Tek rakibi kendisi

ONUNKİ, sendika muhabirliğinden -kendi deyimiyle- şirket doktorluğuna uzanan bir yaşam öyküsü. 1977 yılında sendika muhabirliği ile başlayan iş yaşamında önce muhasebecilik, ardından satış müdürlüğü yapan Hami Aygen, sonraları ağırlıklı olarak finansmandan sorumlu üst düzey yöneticilikler üstlendi.

Haberin Devamı

Profesyonel çalışma hayatını noktalamasının ardından, edindiği tecrübelerden tüm şirketlerin faydalanması gerektiğini düşünen Aygen, yönetim danışmanlığı yapmaya başladı. Kendi tabiriyle ‘şirket doktorluğu’ yapan Hami Aygen, Us Yönetim Danışmanlık’ı kurarak, şirketlerin aksayan yönlerini tespit edip onlar için yol haritaları çıkarıyor. “Nasıl ki insanlar hastalandıklarında doktora gidiyorlarsa, şirketler de aksaklık gördükleri alanlarda profesyonel danışmanlık hizmetine ihtiyaç duyarlar. Ben yaptığım işi şirket doktorluğu olarak görüyorum. Firmanın aksayan yönünü tespit edip onlara bir reçete hazırlıyorum. Bu reçeteye uyup uymamak yine onların inisiyatifinde” diyor.

Tek rakibi kendisi

Haberin Devamı

Aygen, yoğun iş yaşamının yanı sıra koleksiyon tutkusuyla dikkat çekiyor. Kendi döneminin izlerini taşıyan makineleri, özellikle de eski radyoları biriktirmekten keyif alan Hami Aygen, bunca yıldır rakamlarla uğraşmasının bir yansıması olarak eski hesap makineleri toplamayı da seviyor. Aygen’in bu hayatta tek rakibi kendisi. Hep kendini aşmaya çalışıyor. İstemediği çevrelerde bulunmamaya gayret gösteriyor. Çünkü yaşadığı süreçte pişman olmayacak şekilde yaşamayı ilke edinmiş. “Yaparak pişman olduğumuz bir şeyi başkasına zarar vermedikten sonra mutlaka tamir edebiliyoruz. Ama yapmadığımız bir şey için pişman oluyorsak geri dönüşümüz olmuyor” diye konuşuyor. İnanılmaz paylaşımcı bir insan. Bu yönünü de şöyle anlatıyor: “Hep vermeyi tercih ederim. Çünkü ben şuna inanırım. İş hayatında olsun, özel hayatta olsun bir şeyi paylaşıyorsanız (örneğin bir bilgiyi paylaşıyorsanız ve o bilgiden karşı taraf yararlanıp bir iş yapabiliyorsa) mutlu oluyorsunuz.

Tek rakibi kendisi

 

Hemen arkasından da o işte paylaştığınız bilgi sayesinde yapılan işlerle ilgili yeni bilgiler öğrenip farklı işlere yönelebiliyorsunuz. Dolayısıyla öğrenmenin sürekliliğine inanıyorum. Hangi yaşta olursak olalım öğrenmenin ya da tecrübe kazanmanın sınırı yok. O yüzden her yaştan, kültürden insanlarla fırsatını buldukça sohbet etmeyi seviyorum. Konuşmaktansa dinlemekten hoşlanıyorum. Hayatta herkes çocukları için yaşadığını söyler ama ben katılmıyorum. Önce kendimiz için yaşıyoruz. Çünkü kendimiz için iyi bir yaşantı, gelecek, isim, anı bırakırsak çocuklarımız için de süregelirliğini sürdürebilecekleri bir hayatın kaynağı oluruz.”

Haberin Devamı

 Tek rakibi kendisi

HAYAT FELSEFESİ
Hayatta rakibim kendimdir, kendimi aşmaya çalışırım. Bunu yaparken de çevrenin benim için hissettiği değil, benim çevre için hissettiğim önemlidir.

 

OTOMOBİL
O benim beyaz güvercinimdi

* İlk arabam 1987’de aldığım beyaz Skoda 120 L idi. Biz ona ‘beyaz güvercin’ derdik. Şimdi 2012 model BMW kullanıyorum. Bir otomobilden beklentim güvenlik, masrafının karşılayabileceğim yapıda olması ve ailemin rahat seyahat edebilmesi. Trafik kurallarına uyan ama şehirlerarası yollarda arabanın hakkını veren biriyim.

 

BESLENME
Izgaralar benden sorulur

* Tulum peyniri, zeytin, domates ve çaydan oluşan kahvaltımı yapmadan güne başlamam. Asla ekmek yemem. Öğlenleri sebze ağırlıklı beslenirim. Akşamları evde eşimin yaptığı lezzetleri tüketirim. Ara öğün olarak şekeri az meyve ve hafif atıştırmalıkları tercih ederim. Balık, enginar, karnabahar ve kerevize bayılırım. . Izgaraları evde ben yaparım. Sulu yemeklerde de iddialıyım.

