Dünya Bekarlar Günü...

Geçen gün Twitter’da enteresan bir TT gördüm ve çok şaşırdım.

Haberin Devamı

Dünya Bekarlar Günü varmış da benim haberim yokmuş meğerse. Birazcık araştırdım, aslında böyle bir günün varlığı hakkında kesin bir bilgi de yok, hatta farklı tarihler bile söyleniyor.
Sosyal medyada bu başlık altında yazılanları okudum ve epey de güldüm. İçten içe de ohh çektim valla. Çünkü yaklaşan 14 Şubat Sevgililer Günü’ne muhalefet olacak bir gün bu bence.
Her şubatta her yer kırmızı renge boyanıyor, AVM’ler dolup taşıyor, insanlar çılgınca alışveriş yapıyor, televizyonda tektaş reklamından geçilmiyor...
Eee yani sevgilisi olan var, olmayan var değil mi? Ya da parası olan var, olmayan var... İçi gidip de o hediyeleri alan var, alamayan var... “Neden bana şu yüzüğü almadın?” diye kavga eden de var...
Her neresinden bakarsam bakayım, Sevgililer Günü işkencesi benim için tamamen gereksiz bir olaydı zaten. Bekarlar Günü’nü her kim icat ettiyse çok yaşasın dedim. Sevgililere inat kapı gibi, taş gibi Bekarlar Günü’müz var bee, heeytt heyt heyt... Bekarlık sultanlıktır diye atasözümüz bile var. Hatta ünlü romancı Cervantes de “Namuslu adam erken evlenir, akıllı adam hiç evlenmez” diyerek bekar kalmayı desteklemiştir.Boşuna dememişler bekar gözü, kör gözü diye...
Milletçe neden bu bekarlığa kafayı taktık bilmiyorum ama bana göre çeşitli tiplerde bekar insan var. Şöyle ki; sevgilisi olmayan ve deli gibi sevgili arayanlar, “evlilik aman bana uzak olsun, ben kafama göre takılayım” diyenler, “istemem yan cebime koy” diyenler...
En çok da bu sonuncu-lara acırım çünkü gariplerin aslında yüzüne bakan yoktur ama bunu söyleyemezler tabii, evlilik bana uzak falan derler. Bir toplulukta hemen belli ederler kendileri.
Valla ne diyeyim, 14 Şubat Sevgililer Günü’nün pabucu dama atıldı bile. Kutlu olsun o zaman Dünya Bekarlar Günü ey dostlar...

Haberin Devamı

Yeliz’in başına gelen...

Geçen gün çokça dolaşan bir haber vardı. Herkes başlığını kendine göre atmıştı. Ölümden döndü, gizemli olay ve o ve bu... Olay şuydu; Yeliz Yeşilmen uyurken yatak odasındaki banyonun duşakabin camı patlamıştı.
Aradım Yeliz’i, severim de çok. İçi dışı bir kızdır.
Ayşe dedi, “Odamda uyuyorum, saat sabahın dördü, kocam memlekette, biz çoluk çocuk İstanbul’da. Bir patlama! İnsanın aklına ne gelir?”
Haklı kadın, her şey gelir... Depremden tut yürü...
Yahu diyor, “Bir gün öncesi çocuklarla fotoğrafımı paylaştım Twitter’da ‘kıskananlar çatlasın patlasın’ dedim. Ay Ayşe biz patladık!”
Şeker bir kız işte. Şimdilerde çocuk giyim işine giriyor ve mankenleri kendi çocukları olacaktı ama dedi ki “Yok valla çocuklarımı sanırım kullanmayacağım, biz çok nazara geliyoruz!”
Bu olay da tam bu.

 

Yazarın Tüm Yazıları