Dilber Ay’a hizmet gitmedi mi?

Dilber Ay, aramızdan ayrılalı 20 gün oldu.

Haberin Devamı

Dilber Ay, aramızdan ayrılalı 20 gün oldu.
Önceki gün eşi İbrahim Karakaş’ı televizyon programında ağırladık, gözyaşları içinde kucağında nasıl vefat ettiğini anlattı...
“Gözlerim kararıyor herif” demiş ve çenesi kilitlenmiş. Hep ‘herif’ derdi eşine ve hiç ayrılmazlardı.
Karakaş, “Zamanı bu kadarmış demek ki, apartmanda her gün çalışan iki asansör de o gün bozuktu. Kucağımızda indirdik, ambulans da biraz geç geldi” diye anlattı yaşadıklarını...
Düzce Belediyesi’nin cenaze günü yeterli hizmet vermediğinden şikayet etti.
“Sandalye göndermediler, çay-kahve servisi yapmadılar, taziye çadırı bile kurmadılar” dedi.
Hemen Düzce Belediyesi Mezarlıklar Müdürü Numan Şirin’i canlı yayına bağladım.
“Belediyemiz imkanlarında yapılması gereken her şeyi yaptık. O gün 11 başka cenaze daha vardı ve hepsine yetişmeye çalıştık. İki tente kurduk, Dilber Ay’ın cenazesine sandalye masa gönderdik” dedi.
Ama ısrarla vurguladığı “imkanlarımız çerçevesinde” sözü bende de gerekli özen gösterilmemiş duygusu yarattı.
65’inci Hükümet’te Bilim
Sanayi ve Teknoloji Bakanı olarak görev yapan, Düzce’nin yeni Belediye Başkanı Faruk Özlü, keşke Dilber Ay’a güzel bir mezarlık yaptırsa da bu gereksiz soru işaretlerini ortadan kaldırsa.

Haberin Devamı

Dilber Ay’a hizmet gitmedi mi

Diziler düşerken tiyatro neden yükseldi?

Bergüzar da sahnelere döndü.
15 yıl aradan sonra Bergüzar Korel, “Kızlar ve Oğlanlar” adlı tek kişilik oyunla ‘ve perde’ diyor. Uzun süredir söylüyorum, bu tiyatro olayının patlamasının nedenleri var;
1- Seyirciler gibi oyuncular da uzun dizi sürelerinden sıkıldılar, başka yerlerde var olmak istiyorlar.
2- Yapımcı otokontrolü, kanal yönetimleri, RTÜK gibi kısıtlamalar yok tiyatro sahnesinde.
Çok daha özgürler dilediklerini yapıp, dilediklerini söyleyebiliyorlar.
Bu da oyuncuları beyazcamdan sahneye itiyor.
3- Televizyonun büyük isimleri kendi ekonomilerini yarattı, 2 sene TV’ye hiçbir şey yapmadan sadece tiyatro yaparak ayakta kalabiliyorlar artık...
4- Tiyatronun da ekonomisi arttı, ‘iki kalas bir heves’ yılları yok artık. 16 milyonluk kentte bir tiyatro biletine 80-90 lira verecek seyirci bulunuyor.
Bu da oyunların kapalı gişe oynanmasına, oyuncuların ekonomik olarak tatmin olmasına neden oluyor.
Bu yüzden de televizyonda diziler hızla kan kaybederken, sahne sanatları hızla yükseliyor.
Güzel de oluyor.

Hakaan...

Haberin Devamı

Geçen gün Cannes’da Dilan Çiçek Deniz ve Meryem Uzerli’nin kıyafetlerini kıyaslarken Dilan’ın kıyafeti için yanlış tasarımcı ismi yazdım.
Doğrusu şu; Dilan’ın kıyafetinde Hakan Yıldırım imzası var.
Bir süre ara vermişti tasarımlarına Hakan Yıldırım, 2018’de geri döndü.
Kız kardeşini kaybetmesi, içsel bir yolculuğa çıkmasını bu aranın nedeni olarak göstermişti.
Geçen yıl geri döndükten sonra haute couture defilelerle ve tasarımlarla yine bıraktığı yerden başladı.
Dilan Çiçek Deniz’in Cannes’daki kıyafeti de Hakaan’ın formundan bir şey kaybetmediğini gösterdi bize.

Daha çok like!

İçi boş, altyapısı olmayan Instagram fenomenleri sadece Türkiye değil dünyada büyük problem...
Ucuzluğu, çöp içeriği, lümpenliği öne çıkarıyorlar sadece. Birbirlerini gördükçe de daha beter oluyorlar.
İşte Polonya’da bir Instagram fenomeni daha fazla like almak için 200 yıllık tarihi bir heykelin burnunu parçaladı.
Bunu da sosyal medyasından yayınladı. Toplumun bu hastalıklı ruh haline Selena Gomez de isyan etti, “Özellikle benim jenerasyonum için bu platformlar korkunç yerler. Toplum için de zararlı olduğunu düşünüyorum” dedi...
Selena Gomez 13 dakikada 1 milyon beğeni rekorunu elinde bulunduran, 3 yıl üst üste dünyada en çok takipçisi olan isimdi...
Geçen yıl hesaplarını 4 ay boyunca askıya almıştı...
O bile like işinin hastalıklı olduğunu çözdü işte.

Yazarın Tüm Yazıları