Haberin Devamı

 Tek rakibi kendisi

MEKAN
Yemeğe göre mekan seçerim

* Genelde insanların kendisini kalıplar içine sokmadığı yerlerden hoşlanırım. Mekana göre yemek değil, yemeğe göre mekan tercih ederim. Gittiğim işletmede hizmet kalitesi, temizlik, tabağın lezzet ve görüntüsünün birbirine paralel olmasına dikkat ederim.

 

SPOR
Körfez’de kürek çekiyorum

* Lise yıllarında bisiklet bindim. Bölgesel ve ulusal yarışmalara katıldım. Son günlerde İzmir Körfezi’nde kürek çekiyorum. Beşiktaşlıyım. İmkanım olsa basketbol oynamak isterdim.

 

TATİL
Doğası güzel ve sakin olmalı

* Yılda iki ya da üç kez tatile çıkarım. Birer haftalık veya 15’er günlük olur. Yurt içinde sakinliği olan yerleri ve butik otelleri tercih ederim. Yurt dışında ise ülkelerin doğasının tadına varabileceğim yerleşim yerlerine giderim. Tatil benim için görsel anlamda farklı yerler görebilmek, zihnimi boşaltabilmek, fiziksel aktivite veya hareketlerde bulunabilmek anlamına geliyor.

Haberin Devamı

Tek rakibi kendisi
 

HOBİ
Eski radyo koleksiyonum var

* Kitap okumak, otomobil sporları ve yemek başlıca hobilerim. Yeni yazarları keşfetmeyi seviyorum. Son zamanlarda toplumsal şartlardan ötürü Türkiye’nin yakın ve orta tarihine doğru ışık tutmayı başarabilen araştırmaları da buldukça okuyorum. İyi bir müzik dinleyiciyim. Slow parçaları seviyorum. Kullanılmış, üstünde döneminin izlerini taşıyan eski makineleri biriktiriyorum. Bunlar zaman zaman radyo (50 tane var), zaman zaman da mesleğimden ötürü hesap makineleri olabiliyor.

 

KARİYER
Çocukken ‘adam’ olmak isterdim

* İlk, orta ve liseyi Aydın’da okudum. Üniversiteyi Ankara İktisat ve Ticari Bilimler Akademisi Ekonomi Fakültesi’nde bitirdim. 1977’den beri çalışıyorum. Sendika muhabiri olarak başladığım çalışma hayatım kısa bir süre sonra muhasebe üzerine yoğunlaştı. 1983-1987 arası bir şirkette satış müdürlüğü yaptım. Daha sonra ağırlıklı olarak mali işler, finans ve yönetim üzerine çalıştım. Çocukken ‘adam’ olmak isterdim. İlk paramı 13 yaşında yaz tatilinde yanında çalıştığım gıda toptancısından kazanmış ve kendime bir kot almıştım.

 

Haberin Devamı

GÜNE BAŞLANGIÇ
Oğullarımla sohbet ederim

* Gece 01.00 gibi yatarım, sabah 07.00’de kalkarım. Evden çıkışım 08.00-08.30’u bulur. Aradaki sürede hazırlanır, kahvaltımı yapar ve oğullarımla sohbet ederim.

 

MODA
Kendime yakışanı giyerim

* Modayı takip etmem, kendime yakışanı giyerim. Hem spor, hem de klasik kıyafeti severim. Son zamanlarda biraz daha canlı renkleri tercih ediyorum.

 

TEKNOLOJİ
Bir saat benim için yeterli

* Teknolojiyle aram gençler kadar iyi değil. Ama sosyal medyada (Facebook) ben de varım. Akşamları yatmadan bir saat ayırırım.

 

Tek rakibi kendisi

SEVİMLİ DOSTLAR
Yeni can dostum Anjelotti

* Köpekleri seviyorum. İlk can dostumu 15 yaşında kaybettim. Şimdi Golden cinsi, 11 aylık Anjelotti var.

 

ASTROLOJİ
İyimser, yaratıcı, bağımsızım

* Burcum kova. Çok fazla takip etmem. Bu burç erkekleri için, “İnsancıl, arkadaşlığa önem verir, insanlara yardım etmekten hoşlanır, yardımsever bir karaktere sahiptir, iyimser, yaratıcı ve bağımsızdır” denir. Birçok noktada burcuma uyumluyum.

 

KİMDİR?
Adı ve soyadı: Hami Aygen
Doğum yeri ve yılı: Aydın, 1960
Eğitimi: Ankara İktisat ve Ticari Bilimler Akademisi Ekonomi Fakültesi
İşi: Yönetim danışmanı
Burcu: Kova
Medeni durumu: Derya Aygen’le evli. Çağıl, Yamaç ve Sarp adında üç çocuk babası.

Yazarın Tüm Yazıları