Bu sefer de evlenemese Alişan tarih yazacaktı!

9 ay içinde iki kez yüzük takan 42 yaşındaki Alişan, bu kez şeytanın bacağını kırmaya kararlı gözüküyor. 28 yaşındaki Buse Varol’la önümüzdeki hafta bugün evlenecek olan Alişan, “Sonunda kendim gibi birini buldum” diyor. Röportaja alyansını evde unutup gelince hem Buse hem ben uzun süre takıldık Alişan’a... Bu arada Alişan’ın maço olmadığını da Buse’den öğrendim...

Haberin Devamı

◊ Alişan yüzüğünü göremiyorum, takmayı unuttun herhalde...

- Alişan: Aaa! İlk defa unuttum...

- Buse Varol: Yüzüğü ilk kez unuttu ama geri kalan bütün eşyalarını da unutuyor!

◊ Fotoğrafları yüzüksüz çektik unuttuğun için.

- Buse: Olsun ne yapalım... Nazar boncuğu.

- Alişan: Şu an ter bastı!

◊ Belki de alışık değilsin yüzük takmaya, o yüzden unuttun.

- Alişan: Hayır, alışığım. Ama namaz kılmak için abdest alırken yüzüğü çıkarıyorum. Bu sabah da o nedenle çıkardım, sonra unuttum işte.

◊ Günde 5 vakit namaz kılıyor musun?

- Alişan: Askerden geldiğimden beri, yaklaşık 7 yıldır kılıyorum. Kılamadıklarımın da kazasını kılıyorum.

◊ Haftaya bugün evlenmiş olacaksınız. Bu muhtemelen bekar olarak verdiğiniz son röportaj...

- Buse: Evet. İnşallah.

- Alişan: Aslında ben son röportajımdan sonra bir daha röportaj vermemeye yemin etmiştim...

◊ Neden?

Haberin Devamı

- Alişan: Tüm söylediklerimin arkasındayım tabii ama bazen öyle laflar başlık oluyor ki, sanki cımbızla çekiliyor aradan ve yanlış anlaşılmalara yol açıyor. “Eşimi çalıştırmam” diyorum mesela. Bunu bir konudan bahsederken söylüyorum ama direkt başlık yapıyorlar bunu.

◊ Düğüne dönelim. Buse hazırlıklar ne durumda?

- Buse: Son sürat devam ediyor. Şimdi evde elektrikçi var mesela. Onlarla da ben ilgileniyorum.

◊ Neden Alişan ilgilenmiyor?

- Buse: O da ilgileniyor. Avizeleri birlikte seçtik mesela. Ama onun işi yoğun olduğu için ben daha çok ilgileniyorum.

◊ Gelinliğin hazır mı?

- Buse: Gelinlik provasına daha yeni gidebildim. Bir daha gitmem gerekiyor ama zaman bulamıyorum. Geçen arayıp “Her şey yolunda mı, vazgeçmediniz değil mi?” diye sordular. “Her şey yolunda ama zamanım yok” dedim. Haftanın üç günü İzmit’e gidiyorum, çünkü setim var. Orası çok zamanımı alıyor.

- Alişan: Ben daha damatlığımı almadım.

◊ Neden?

- Alişan: Kız tarafı alacak damatlığımı. Bekliyorum. (Gülüyor)

- Buse: Yazıklar olsun!

- Alişan: Damatlığım hazır da gidip prova yapmam lazım.

◊ Nereden alıyorsun damatlığı?

- Alişan: Gelinliği de damatlığı da Vakko’dan aldık.

Hamamda kına gecesi! Buse Varol'un mutlu günü

 CUMHURBAŞKANIMIZ “BU SEFER TAMAM DEĞiL Mi?” DiYE SORDU

Haberin Devamı

  Oturacağınız ev her şeyiyle hazır mı şimdi?

- Buse: Yüzde 90’ı tamam. Ufak tefek eksikler kaldı.

