Ayşegül Domaniç Yelçe
Ayşegül Domaniç Yelçe
Ayşegül Domaniç YelçeYazarın Tüm Yazıları

Şiddetin gölgesinde kutlanan Dünya Kadınlar Günü

Merhabalar sevgili okurlar

Haberin Devamı

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ ne ülkemizde bu yıl da yine “kadına şiddet” damga vurdu. Gazete manşetlerinde Samsun’da sokak ortasında eski eşi tarafından ölesiye dövülen ve Ankara’ da yine eşi tarafından boğazlanıp yere yatırılarak darp edilen kadınların hikâyeleri yer aldı. 

 

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’ nun verilerine göre; 2020 yılında 300 kadın cinayeti işlendi, 171 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Platformun Ocak 2021 verilerine göre de 23 kadın cinayeti işlenirken, 14 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Şubat 2021’de ise 28 kadın öldürüldü, 12 kadının ölümü de şüpheli bulundu. 

 

Dünya Bankası’nın yayımladığı “Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk” adlı rapora göre, dünya genelinde erkek ve kadınlara yasal olarak ekonomik haklar veren ülke sayısı sadece 6. Türkiye, bu listede 187 ülke arasında 85. sırada yer alıyor. Rapor çalışmasında on yıllık mali ve yasal eşitsizlik verileri ile seyahat özgürlüğü, annelik, aile içi şiddet ve varlık yönetimi hakları gibi faktörlere de bakılmış bulunuyor. Dünya Bankası’na göre bu alanlarda iki cinsiyet arasında yüzde yüz eşitliği sağlayan ülkeler yalnızca Belçika, Danimarka, Fransa, Letonya, Lüksemburg ve İsveç. 85. sıradaki Türkiye’de ise bu oran %79,38. Küresel düzeyde ise kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olma oranı ortalama %75. 

 

Haberin Devamı

Yüzde oranları, değişik bölgeler arasında da önemli farklılıklar gösteriyor. Örneğin; Avrupa ve Orta Asya’da %84,7 olan eşitlik yüzdesi, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da %47,3’e düşüyor. ABD %83,75’lik skoruyla ilk 50 ülke arasına bile giremiyor. Suudi Arabistan ise %25,6 olan eşitlik yüzdesi ile son sırada yer alıyor. 

 

Dünya Bankası raporunda bazı ülkelerin attığı olumlu adımlara dikkat çekiliyor ve son 10 yılda 131 ülkenin cinsiyet eşitliğini arttıran 274 yasal reform yaptığı bildiriliyor. Bu reformlara, 35 ülkede kadınların işyerinde tacizden korunması amacıyla yapılmış yasal değişiklikler de dahil. Söz konusu reformlarla işyerlerinde korunur hale gelen kadınların sayısı, on yıl öncesine kıyasla yaklaşık 2 milyar artmış bulunuyor. 

 

Haberin Devamı

11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzaya açılan “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi” (bilinen adıyla İstanbul Sözleşmesi), 1 Ağustos 2014 tarihinden beri yürürlükte. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti özel olarak hedef alan ilk Avrupa Sözleşmesi olma niteliğini taşıyan İstanbul Sözleşmesi, bugüne kadar, Türkiye dahil 20 Avrupa Konseyi üyesi tarafından onaylanmış bulunuyor. 

 

Taraf devletleri hukuki anlamda bağlayıcı olan sözleşmenin dört temel ilkesi; kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi, şiddet mağdurlarının korunması, suçların kovuşturulması ve suçluların cezalandırılması ve kadına karşı şiddet ile mücadele alanında bütüncül, eş güdümlü ve etkili iş birliği içeren politikaların hayata geçirilmesi. İstanbul Sözleşmesi, kadına karşı şiddeti bir insan hakkı ihlâli ve ayrımcılık türü olarak tanımlayan bağlayıcı nitelikteki ilk uluslararası düzenleme. Türkiye’de 2010-2019 yılları arasında kadın cinayetlerinin düşüş gösterdiği tek yıl, sözleşmenin imzalandığı yıl olan 2011. Bu yıldan itibaren kadın cinayetleri düzenli bir artış gösteriyor. 

 

Haberin Devamı

Kanımca kadına yönelik şiddetin ardında yatan sebep genelde sevmeyi bilmeyen bir toplum oluşumuz. Çoğumuz “sevme” ile “sahiplenme” yi karıştırıyoruz. Sevdiğimiz kişileri kendi malımızmış gibi görmeye başlıyor ve onun tüm hareketlerini hatta duygularını kontrol altına almaya çalışıyoruz. İşin en acıklı yanı da bunu karşımızdaki kişiyi çok sevdiğimiz için yaptığımızı sanıyor oluşumuz. 

 

Bu durumu ancak kadınlar değiştirebilir. Kadına yönelik şiddet ancak çocuklarına küçük yaştan itibaren kendilerine güvenmelerini ve aynı ölçüde karşısındakilerin duygu ve düşüncelerine saygı duymayı öğretebilen kadınlar sayesinde son bulabilir. Ve ancak o zaman “gerçek sevgi” yi tatma şansımız olabilir... 

Haberin Devamı


Engellerimizi hissettirmeyecek engelsiz günler dileği ile…

 



Yazarın Tüm Yazıları