Paylaş
- Çok şanslı biri.
- Bahtı fena halde açık.
- Talih sürekli yüzüne gülüyor.
- Gelişmeler hep onun lehine oluyor.
*
Son Gazze barışında Erdoğan faktörünün gözle görülür biçimde etkili olmasının ardından da durum değişmedi.
Şans / kader / kısmet paradigması, yeniden dolaşıma girdi.
*
Doğrudur, Erdoğan’ın şanslı bir tarafı var gibi görünüyor.
Ama elde edilen başarılar, tek başına şans faktörüne indirgenemez.
*
Erdoğan’ın şu tür özellikleri olduğunu artık dost düşman herkes kavradı:
- Kitlesini dönüştürebiliyor, böyle bir gücü var.
- İtimat telkin edebiliyor, böyle bir yapısı var.
- Söylediğini yapıyor, böyle bir sınanmışlığı var.
- Risk alabiliyor, böyle bir cesareti var.
- En zor gününde dostunun yanında duruyor, böyle bir tavrı var.
*
Kısacası bu iş sadece şans / kader / kısmet ile açıklanabilecek bir iş değil.

GEREĞİ YAPILDI
Son dönemin olayı şudur:
*
Önce sosyal medyada toplumun sinirlerini zıplatan görüntüler.
Mesela trafiği tehlikeye atan bir maganda görüntüsü. Mesela sokakta çocuklarının yanında bir babaya saldırı anının görüntüsü.
Hiç sekmiyor.
Bu tür görüntülerin ortaya çıkmasının hemen ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın “gereği yapıldı” paylaşımı geliyor.
Faillerin derdest edilmiş görüntüleri eşliğinde.
*
Şu kadarını söyleyeyim:
Son günlerde herkes gibi ben de bu iki kelimeyi çok seviyorum: GEREĞİ YAPILDI.

ÜÇ VAKTE KADAR ŞU ÜÇ ŞEY OLABİLİR
- BİR: Ekrem İmamoğlu, Nobel Barış Ödülü alan Amerikan müdahalesi taraftarı Venezüelalı muhalife yönelik yayınladığı kutlama mesajını silebilir.

*
- İKİ: Ali Babacan, DEVA Partisi’ni kapatarak Muharrem İnce’nin CHP’ye dönmesi gibi AK Parti’ye dönebilir.

*
- ÜÇ: Mansur Yavaş, herkesi şaşırtan, siyaset dünyasını allak bullak eden siyasi bir hamleyle kamuoyunun gündemine gelebilir.

SUMUD FİLOSU YÜZ AKIMIZDIR
Sumud Filosu’na katılan tüm aktivistler...
- Kahramanca bir iş yaptılar.
- Evrensel bir eylemin parçası oldular.
- Ölümü göze alıp yola çıktılar.
- İsrail’de türlü ezalar çektiler.
- Gazze’yi dünya çapında gündeme getirdiler.
*
Onurlu biçimde gittiler, onurlu biçimde geldiler.
*
Yeter artık!
Pis iftiralarınızı, alçakça ithamlarınızı, yakışıksız alaylarınızı falan çekin bu insanların üzerinden.
Hiçbir şey yapmadınız, bari bir şey yapanlara salça olmayın.
PERVİN BULDAN, ÖCALAN’A ŞUNU SÖYLESİN
Pervin Buldan, televizyona çıkıp şöyle şeyler söylemiş:
*
“Öcalan medyanın dilinden çok rahatsız. Ciddi eleştirileri var. Medyada bazı yorumcuların, bazı kanalların sürecin aleyhine konuşması bizim meselemiz değil, iktidarın meselesi. Çünkü medya da AKP’nin elinde, yargı da AKP’nin elinde.”
*
Pervin Buldan’a sesleniyorum.
*
Eğer Öcalan...
Süreçte ayak direyen, sürecin gereklerini yerine getirmekte isteksiz davranan, bir gözüyle sürekli İsrail’i kollayan, sürekli ağırdan alan kendi yoldaşlarını yola getirirse...
Medyanın dili de düzelir.
*
Pervin Buldan, Öcalan’ın medyadan şikâyetlerini kamuoyuna aktarmak yerine...
Öcalan’ı süreç konusunda daha aktif olmaya davet ederse...
Çok daha yapıcı bir tutum almış olur.

CHP’NİN BRÜKSEL MİTİNGİNDEKİ YANLIŞ
CHP’nin Brüksel’de miting düzenlemesi, oradaki Türklerle bir araya gelmesi falan...
Kendileri açısından doğru bir adım.
*
Ancak mitingte Avrupa Parlamentosu Milletvekili Dario Nardella’nın “Atatürk’ün değerlerini ayaklar altına alan Erdoğan’ı kınıyoruz” diye konuşma yapması, bunun üzerine topluluğun Erdoğan’ı yuhalaması fena halde yakışıksız kaçmıştır.
*
AK Parti Brüksel’de miting yapsa... Herhangi bir Avrupa Parlamentosu Milletvekili o mitingde Özgür Özel’i yerin dibine batırsa... Mitinge katılanlar da yuhalamalara doyamasa...
Bu da yakışıksız kaçardı.
*
Ancak Brüksel’deki yakışıksızlık katmerlidir.
Çünkü Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı’dır.
Onun İtalyan bir siyasetçi tarafından
hedef alınması, kitlenin de İtalyan siyasetçinin sözleri üzerine Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı yuhalaması...
Katmerli mi katmerli bir yakışıksızlıktır.

KAY YENGE ÖLMÜŞ
DIane Keaton dendiğinde benim aklıma iki film gelir:
- Oscar aldığı Annie Hall filmi.
- Godfather filminde Michael Corleone’nin “illegal faaliyetleri bırakacaksın” diye tutturan naif eşi Kay rolü.
*
Kay rolüyle öyle derin bir iz bırakmış ki bende...
Neredeyse “Kay yenge” için lokma dağıtacağım.

TRUMP’IN ŞAMAR OĞLANLIĞINDAN KATY PERRY’NİN KOLLARINA
Eski Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Trump’ın elinden çok çekmişti.
*
Trump’ın kıyıcı alaylarına, argo çıkışlarına, süper küçümsemelerine maruz kalmış, hatta bir defasında bu yüzden gözyaşlarına boğulmuştu.
Sınıfın zorbasının, sınıfın çelimsiz oğlanını acımasızsa ezmesi gibi bir şeydi yaşanan.
Neyse ki Justin Bey başbakanlığı bıraktı da Trump’ın zorbalamalarından kurtuldu.
*
ABD’li popstar Katy Perry ile öpüşürken yakalanmış Justin Bey.
Trump’ın şamar oğlanlığından Katy Perry’nin kollarına uzanan bu yolculuğa bakalım Trump bir şey diyecek mi?

Paylaş