- Alişan: Eve taşınınca da eksikler çıkacak zaten.

- Buse: Eksik hiç bitmez. Normalde kadınlar bayılır böyle şeylere. Bense hiç sevmiyorum.

Neden?

- Buse: Bir iç mimarla çalışıyoruz. Bize çok destek oluyor ama avize, halı seçimi gibi işler hiç benlik değil. Tasarlamayı seviyorum ben.

Alişan, geri sayıma başladın mı?

- Alişan: Tabii.

- Buse: Bir tane geri sayım uygulaması var, ben onu kullanıyorum.

Alişan, hazır mısın gerçekten?

- Alişan: Çok çok hazırım.

- Buse: O zaman Aleyna Tilki’den gelsin: “Hazırım diyorum dünden...”

Eğer bu sefer de olmasaydı nişanlanıp ayrılma rekoru kıracaktın.

Haberin Devamı

- Buse: Tarih yazacaktı!

- Alişan: Hatay ziyaretinde Cumhurbaşkanımızın yanına gittim. Düğün gününü söyledim. Bana “Ne yapıyorsun oğlum sen? Ne oluyor şimdi?” dedi. Yüzüğü gösterdim.

- Buse: Unuttuğun yüzüğü mü?

- Alişan: “6 Mayıs’ta düğünümüz var” dedim. “Bu sefer tamam değil mi? Bir arıza çıkmayacak?” diye sordu. “Yok, bu sefer tamam. 6 Mayıs’ta da bekliyorum” dedim. Biliyorsun 22 yıldır bana hep “Ne zaman evleneceksin?” diye soruluyor. “İnşallah bu sene” diye diye 42 yaşına geldim. Şimdi kendim gibi birini bulduğum, gerçekten yürekten sevdiğim için evleneceğim. İnşallah mutluluğumuz ömür boyu böyle sürecek.

Bu sefer de evlenemese Alişan tarih yazacaktı

“ALİŞAN BEKLESEYDİ, BEN EVLENİRDİM ONUNLA” DİYE GEYİK YAPMIŞTIM

Haberin Devamı

İlişkiniz daha çok yeni. Birbirinizi tanımak, evlilik kararı almak için yeterli vakit geçirdiniz mi sizce?

- Buse: Bazıları 5-10 sene çıkıp evleniyor ama 2 ay sonra boşanıyor. “Ne oldu?” diye sorunca da “Biz anlaşamadık” diyorlar. Çok saçma geliyor bana bu. Ben hep “Allah’ım 3 ayda evlenmek isteyeyim, evliyken tanıyayım” derdim. Öyle de oldu.

- Alişan: Benimle ilgili bir şey yaşamışsın, onu anlatır mısın...

- Buse: Bir gün bir magazin programını izliyordum. “Müzmin bekâr Alişan nişanlandı, evleniyor” dediler. Ben de “Alişan bile evleniyor. Bir Beyazıt Öztürk, bir de o vardı. O da evlendiğine göre, ben evde kalacağım. Alişan biraz daha bekleseydi ben evlenirdim onunla” diye bir geyik yaptım.

Haberin Devamı

Allah’tan başka bir şey istesen olacakmış...

- Buse: Evet. Saatine denk gelmiş ki... Geyikti halbuki.

Beğenir miydin peki Alişan’ı?

- Buse: Hiç alakam yoktu.

- Alişan: Ama şarkılarımı biliyorsun.

- Buse: Şarkılarının hepsini ezbere biliyorum. Muhtemelen dinlediğim için kulağıma aşina olmuş. Ama ne Alişan’ı bilirim ne etrafındaki arkadaşlarını tanırım.

- Alişan: Çünkü bizim hiç ortak arkadaşımız yok. Aynı sektörde olmamıza rağmen. Gerçi Buse çok eski değil, 5-6 senedir bu sektörde.

