Hangisi doğru... Sultanahmet Meydanı mı, Republique Meydanı mı?

İstanbul’da da Paris’te de terör saldırıları oldu...

Haberin Devamı

Biz daha çok yaşadığımız için bu tür olayları, travmalarını da çabuk atlatıyoruz...
Hayata daha hızlı dönüyoruz...
Daha çabuk unutuyoruz...
Parisliler’in başına yeni gelmeye başladığı için travmadan çıkamıyorlar, yaşadıklarını unutamıyorlar...
Terör kurbanlarını anmaya devam ediyorlar...
13 Kasım Paris saldırılarının üzerinden neredeyse 2,5 aya yakın zaman geçti...
Paris’in Republique Meydanı hâlâ demet demet çiçeklerden, mumlardan, fotoğraflardan geçilmiyor...
Hayat normale dönemiyor...
13 Ocak Sultanahmet saldırısının üzerinden ise daha 15 gün bile geçmedi...
Saldırıdan iki gün sonra Sultanahmet normale döndü...
Bugün gittiğinizde saldırıyı hatırlatan en ufak bir şey göremezsiniz Sultanahmet’te...
Hangisi doğrusu?
Paris’te yapılan mı, İstanbul’da yapılan mı?
Asla unutmamak mı, normalleşmek mi?
Ben oyumu ikincisinden yana kullanıyorum... Paris’te bile “Terörü bu kadar hatırlatmak doğru değil” diyenlerin sayısı hiç az değil...

Haberin Devamı

Sömestr yazıları

Shrek müzikalini kaçırmayın

Zorlu PSM’de Shrek’in müzikali başladı, 7 Şubat’a kadar da devam edecek...
Babalar ve kızları olarak bir grup arkadaş gidip izledik hafta sonu...
Tam anlamıyla dört dörtlük bir müzikal...
Dekorlar, kostümler, şarkılar, diyaloglar, karakterler, yetişkinlere yönelik bir müzikalde nasıl olması gerekiyorsa öyle...
Çocuklar bayıldı Shrek’le Fiona’nın aşkına...
Tabii şunu söylemem lazım; gösteri tamamen İngilizce ama şarkılar ve diyaloglar üst ve alt yazılarla Türkçe’ye çevriliyor...
Çocuğunuz okumayı ya da İngilizce’yi bilmiyorsa bile dert etmeyin, biraz sizin yardımınızla çok eğleniyorlar...
Müzikal 6 yaş ve üstü için öneriliyor ama bizimkiler 4,5 yaşında olmalarına rağmen çok keyif aldılar...
Masal dünyasını hepimizden iyi anlıyor onlar...
Tabii geçen gün yazdığım Küçük Prens müzikalinde olduğu gibi Shrek’in en büyük problemi de çok uzun olması...
İkinci perdenin yarısından itibaren mızırdanmaya, ayaklanmaya başlıyor çocuklar...
Şu gösteriler çocuklar için biraz daha kısa sahnelenmeli...
** Sömestr yazılarında yarın: Çocuğunuza yüzme öğretin...

Haberin Devamı

Vizemiz aynı

Sevgili Sina Koloğlu’na bir düzeltme yapmam lazım...
O Fransa’da okuyan kızını görmek, ben konser için gitmiştim Paris’e...
O havaalanında zorlukla karşılaşmıştı, biz hiç olmadığı kadar kolay girmiştik...
Sina bu durumu, bizim davetli olmamıza kendisinin ise turistik ziyaret yapmasına bağlamış...
“Siz diplomatik yolla gittiğinizden vize için bizden istenen evraklar sizden istenmedi herhalde” diye yazmış...
Hayır sevgili Sina...
Normal pasaportlu herkesten Schengen vizesi için aynı evraklar istenir, aynı prosedürler uygulanır...
Yani sen nasıl aldıysan vizeyi, ben de öyle aldım...
Sadece Paris’e girerken sen şanssızmışsın, biz şanslı...
Pasaport kontrollerinde “random” uygulamalar vardır, bazı yolcular rastgele seçilir...
Muhtemelen sen ona takılmışsındır...
Ama isyanında haklısın, vize meselesi bir seyahatin en nefretlik yanıdır...

