çalışanlara örnek olsun derim.

Gözüme takılanlar

Evde oturduğumuz süre içinde hepimizin birçok şeyi detaylı görme fırsatı oldu. Neler mi mesela; işte gözüme takılanlar...
◊ Arkadaşlıkların ve dostlukların bile sanal olarak yürütüldüğü...
Çocukluğumuzdaki gibi biri düştüğünde yardım etme huyunun artık olmadığı... Şimdilerde “Önce ben, sonra yine ben” denildiği...
◊ Normal zamanlarda sokakta kedi köpek gördüğünde kaçan, yemek vermeyen, “pist”, “hoşt” deyip yanından gönderen insanların şimdilerde ağzında maske, elinde eldivenle onlara mama taşıdığı...
◊ Dizi veya film izlerken tamamen kanalize olup, kendimizi bazı rollerdeki insanların yerine koyarak empati yaptığımız...
◊ Uzun yıllar sonra kitap okuma alışkanlığının artması... Instagram’da 20 gün öncesine kadar yemek, kahve, mekan paylaşanların şimdi kitap, dizi, film önerisinde bulunması ya da “Hangi kafeye gideyim” yerine “Hangi filmi izleyebilirim” diye sorması...
◊ Makyaj ürünü tanıtan makyözlerin dışında herkesin ruj ve allık tanıtması...
◊ Normalde yeni sezon kıyafetleri tanıtan blogger’ların geçtiğimiz sezonun trend parçalarını giyip evde kendi kendilerine kombin yapmaları...
◊ Herkesin karantinada gaza gelip (ben dahil) birer canlı yayın delisi olması ve ona buna konuk gidip, onu bunu konuk alma çabası...
◊ Şeyma Subaşı’nın 18 gündür evinde karantinada olup sporunu, temizliğini, yemek yapma maharetlerini sergilemesi...
◊ Her an House Party’de bir odaya girerim ‘korkusuyla’ insanların evlerinde saçına başına, giydiklerine dikkat etmeye başlaması...

Yazarın Tüm Yazıları