- Buse: 7 yıl olacak. Samimi olduğum çok oyuncu arkadaşım var. Ama Alişan’la ortak arkadaşımız yoktu.

 BUSE’Yİ BEĞENMİŞTİM TANIŞMAK İÇİN BAHANE ARIYORDUM

◊ Gelelim evlilik teklifine. Alişan sette yaptı sürprizi...

- Buse: Çok güzeldi.

◊ Bilmiyor muydun gerçekten?

- Buse: Bilmiyordum. Ama insanlar o kadar garipler ki, “Ne kadar yapmacıksınız. Kesin evlenme teklifinden haberin vardı, hatta yönetmeni bile alet ettin” dediler. Alişan normalde sürpriz yapamaz, hemen gülmeye başlar. Her halinden belli eder. Ama bu sefer anlamadım.

- Alişan: Evet, surat ifademden, gülmemden, tedirgin olmamdan her şeyimi anlıyor.

◊ Alişan “Kendim gibi birini buldum” derken neyi kast ettin? Eğlenceli biri mi Buse? Senin de fırlama bir tarafın vardır ya...

- Alişan: Çok eğlenceli. Tabii ki fırlama olması benim için çok önemliydi. Bir de arkadaşlarımla çok iyi anlaşıyor. Annemle babamla da öyle.

- Buse: Maşallah diyelim.

- Alişan: Çocukla çocuk, büyükle büyük oluyor. Hayata inanılmaz pozitif bakan biri. Benim gibi bazı manyaklıkları, delilikleri de var. Aynıyız yani. Bir de hep aynı şeyleri düşünüyoruz. Mesela bir ortama giriyoruz yemek yemeye, çıkışta “Bir şey söyleyeceğim” diyorum, bir bakıyorum o da aynı şeyi söylüyor. Kafamız hep aynı çalışıyor.

◊ Sette tanıştınız ama karşılıklı sahneniz yoktu değil mi?

- Alişan: Yayınlanmayan son bölümde vardı.

- Buse: Şöyle bir durum oldu; bir gün sete tatlı götürdüm. Çünkü yönetmene sözüm vardı. Alişan da o gün setteydi.

- Alişan: Yönetmenle sohbet ediyorduk. Bir baktım Buse geldi. Ben zaten onu daha önceden beğenmiştim ve tanışmak için bahane arıyordum.

Bu sefer de evlenemese Alişan tarih yazacaktı

ARKADAŞLARIYLA TATİLE GİDECEK AMA GECE KULÜBÜNE GİDEMEZ

◊ Buse sen Alişan’ı ilk nerede görmüştün?

- Buse: Yönetmen-oyuncu tanışmasında.

- Alişan: Ben o günden beri peşindeydim. Bir arkadaşımın nişanlısı, Buse ile beraber güzellik yarışmasına katılmış. O “Ben tanıyorum Buse’yi. Size bir yemek ayarlarım, tanışırsınız” dedi ama Buse bir türlü gelmedi. Bin tane mesaj attı Buse’ye, “Şu an Alişan’layız. Diziye başlamışsınız, hayırlı olsun” falan diye ama tanışamadık bir türlü.

- Buse: Ben de “Herhalde Alişan yazdırmıyordur bunları. Neden benden hoşlansın ki?” falan diyorum.

- Alişan: Bir türlü geri dönüş alamadım. Ondan sonra bir baktım sete tatlı getirdi. Geldi oturdu yanımıza. Merhabalaştık. Ben tabii heyecandan ölüyorum o sırada! Bir şey olması lazım konunun istediğim yere gelebilmesi için. İlk sohbetin konusu neydi abi? Kadın-erkek ilişkileri...

- Buse: Yönetmen dedi ki; “Ben uzun yıllardır evliyim. Güzel evliliklerin sırrı, insanların arkadaş olabilmesi ve birbirini sıkmaması.” Ben de hiç kıskanç bir insan değilim.

- Alişan: Çok şükür.

