Kalpten çıkan 2 damar Perikart hastalıkları

GÜNÜMÜZDE kanserler dahil hastalıklardan kaynaklanan ölümlere baktığımızda birinci sırayı kalp-damar rahatsızlıkları almaktadır. Basit yaşam tarzı ve diyet alışkanlıkları gibi önlemler bu hastalıklara yakanlanmayı önemli derecede azaltsa da halen insanlığın artarak devam eden en önemli sorunların başında gelmektedir. Kalbinizi besleyen, ona ihtiyacı olan oksijeni ve enerjiyi aralıksız taşıyan damarlara, hücre, doku ve organlarınızın yaşamlarını sürdürebilmeleri ve görevlerini yapabilmeleri için öncelikle sağlıklı bir kalbe ihtiyaçları var. Sağlıklı ve kaliteli bir hayat sürmek istiyorsanız sadece kalbinize değil, bu çok önemli damarlara da gözünüz gibi bakmalısınız. Kardiyoloji ve iç hastalıkları uzmanı Prof. Dr. İstemi Nalbantgil, kalpten çıkan iki büyük damarı anlattı.

Haberin Devamı


AYRI BİR YER TUTUYOR
Kalp ve kalpten çıkan iki büyük damarın (aort ve akciğer ana atar damarı) kökenleri göğüs boşluğunda iki tabakadan oluşan bir kese içinde bulunur. Bu yapıya ‘perikard’ denilmektedir (peri=çevresinde, kordis=kalp). Bu iki tabaka arasında 10–40 cc sıvı vardır. Bu sıvı kalbin hareketleri esnasında iki tabakanın birbiri üzerinde kaymasını sağlar. Kalp hastalıkları içinde perikart hastalıkları ayrı bir yer tutmaktadır. Perikard yapraklarının doğal yapısını bozan, kalınlaştıran, birbirine yapıştırarak veya iki yaprak arasındaki sıvı miktarını artırarak kalbin fonksiyonlarına etki eden akut veya kronik pek çok neden vardır. Bunların başında enfeksiyonlar gelir. İki yaprak arasındaki sıvı miktarı değişik nedenlere bağlı olarak artabilir. Yavaş yavaş gelişirse 1 litre veya daha fazla olabilir. Eğer çok kısa zamanda oluşmuş ise 200 cc’den fazlasına hasta tahammül edemez. ‘Kalp tamponadı’ dediğimiz bir tablo ortaya çıkabilir, hemen gereken önlem alınmazsa hasta kaybedilebilir.

Haberin Devamı

İKİ YAPRAK YAPIŞIR
Uzun süren vakalarda bu iki yaprak birbirine yapışır ve bu yapışıklıklara kireçlenme de eklenirse kalp adeta bir zırh içine girmiş gibi olur. Karşımıza çok ağır bir tablo çıkar. Buna ‘konstriktif perikardit’ adını veriyoruz. Akut perikarditlerde en sık görülen bulgu ağrıdır. Göğüsün ön tarafında sternum (iman tahtası) arkasında keskin, derin nefes almakla ve sırtüstü yatmakla artar, öne eğilmekle azalır. Nefes darlığı, öksürük de görülen ilave bulgulardır. Kalp atım sayısı hızlanmıştır. Yapan nedene bağlı olarak (enfeksiyonlarda) ateş de olur. Ayaklarda şişlik, karaciğer büyümesi görülür, bu tablo kalp yetersizliği ile karıştırılabilir.

İLERİ TETKİK GEREKEBİLİR
Tanıda elektrokardiyografi ve göğüs röntgeninden faydalanılabilirse de zamanımızda ekokardiyografik tetkikler çok daha olumlu sonuçlar verir. Gereken vakalarda daha ileri tetkiklere de gereksinim duyulabilir. Tanıda iki yaprak arasındaki sıvının alınıp mikrobiyolojik tetkikinden de yararlanılır. Tedavi nedene bağlıdır. Eğer iki yaprak arasında aşırı sıvı birikmişse bunun boşaltılması gerekir. Konstriktif perikarditde tedavi kesinlikle cerrahidir.

Yazarın Tüm Yazıları