Haberin Devamı

Bu sefer olmadı Ayşe Hatun Önal

Ben Ayşe Hatun Önal’ın müzik kafasını, şarkılarını, eğlenceli olduğu kadar fırlama tarzını ve sahnesini severim...
Güm Güm ve Çak Bir Selam, tam Ayşe Hatun’luk şarkılardı, çok da sevildiler...
Son single’ı Şeytan Tüyü’nü de bu hevesle dinledim...
Ama hayal kırıklığına uğradım...
Sevmedim, ısınamadım...
Ne sözlerine, ne müziğine... Zaten bu şarkıyı mart ayında vizyona girecek Şeytan Tüyü adlı filmi için yaptı Ayşe Hatun Önal...
Belli ki zorlama olmuş...
Ve bu sefer olmamış sevgili Ayşe... Merakla albümünü bekliyoruz...

Hangisi doğru... Sultanahmet Meydanı mı, Republique Meydanı mı

Bu bir Türk hastalığıdır

Biz Türkler’in yurtdışında gittiklerinde ilk yaptıkları şey, ev fiyatlarını, kiraları sorgulamaktır...
İkinci yaptıkları şey de, “Buradan bir ev alsak ne güzel olur” geyiği çevirmektir...
Gülşen ve sevgilisi Ozan Çolakoğlu da kayak tatili için gittikleri İsviçre Alpleri’ne hayran kalmış ve bir dağ evi almak için kolları sıvamışlar...
2 milyon Euro’dan başlıyormuş fiyatları...
Türkler’in tipik emlak hastalığına yakalanmışlar...
Bunun tedavisi de var ama...
Gülşen’le Ozan’ın da Türkiye’ye dönüp Alpler’in etkisi geçince emlak sevdası bitecektir...
“Yılda iki hafta gidip gitmeyeceğimiz bile belli olmayan dağ başındaki evi niye alıyoruz biz?” diye düşünmeye başlayacaklar...
Sonra da bu sevdadan vazgeçeceklerdir...

Haberin Devamı

Survivor dengeleri yine bozacak mı?

TV8’i ayakta tutan üç işten biri olan Survivor, yeni sezonuyla 7 Şubat’ta başlıyor...
Cumartesi ve pazar günleri yine uzak ara birinci olacağı kesin yarışmanın...
Çünkü bu iki günde kanalların hiçbiri güçlü bir şey üretebilmiş değil...
Asıl merak edilen Survivor’ın hafta içinde ne yapacağı...
Geçen yıl bütün reyting dengelerini tek başına bozmuştu yarışma...
Acun da sürekli gün sayısını artırarak adeta TV8’i, Survivor kanalına çevirmişti...
Kim olsa aynı şeyi yapar...
Güçlü bir Survivor’dan en çok etkilenecek işler başta Kösem, Gecenin Kraliçesi, Kırgın Çiçekler gibi diziler olacak...
Tabii TV8’in yarışmayı kaç geceye yayacağıyla ilgili bir durum bu... Şimdi tüm televizyon sektörü Survivor’ı bekliyor...
Eski gücünü kaybedecek mi?
Yoksa geçen yıl olduğu gibi dengeleri altüst edecek mi?

Haberin Devamı

Hangisi doğru... Sultanahmet Meydanı mı, Republique Meydanı mı

Sosyo-kültürel seviyeye gel!

Bir insan ikinci evlilik töreninde ilk eşinden bahsediyorsa...
“Eski eşimle evlenmem büyük hataydı” diyorsa...
“Kendimden sosyo-kültürel anlamda alt seviyede biriyle evlenerek yanlış yaptım” gibi çirkin bir beyanda bulunuyorsa...
Ben eski eşin değil, o adamın sosyo-kültürel seviyesini sorgularım...
Bakınız:
Ali Hatemi!

Yazarın Tüm Yazıları