- Buse: Hiç derken, saçma sapan trip atmaktan nefret ederim. Ama öyle geniş bir insan da değilim. Bunu anlatıyordum o gün hocaya. “Ben evlenirsem eğer, kocam tabii ki erkek arkadaşlarıyla eğlenceye gidebilir. Ben de arkadaşlarımla gidebilirim” dedim. Sonra Alişan bana dönüp “Ben seninle evleneceğim, sen benim karım olacaksın, eğlenceye gideceksin! Yok ya” dedi. Ben böyle bir kaldım. “Sen evlenince izin vermezsin o zaman karına” dedim. Yanımda da kardeşimin arkadaşı vardı. O daha sonra bana “Buse Abla, Alişan resmen yürüdü sana” dedi. Ben de “Saçmalama, ben asla öyle düşünen bir insanla evlenemem. Deli misin sen?” dedim.

◊ Alişan gerçekten öyle bir erkek mi?

- Buse: Değil.

◊ Mesela kız kıza tatile gidebilecek misin evlendikten sonra?

- Buse: Evet, izin verdi. İzin verdi derken... Birbirimizden izin almıyoruz. Sadece ben dedim ki “Seni rahatsız etmeyecekse, kız arkadaşlarımla birkaç günlüğüne tatile gitmek istiyorum”, o da “Tamam” dedi.

- Alişan: Evlendikten sonra 1 haftalığına bir yere gidecekler.

◊ Gidebilir yani?

- Alişan: Niye gitmesinler?

- Buse: Bana “1 hafta çok, ben özlerim seni, 3 gün olsun” dedi.

- Alişan: Ama üç kızla gece kulübüne gidemez.

- Buse: Zaten gitmem. Hiçbir zaman “Gece kulübüne gideyim, takılayım” gibi bir isteğim olmadı.

- Alişan: Ben maço muyum? Geri kafalı mıyım?

- Buse: Gazetede yazanlarla benim tanıdığım Alişan’ın hiçbir alakası yok. Mesela “Eşim bana terlik getirecek” diye bir açıklaması vardı ya, ben Alişan’a “Yalnızca terlik getiririm” diye espri yaptım. Çünkü öyle biri olmadığını anladım.

- Alişan: Beni sen değiştirdin.

- Buse: Her ayın 14’ünde sabah saat 08.00’de kapıma mutlaka kucak dolusu güller gelir. Maşallah diyorum. Sürprizler, notlar, yazılar... Ben hayatım boyunca hiçbir erkek arkadaşımdan hiç bu kadar aşkla, bu kadar sevgiyle bütünleşen bir enerji almadım. 

ASLA VE ASLA ÖPÜŞME SAHNESİNDE OYNAMAM

◊ Alişan en son Hülya Avşar’ın programına katıldı, “Benim karım fettan bir kadını oynayamaz” dedi. Hatta ben de yayında “Bu Alişan’a artık format atmak lazım, inşallah Buse atacak” diye yorum yaptım...

- Buse: Ama bir şey söyleyeyim mi; Alişan’ın zihniyeti bu yönde değil. Alişan kurduğu cümlelerde bence onu doğru telaffuz edemiyor. Ben 7 yıldır bu işi yapıyorum. Her menajere ve yapımcıya şunu özellikle söylüyorum; “Asla öpüşme sahnesinde oynamam.”

◊ Neden?

- Buse: İnsanın yaptığı işler, onun mirası bence. İleride çocuklarıma “Senin annen şöyle bir rolde oynamış, böyle pozları var” denmesini istemem.

◊ Alişan, sen Buse’nin oynayacağı rollere karışıyorsun. Peki yarın öbür gün o sana “Pop söyle” ya da “Sahnede şunu şöyle yap” dese ne yapacaksın?

- Alişan: Pop söylüyorum zaten.

