Gerçeği arayanlara inanın ama bulduklarını iddia edenlerden çekinin

Günaydın yepyeni bir günden hepinize merhaba.

Haberin Devamı

Bugün ay yay burcunda ilerliyor ve Venüs-Merkür akrep burcunda güzel bir kavuşum sergiliyor. Hayatınızla ilgili önemli bazı kararlar vereceğiniz bir iki gündesiniz. Her ne kadar ben bugünü pazartesi gibi yaşayıp işleri ve yazıları karıştıracak olsam da koç burcu enerjimi bir şekilde kontrol etmeyi deneyeceğim.

 Satürn ve Mars arasında açı yavaş yavaş yerini Mars ve Plüton arasındaki açıya bırakıyor. Yani bu hafta başlayan stresli bazı konular 5-12 Kasım arasında önemli bazı konuşmalara ve kararlara gidecek gibi duruyor. Bunlar elbet ki sizlerin hayat hikayelerine ve yaşam şartlarınıza göre şekillenecektir. Bu birkaç gün parasal ve ekonomik koşullar oldukça önemli. Özellikle bu süreç 12 Kasım’da gerçekleşecek boğa dolunayında daha belirginlik kazanacak. Kaderiniz ve geleceğiniz içerisinde söz hakkı olan yöneticiler ya da büyükler varsa onlarla bir şekilde orta yolu bulmaya deneyin. İsyankârlık ve dobralık zamanları değil. Aksine politik olmanız ve daha diplomasi içinde davranmanız gereken süreç içindesiniz. Şu an hiçbir şey göründüğünüz gibi değil.

Haberin Devamı

 Hiçbir şeye de geç kalmış değilsiniz ve hiçbir şey sizi engellemiyor. Kendinize suçlu aramayın. Biraz daha sakin olmalısınız. Yaşam ritminizi biraz yavaşlatın ve sakin kalın. Kimin ne olacağını ne yaşayacağını Allah’tan başka kimse bilemez…

Siz sadece bekleyin.

 Gelelim günün tavsiyeli hikayesine;

 Hintli bir yaşlı usta, çırağının sürekli her şeyden şikâyet etmesinden bıkmıştı. Bir gün çırağını tuz almaya gönderdi. Hayatındaki her şeyden mutsuz olan çırak döndüğünde, yaşlı usta ona, bir avuç tuzu, bir bardak suya atıp içmesini söyledi. Çırak, yaşlı adamın söylediğini yaptı ama içer içmez ağzındakileri tükürmeye başladı.

Yaşlı adam;

“Tadı nasıl?” diye sordu.

Adam Öfkeyle;

- “Acı” diye cevap verdi. Usta kıkırdayarak çırağını kolundan tuttu ve dışarı çıkardı. Sessizce az ilerdeki gölün kıyısına götürdü ve çırağına bu kez de bir avuç tuzu göle atıp, gölden su içmesini söyledi. Söyleneni yapan çırak, ağzının kenarlarından akan suyu koluyla silerken aynı soruyu sordu:

- “Tadı nasıl?”

Genç çırak;

Haberin Devamı

- “Ferahlatıcı” diye cevap verdi.

 Yaşlı adam;

- “Tuzun tadını aldın mı?” diye sordu,

“Hayır” diye cevapladı çırağı. Bunun üzerine yaşlı adam, suyun yanına diz çökmüş olan çırağının yanına oturdu ve şöyle dedi:

- “Yaşamdaki ıstıraplar tuz gibidir ne azdır ne de çok. Istırabın miktarı hep aynıdır. Ancak bu ıstırabın acılığı, neyin içine konulduğuna bağlıdır. Istırabın olduğunda yapman gereken tek şey ıstırap veren şeyle ilgili hislerini genişletmektir. Onun için sen de artık bardak olmayı bırak, göl olmaya çalış.”

Dememiz o ki; gönlünüzü ferah tutun. Su akar yolunu bulur. Yeter ki hislerinizi genişletin…

Mutlu günler dilerim…

Yazarın Tüm Yazıları