En kötü filmini çeksen de başımızın üstünde yerin var

Uzun süreli yok olduğu için Şener Şen’in filmleri gibi röportajlarını da merakla bekliyoruz.

Haberin Devamı

Pazar günü Hürriyet’te Çınar Oskay’a verdiği röportajı da bir solukta okudum.
Çınar benim çok eleştirdiğim konuyu da gündeme getirmiş...
“Cengiz Semercioğlu, ‘Türkiye Yavuz Turgul yüzünden komiğini kaybetti’ diyor. Siz ne diyorsunuz” diye sormuş.
Şener Abi, “Gerçek öyle değil. Yavuz bana asla karışmaz. Böyle bir algı oluştu. İyi bir senaryo gelip bu algıyı kıramadı. 7 yılda 50’ye yakın senaryo okudum. Hiçbiri çekilecek düzeyde değildi. Ne menajerim, ne akıl danıştığım biri vardır. Kararları kendim veririm. Okey?” diye yanıt vermiş...
Elbette okey Şener Abi, kararlarına sonuna kadar saygılıyız.
Sen hiç film çekmesen de, dünyanın en kötü filmini çeksen de başımızın üstünde yerin var.
7 yılda gelen 50 senaryoyu da beğenmemiş Şener Şen, ilk kendisine gelen “Babam ve Oğlum”daki Çetin Tekindor’un rolünü de...
Çağan Irmak’la da çalışmamış, onlardan teklif gelmedi dediği Nuri Bilge Ceylan ve Zeki Demirkubuz’la da...
Şimdi 7 yıl aradan sonra yeniden bir Yavuz Turgul filmiyle bu hafta sonu vizyonda.
Aynı röportajda aslında kariyerindeki en büyük korkuyu da açıkladı usta oyuncu...
“İnek Şaban gibi tiplemeler Kemal Sunal’ın üzerine yapıştı. Halk ona Salako, Şaban diye bağırıyordu. E Kemal o değil! Tabii ki bundan rahatsız oluyordu.
Namuslu’daki dönüşüm olmasaydı ben de Bilo, Banker Maho olarak dolaşacaktım. O roller bana yapışıp kalacaktı...”
Şener Şen bundan korktuğu için komediden hızla uzaklaştı
Bu korkuyu tetikleyen de yakın dostu Yavuz Turgul’dan başkası değildir...
Biz Şener Şen’den Maho olarak devam etmesini beklemedik.
Komediyle var olan usta bir oyuncu komediye sırtını dönmesin dedik.
Yılmaz Erdoğan da arada komedi filmi çekiyor ama bugün kim ona Mükremin Abi diyor?
Zaten Kemal Sunal’a da son yıllarında Şaban dendiğini hatırlamıyorum ben...

Haberin Devamı

Yeni AKM’den iki beklenti
Atatürk Kültür Merkezi’nin yıkılması konusunda başından beri hiç tutucu bir tavrım olmadı.
40-50 yıllık bir binaya asla dokunulmayacak tarihi bir eser olarak da bakmadım hiçbir zaman...
Yan taraftaki otoparkın da dahil ederek çok daha modern bir kültür sanat binası yapılmasına hep sıcak baktım.
Dün Cumhurbaşkanı Erdoğan yeni projeyi açıkladı.
İlk fotoğraflardan çok net bir şey anlaşılmıyor ama yeni ve çok daha kullanışlı, İstanbul’a yakışır bir sanat merkezine kavuşacağımız açık...
Bu konuyla ilgili benim sadece iki beklentim var:
1- Yeni binanın adının Atatürk Opera Binası olması...
2- Yeni AKM ile birlikte Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nın yaşanır bir hale dönüştürülmesi...

Haberin Devamı

Sevgiliniz annenize küfretse n’apardınız?
Hacı Sabancı’yla Özge Ulusoy’un ayrılık nedenlerinin altında ilginç bir olay yattığı ortaya çıktı...
İddiaya göre Özge Ulusoy kardeşiyle dedikodu yaparken, Hacı Sabancı’nın annesi hakkında küfürlü mesajlar yazmış.
Hacı Sabancı da bunları yakalayıp anında ilişkiyi bitirmiş.
Kimileri, “Bu kadar anne kuzusu olmaya ne gerek var” diyor...
Kimileri de, “İyi yapmış sevgiliyken kaynanaya küfreden gelin, evlendiğinde ne yapardı” diyor...
Özge, 4 yıllık ilişkinin evlilikle noktalanmamasının nedeni olarak müstakbel kayınvalideyi görüyor olabilir...
Bu yüzden ‘kayış koptu’ belki de...
Hacı Sabancı da, “Anneme nasıl küfreder” diyerek küplere bindi...
Bir erkek, sevdiği bir kadını annesine küfrettiği için terk eder mi?
Eder!..
Kadının da, annesine küfredilse aynı şeyi yapma hakkı var.
Tamam evliliklere, aileler mümkün olduğu kadar karışmamalı ama çiftlerin de karşı tarafın annesine saygı göstermeli.
Küfretmek ne demek ya?

Yazarın Tüm Yazıları