- Buse: O da çok açık bu konuda. Mesela şöyle bir şey oldu; bir şarkı vardı, “Bunu sen söylesene, çok güzel” dedim. Tarzıyla hiç alakası yok ama “Ben asla tarzımın dışına çıkmam” demedi, albümüne aldı. Şarkı da müthiş oldu. Birbirimizin fikirlerine açığız.

Alişan, “Evlenip boşanmış, çocuğu olan kadınla evlenmem” gibi bir lafın da var. Hiç mi tereddüt etmedin bunu söylerken?

- Alişan: Ben kimseye “Evlenip boşanmış kadınla evlenmeyin” demiyorum ki. Kendi fikrimi söylüyorum.

- Buse: Benim öyle kurallarım yok. Böyle sınırlamalar yapılmamalı. Çünkü bir gün öyle bir şey yaşarsın ki, kafanda kurduğun her şey bir anda yerle bir olabilir. Büyük konuşmamak lazım.

◊ Doğru söylüyor...

- Alişan: Bu konuda ben büyük konuşabiliyorum.

- Buse: Ben şimdi “Çocuğum var” dermişim!

- Alişan: Allah’ım yarabbim ya.

- Buse: Tövbe tövbe.

 BAŞKASININ ANNESİNE “ANNE” DEMEK ÇOK ZOR

◊ Ailelerle tanışma faslı nasıldı?

- Alişan: İlk olarak Buse’nin annemle tanışmasını anlatayım. Benimle ilgili haberlerde hep “Alişan anneci, hep annesi karar veriyor” gibi bir durumdan bahsediliyor biliyorsun. O da haklı olarak bir önyargıya sahipti.

- Buse: Çünkü hep öyle anlatıldı.

- Alişan: Ben ne dedim sana?

- Buse: “Rahat ol, hiçbir olumsuzluk olmayacak” dedi. Annesini gerçekten çok sevdim. Başka birisinin annesine “anne” diyebilmek çok zor bir şeydir. O geçişi sağlamak. Sevmeseydim, gerçekten diyemezdim. Şimdi mesela arıyorum, “Suzan Anne ben geliyorum, hazırlan hemen, bir yerlere gidelim” diyorum. Hemen hazırlanıyor. O kadar kafa dengi, o kadar enerjisi yüksek ki...

◊ Senin aran nasıl Buse’nin ailesiyle?

- Alişan: Çok iyi. Ama babasıyla çok fazla vakit geçiremedim.

- Buse: Babam İzmir’de yaşıyor. Çok fazla yurtdışına gidip geliyor.

AŞKI BiR KEZ YAŞIYORUM iSTEDiĞiMi  YAPARIM KiMSEYE DE HESAP VERMEM

 ◊ Sosyal medyada çok fotoğraf ve video paylaşıyorsunuz, o paylaşımların altına da birçok yorum yazılıyor. En son gelin hamamı videosu paylaştınız...

- Alişan: Altına da hakarete varan şeyler yazıldı.

- Buse: Herkes herkesi eleştirebilir. Oyunculuğumu, kaşımı gözümü beğenmeyebilirler. Ama hakarete giriyorsa iş, olmaz. Ben aşkı bir kez yaşıyorum. Doyasıya yaşıyorum. İstediğimi yaparım. Hiç kimseye de hesap vermem.

- Alişan: “Reklam yapıyorlar” diyorlar. Ben sosyal medyaya nişanlımla fotoğraf veya videomu koymayacağım da kiminle olanı koyacağım? Bunun reklamla ne alakası var? Zaten ilk tanıştığımızda da “dizi reklamı” dendi. Dizi dört bölümde bitti, nasıl reklam yaptıysak! (Gülüyor)

- Buse: Çok güzel yapmışız.

- Alişan: Dizi bitti, dediler ki “Bunlar evlenmez”. Düğünümüze 1 hafta kaldı...

- Buse: Bana da “Alişan senden son dakikada vazgeçecek” yazıyorlar. Ama ben bunlara hiç takılmıyorum. Alişan’a da “Takılma” diyorum. Yapımcılardan bize birçok teklif geliyor. “Sen onları değerlendir” diyorum.

