‘Biz çok ahlaklıyız, biz çok iyiyiz, biz çok vicdanlıyız’ diyenlere de bakın hele!

Yapılabilecek en büyük ahlaksızlığı yapıyorlar.

*

İftiraysa...

Atılabilecek en iğrenç iftirayı atıyorlar.

*

Belden aşağı vurmaksa...

Vuruyorlar, vuruyorlar. Hem de zevklenerek vuruyorlar.

*

Vicdansızlıksa...

Vicdanın kırıntısına bile alan açmıyorlar.

*

Çamurluksa...

En âlâsını yapıyorlar.

*

Pislikse...

Kralını yapıyorlar.

*

Ondan sonra da...

Ahlaksızlıktan, iftiralardan, belden aşağı vurulmasından, vicdansızlıktan, çamurluktan, pislikten falan...

Yakınıyorlar da yakınıyorlar!

*

Ağızlarında hep aynı sakız:

Siyasal İslam ahlaksızlıkmış, iftiraymış, belden aşağı vurmakmış, vicdansızlıkmış, çamurmuş, pislikmiş falan...

*

İyi de sen daha iktidar olanağını bile ele geçirmeden...

Ahlaksızlığın daniskasına...

İftiranın en aşağılığına...

Belden aşağı vurmanın en kahpecesine...

Çamurun en berbatına...

Vicdansızlığın en zalimine...

Pisliğin en mide bulandırıcısına...

Zerre çekinmeden, zerre utanmadan, zerre sıkılmadan...

Abanıyorsun da abanıyorsun.

*

İyilikten, güzellikten, insanlıktan, erdemden, vicdandan, hakkaniyetten falan söz etmeyi kes!

Senin kuracağın düzen, şikâyet ettiğin düzenden bile daha vahşi olacak!

HAFTADA ÜÇ GÜN TATİL

BİLİMSEL olarak ispatlanmış:

Haftada üç gün tatil yapmak...

BİR: Verimliliği arttırıyormuş.

İKİ: Mutluluğu arttırıyormuş.

*

Yetkili abiler!

Bunu bir düşünün.

KÜRTLERİN DUYMAK İSTEMEDİĞİ SÖZLER

GAZETECİ Nurcan Baysal, tam listeyi yayınlamış.

Bazılarını aktarıyorum:

*
Benim de Kürt arkadaşlarım var.

*

Kürt de olsa...

*

Benim abim Kürt’le evli.

*

Türkiye âşığı Kürt kökenliler.

*

Bölge insanı...

OKAN BAYÜLGEN’İN YENİDEN DOĞUŞU

Ekrem İmamoğlu ile de...

Binali Yıldırım ile de...

En güzel, en matrak, en etkili, en eğlenceli, en gerilimsiz, en tatmin edici, en maytap, en şahane, en doyurucu, en sahici, en insani programı...

Okan Bayülgen yaptı.

*

Ekrem İmamoğlu ve Binali Yıldırım...

Okan Bayülgen’in yeniden doğuşuna vesile oldular ama tabii ki hüner yine de Okan Bayülgen’in hüneridir.


SEÇİM BİTİNCE NE YAZACAKSIN?

Çeşme ile Bodrum’u kıyaslayacağım.

*

Ankara’ya gidip Mansur Yavaş’a “dinozorlarla aranız nasıl” diye sorup cevabını yazacağım.

*

Demet Şener’in evlenmesinin basında oluşturacağı boşluk duygusundan söz edeceğim.

*

Cübbeli ile polemik yapacağım.

*

Silivri’de annemin evinin hemen önündeki petrol arama çalışmalarıyla ilgili notları aktaracağım.

ÜCRETSİZ SEÇİM REHABİLİTASYONU

TUTTUĞUNUZ aday kaybederse...

Seçimden sonra hayatınızda sandığınızdan çok daha az şey değişecek.

Yatışın biraz.

*

Tuttuğunuz aday kaybederse...

Samuel Beckett dayımızın, “Hep denedin. Hep yenildin. Olsun. Yine dene. Yine yenil. Daha iyi yenil” sözünü mırıldanın.

İyi gelecektir.

*

Tuttuğunuz aday kaybederse...

“Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır” dizesini haykırın.

Sizi biraz olsun diri tutacaktır.

*

Tuttuğunuz aday kaybederse...

“Ne yapalım, göklerden gelen karar böyleymiş” deyin. Maneviyatınızı korumuş olursunuz.

*

Tuttuğunuz aday kaybederse...

Hemen baştan sona James Bond serisini izlemeye başlayın.

Başka türlü rüyalar görmeye başlarsınız.