Paylaş
Gazzeliler, evlerine dönmeye başladı. Gözyaşları içinde terk ettikleri Gazze’nin kuzeyine buruk bir sevinçle döndüler. Gazze’de bombardıman durdu. İsrail ilk belirlenen hatta çekildi. Şimdi sırada ateşkesin kalıcı olmasını sağlamak ve Gazze’nin yeniden inşası geliyor.
Bugün iki önemli gelişme bekleniyor.
Biri rehinelerin teslim edilmesi ve bunun karşılığında Filistinli mahkûmların serbest bırakılması.
Diğeri ise Mısır’da ABD Başkanı Trump ve Sisi’nin davetiyle 20’den fazla ülkenin devlet başkanının katılacağı toplantı. Trump, bunu Gazze’de ateşkesin ötesinde bir adım olarak değerlendiriyor. ‘Ortadoğu Barışı’ olarak nitelendiriyor. Toplantıya Gazze’deki ateşkesin en önemli mimarlarından biri olan Cumhurbaşkanı Erdoğan da katılacak. ABD Başkanı Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ateşkese katkısını her fırsatta dile getirip teşekkür etti. Erdoğan sadece ateşkes sürecine katkı yapmadı. Sürecin yönetilmesinde çok önemli bir rol oynadı.
ERDOĞAN’IN KATKISI
1. Erdoğan, ABD’de Arap ve İslam dünyasından 8 ülke temsilcisi ile Başkan Trump’ı bir araya getirmişti. Böylece Trump, Netanyahu ile görüşmeden önce Gazze gerçeğini öğrenmiş oldu.
2. Hamas’ın Trump planını kabul etmesini sağlayarak ateşkes görüşmelerinin başlamasını sağladı.
3. Müzakerelerin tıkandığı anda MİT Başkanı İbrahim Kalın, Mısır’a giderek ateşkes anlaşmasının yapılmasını sağladı.
Siz bunları okurken ben Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır gezisinde olacağım. Erdoğan’ın temaslarını takip edeceğim. Mısır’dan izlenimleri ve ulaşabildiğim perde arkası bilgileri aktaracağım.
İSRAİL TEKRAR SALDIRIRSA
Ateşkes sağlandı ama kafalarda önemli bir soru işareti var. Hamas silahlarını teslim ederse, İsrail bunu fırsat bilip tekrar saldırır mı? Söz konusu İsrail ve Netanyahu olunca her ihtimali düşünmek gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu tehlikeye işaret ederek, “Öncelikle İsrail’in attığı imzanın arkasında durması temin edilmelidir. Daha evvel defalarca yaptığı gibi İsrail’in bir bahane bulup anlaşmadan çark etmesine izin verilmemelidir. Ateşkesin sağlanmasıyla her şey bitmiş değil. Çok daha büyük bir imtihan insanlığı ve İslam dünyasını bekliyor. İsrail’in attığı imzanın arkasında durması temin edilmeli. Daha evvel defalarca yaptığı gibi İsrail’in bir bahane bulup anlaşmadan çekilmesine izin verilmemelidir” uyarısında bulundu.
MİT Başkanı İbrahim Kalın da “Kırılgan bir ateşkes yapıldı. Uygulaması, sahada denetlenmesi de aynı şekilde büyük bir hassasiyet ve dikkat gerektirmektedir” dedi.
Bu tehlike nedeniyle Gazze’deki ateşkesin garantör ülkeleri olması lazım. Barış planının ikinci aşamasında bunlar müzakere ediliyor. Hamas adına ateşkes müzakerelerini yürüten Halil Hayye, “Arabulucu ülkeler ve ABD’den siyonist yapının tekrar saldırmasına müsaade edilmemesi hususunda kesin teminat aldık” dedi. ABD Başkanı Trump’ın Katar, Mısır ve Türkiye üzerinden Hamas’a “İsrail tekrar savaşmayacak” mesajını ilettiği söylendi. Dilerim verilen sözler tutulur.
GÖRÜŞMELER TIKANDI
Gazze’de ateşkes sağlandı ama bu kolay olmadı. Hatta bir ara görüşmeler tıkandı. Ahmet Hakan saat saat neler yaşandığını yazdı. Ben de adım adım ateşkese nasıl ulaşıldığını aktarmak istiyorum.
1. Müzakereler, Trump’ın 20 maddelik teklifi üzerinde başladı. Suudi Arabistan ile Birleşik Arap Emirlikleri planın tek parça olarak kabul edilmesi için baskı yaptı.
2. Gazze’nin yönetimi, İsrail’in çekilme takvimi, Hamas’ın silahsızlandırılması, Gazze Görev Gücü ve Trump’ın başkanlığını yapacağı “Barış Kurulu” gibi konular nedeniyle müzakereler tıkandı. Masanın devrilmesi tehlikesi ortaya çıktı.
TÜRKİYE DEVREDE
3. Bunun üzerine, ABD ve Hamas’ın talebi üzerine Türkiye ve Katar masaya davet edildi. MİT Başkanı İbrahim Kalın, Şarm El-Şeyh’e giderek müzakerelere katıldı.
4. Türkiye’nin teklifi tıkanıklığı aştı. MİT Başkanı İbrahim Kalın, planın ikiye bölünerek müzakere edilmesini teklif etti. Trump planı ikiye bölündü.
5. Ateşkesin sağlanması, insani yardımların girmesine izin verilmesi, esir takası ve İsrail’in belirlenen ilk hatta geri çekilmesi ilk aşamada değerlendirildi. Katar ve Mısır’ın da Türkiye’nin tezine destek vermesi üzerine anlaşma sağlandı. Masadan ateşkes kararı çıktı.
HAMAS GARANTİ İSTEDİ
6. Gazze’nin yönetimi, görev gücü, Hamas’ın silah bırakması gibi konular ikinci aşamaya bırakıldı. Ancak bu noktada Hamas’ın bir önerisi oldu. Hamas, ikinci aşama müzakerelerde bir tıkanma olması durumunda İsrail’in savaşa dönmemesi konusunda garanti istedi. Bu garanti Başkan Trump tarafından verildi.
SURİYE’DEN OLUMLU SİNYALLER GELİYOR
Dün Ankara’da Türkiye-Suriye Güvenlik Zirvesi yapıldı. Ondan önce Şam’da Suriye yönetimi ile SDG arasında müzakereler yürütüldü. Gelinen aşamayı şöyle özetleyebilirim: SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu için çalışmalar başlatıldı. SDG, Suriye ordusuna entegre olacak ardından da kendini fesh edecek. ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın dediği gibi “Tek millet, tek ordu, tek Suriye” inşa edilecek.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİNE KATKI
SDG’nin Suriye ordusuna entegre olması “Terörsüz Türkiye” sürecine olumlu katkı sağlayacak.
8 Aralık Suriye devriminden sonra Suriye’de ne zaman SDG’yle ilgili bir kriz patlak verse, Ankara’da telaşla ulaştığım haber kaynaklarımdan her zaman sakin bir karşılık alıyordum. “Şam’la yaptıkları anlaşmaya göre SDG’ye yıl sonuna kadar tanınan süre doluyor. Kum saati çalışıyor. Ya Suriye ordusuna entegre olmayı kabul ederler ya da gereği yapılır” deniliyordu. Stratejik sabırı orada öğrendim.
Ama bu işin bir askeri operasyona gerek kalmadan çözülmesi yürüttüğümüz “Terörsüz Türkiye” sürecine de olumlu bir ivme kazandıracak.
Paylaş