◊ Yapar mısınız beraber bir proje?

- Alişan: Teklifler var. Hatta bir YouTube kanalı projemiz var. Evlilik hayatımızı yansıtacak. Eğer yetiştirebilirsek, YouTube kanalının ilk yayınını nikâhtan yapacağız.

Bu sefer de evlenemese Alişan tarih yazacaktı

 HEP EŞYA ALIRKEN KAVGA EDiP AYRILMAKTAN KORKARDIM

 ◊ Kavga ettiğiniz oluyor mu?

- Buse: Dilimi ısırayım; hiç kavga etmedik.

◊ Yahu insan hiç mi tartışmaz?

- Alişan: Ufak tefek şeyler oldu ama kavga değildi hiçbiri. Mesela dün düğünle ilgili toplantı yaptık, ben başka bir çıkış müziğini beğendim, o başkasını beğendi.

- Buse: Ama hiç tartışma olmadı, ortada buluştuk. Evlilik hazırlığı yapan çiftler genelde eşya alırken filan kavga edip ayrılırlar ya, ben hep bundan korkardım.

- Alişan: En önemli kısmı atlattık!

◊ Nerede oturacaksınız?

- Alişan: Ulus’ta.

◊ Evi nasıl seçtiniz?

- Buse: İçine ilk girdiğimizde sıcak bir enerji aldık. Çatısı falan çok güzel.

- Alişan: Ramazan yaklaşıyor. Her gün evimde sevdiklerimle iftar yapmak istiyorum. Şu anda en büyük heyecanım bu.

 ERDOĞAN’I ÖMRÜMÜN SONUNA KADAR DESTEKLEYECEĞİM

◊ Alişan, geçtiğimiz gün Meral Akşener’le bir polemiğin oldu...

- Alişan: Biliyorsun bizim Hatay ziyaretiyle ilgili birçok şey söylendi. Bazı sanatçı arkadaşlarımız da çıktı “Bizi götürmediler” dedi. Bunları haklı buluyorum ama bir siyasi parti liderinin çıkıp öyle şeyler söylemesi... Önce Kemal Kılıçdaroğlu hakaret etti. Canı sağ olsun. Yapacak bir şey yok. Öyle görüyorsa öyledir. Sonra Meral Akşener “İktidara gelirsek, o sanatçılara selam vermeyeceğiz” dedi.

◊ Sen de sert çıktın ama...

- Alişan: “Böyle bir zihniyetteyseniz, iktidara gelirseniz bizi Türk vatandaşlığından çıkarırsınız” dedim. Sonra sosyal medya malum hakaretler başladı. 

◊ Neler söylendi?

- Alişan: “Şimdi çık Türk vatandaşlığından. Geleceğiz iktidara, seni vatandaşlıktan çıkaracağız” gibi şeyler. Geçen biri “Seni İstiklal Mahkemesi’nde yargılayacağız” yazmış. Oraya kadar geldi iş. Ben hiç siyasetin içinde olmadım. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ı çok seviyorum. Tayyip Erdoğan’ı siyaset yasaklıyken, cezaevindeyken de ziyaret etmiş, ona destek vermiş bir insanım. Ömrümün sonuna kadar da onu destekleyeceğim. Devletimin de milletimin de her zaman yanında olacağım. Ve ben MHP iktidardayken, Meral Akşener’in İçişleri Bakanı olduğu dönemde MHP’nin kurultayında konser verdim.

◊ Geçmişte ülkücü bir çizgin var mıydı?

- Alişan: Yok. Ben hiçbir zaman siyaset olarak bakmadım ki bu işe. Erdal İnönü zamanında CHP konserine de gittim. Rahmetli Bülent Ecevit’in en son kongresinde onunla birlikte “Burası Muştur”u okudum. Cem Uzan zamanında hepimiz gittik konserlere. Mesut Yılmaz zamanında hepimiz koşturuyorduk helikopterlerle oradan oraya. Kimse o zaman bir şey demiyordu. Ama şimdi... Ki AK Parti’nin bir tane konserine gitmedim.

◊ Gitmedin mi?

- Alişan: Gitmedim. “Yalaka” diyenlere, “Hükümete yakın iş kapmak için bunları yapıyorlar” diyenlere söylüyorum: Bugüne kadar AK Parti’nin bir tane konserine gitmedim. 16 senelik iktidarında toplam 30 tane AK Partili belediye konserinde sahneye çıkmadım. 31’inciyi bulsunlar mesleği bırakacağım. Ben 2 senedir televizyona program yapmıyorum. Ben kendim TRT’ye giremiyorum, Buse’yi TRT’ye benim soktuğum söyleniyor. Ama şunu bilmiyorlar, sanatta ve sporda torpil olmaz…

◊ Belki de “Hep destekleyeceğim” dediğin için o kadar eleştiriliyorsun...

- Alişan: Evet, destekleyeceğim. Cumhurbaşkanı iftara çağıracak, gitmeyecek miyim?

- Buse: Bu ülkede en iyisi siyasi görüşünü de dini inancını da söylemeyeceksin.

- Alişan: Niye söylemeyeyim? Ülkede “Özgürlük yok, kimse fikirlerini söyleyemiyor” diyorlar. Ben fikrimi açıklayınca bana küfür ediyorlar. Bir şeylere muhalefet olursan iyisin ama başta olanı desteklersen kötüsün!

◊ Düğüne gelecek mi Cumhurbaşkanı?

- Alişan: Şu an gündem çok karışık. Eğer olağanüstü bir şey yaşanmazsa inşallah gelecek.

 4 Çocuk istiyorum

◊ Hemen çocuk yapacak mısınız?

- Alişan: İnşallah bir an önce... En az üç çocuk istiyorum.

- Buse: Ben dört çocuk istiyorum. Çok seviyorum çocukları.

◊ Kız, erkek?

- Buse: Alişan’ın ailesinde25 yıldır erkek çocuk doğmuyormuş. Hep kız!

- Alişan: Eğer erkeği bulursa yaşadı zaten. Yani bulursak! (Gülüyor)

ALiŞAN DÜĞÜNDE SAHNEYE TARKAN GiBi ÇIKMAK iSTiYORDU

◊ Düğününüz nerede olacak?

- Alişan: Swissotel’de.

◊ Sürpriz var mı düğünde?

- Alişan: Sürpriz ne var aşkım?

- Buse: Ben pastadan çıkacağım. (Gülüyor)

- Alişan: Ben bir şeyi çok istiyordum ama yapamadık.

◊ Neydi o?

- Buse: Diyor ki sahnenin altına bir platform hazırlayacakmış, Tarkan’ın konserlerindeki gibi çıkacakmışız sahneye. “Sen onu bir konserinde yaparsın ama lütfen bunu evlenirken yapmayalım aşkım” dedim.

- Alişan: Sahne de yetmedi zaten.

- Buse: Allah’tan yetmedi.

◊ Düğünde kim sahneye çıkacak?

- Buse: Birçok isim var aslında.

- Alişan: Ana isim olarak Seda Sayan çıkacak. Ondan sonra düğüne gelen sanatçı arkadaşlarım şarkılar söyleyecek. Sonuçta ben de onların düğünlerine gidip şarkı okudum. Düğünden sonra after party de olacak. Orada da Fatih Ürek sahneye çıkacak. Sonra da DJ çalacak.

CUMHURBAŞKANI’NA NEDEN ÖYLE DEDiM BiLMiYORUM

 ◊ Alişan, Cumhurbaşkanı’na “6 ayda evleneceğim” sözünü vermiştin. Psikolojik olarak bu süreçten etkilenmiş olabilir misin?

- Alişan: Öyle bir söz verdim de tutamadım diye beni içeri mi atacaklar? Böyle saçma bir şey olabilir mi? Niye öyle bir şey dediğimi de hep düşünüp duruyorum. Ne bileyim, o anda aklıma öyle bir şey geldi. Cumhurbaşkanımız “Hadi evlen oğlum” dedi, “Söz Cumhurbaşkanım 6 ay içinde evleneceğim” dedim. O başka bir şeydi ama ben söz verdim diye öyle bir şey yapamazdım. Cumhurbaşkanımız da istemezdi böyle bir şeyi zaten.

ALiŞAN MÜKEMMEL BiR BABA OLACAK

◊ Buse, kafanda Alişan’la ilgili soru işareti var mıydı?

- Alişan: Ben sorayım mı? Ben maço muyum aşkım? Bunu söyler misin?

- Buse: Hayır. Böyle kısa paça pantolonlar giyip saçlarını yapıştıran, parfüme boğulan erkekler var ya onlar daha maço. Hatta direkt kıro. Alişan o kadar romantik ki, hiç öyle bir insan değil.

◊ Kıskanç mı peki?

- Buse: Bana “Niye şu adama bakıyorsun, önüne bak” falan demez.

◊ Dekolte giysen?

- Buse: Giyiyorum zaten. Dozunda giydiğim zaman hiçbir şey demiyor.

◊ “Kafanda soru işareti var mıydı?” soruma yanıt alamadım...

- Buse: Hiç yoktu. Sadece “Nasıl biri acaba? Gerçekten anlatıldığı gibi mi?” diye düşündüm.

◊ Güven veren biri miydi?

- Buse: İlk telefon konuşmamızı çok net hatırlıyorum. 2 saat 15 dakika konuşmuştuk. Konuştuktan sonra da “Baya tatlıymış” demiştim. Ertesi gün buluştuk. O kadar tatlı, o kadar çocuk gibiydi ki anlatamam. Bir kadın, her ne kadar kıskanılmak istemese de o sahiplenilme duygusunu hissetmek ister. Alişan’la ilişkimde de bunu o kadar güzel hissediyorum ki, bence o mükemmel bir baba olacak.

KiEV’E GiTMiŞKEN BOŞ DÖNME AŞKIM!

◊ Buse sen “Kıskanç değilim” dedin. Mesela Alişan arkadaşlarıyla Şampiyonlar Ligi finaline Kiev’e gidebilir mi?

- Buse: İstediği yere gidebilir.

- Alişan: Ama nereye diyor bak!

- Buse: Hatta “Kiev’e gitmişken boş dönme aşkım” diye geyik yaparım, takılırım.

- Alişan: Maça gittim, şarjım bitti mesela...

- Buse: Telefonunu şarja takınca ararsın. (Gülüyor) Seni kıskandım mı hiç? Allah aşkına yapma.

◊ Buse ne mezunusun?

- Buse: Türk Dili ve Edebiyatı okudum.

◊ Hangi üniversitede?

- Buse: Anadolu Üniversitesi’nde. Bir süre dershane öğretmenliği de yaptım.

- Alişan: Keşke öğrencin olsaydım. (Gülüyor)

DÜĞÜNE SPONSOR OLMAK iSTEYENLER OLDU KABUL ETMEDiM

 ◊ Alişan tektaşı sponsordan mı aldın?

- Alişan: Yok be abi. Olur mu? Bunu da yazdılar. Benim düğün hediyesi olarak eşime takacağım yüzük sponsordan alınmış bir şey olabilir mi?

◊ Masraftan hiç kaçınmadın sanırım...

- Alişan: Bir kere evleniyorum. Düğünüme tabii ki para harcayacağım.

- Buse: Düğüne sponsor olmak isteyenler oldu, hiçbirini kabul etmedi.

- Alişan: Eder miyim? Düğünümü başkası niye yapsın?

Yazarın Tüm Yazıları