Güncelleme Tarihi:
"Anadolu Ateşi'ni beğenmedim" diye, uluorta gezmememi söyledi sevenlerim. "Herkes çok beğenmiş çünkü!"
Ayıpmış, emeğe saygısızlıkmış.
HaÅŸa! Ben de dansediyorum ve öyle bir performansta dans etmenin ne kadar zor olduÄŸunu, bunun için ne kadar çok çalıştıklarını tahmin edebiliyorum. ..... ama üzgünüm, ben beÄŸenmedim.Â
Bence eleştiri kişiseldir. Tartışmayacağım.
Zaten burada 'Anadolu Ateşi'ni değil, 'Ağır Roman'ı yazmak istiyorum.
Dün gece seyrettim, dinledim, salındım, .......yudumladım.
Evet, evet çok beğendim.
Hatta o kadar beğendim ki, yıllar sonra ilk kez kendimi, yine bir salonda, sanatçıları alkışlarken, ağlamak üzere buldum. En son yedi yıl önce Londra'da 'Grease'i izlerken böyle hissetmiştim.
Bir daha da asla 'aldığım haz' ve 'oyuncular adına duyduğum gururdan' ağlamak istemedim.
'Ağır Roman'ı tıklım tıklım dolu AKM'de izlerken, çok yakında moda olacağını da hissettim. Kostümler sahici,
dekor şık ve sade,
koreografi aksaksız,
dansçılar, figürleri 1-2-3 diye ezberlemediklerini, kendi ruhlarını kattıklarını gösterecek kadar profesyoneller.
Ne emeği geçenlerin, ne de Fahir Atakoğlu'nun olağanüstü müziğinin temposu hiç düşmüyor.
Oyuna haftalar önce bilet almıştım ama alırken de - ne yalan söyleyeyim - eski bir polis muhabiri olarak, oyun yazarının sabıka kaydı beni rahatsız etmişti. Açık açık böyle!
Şimdiyse bunu düşünmek istemiyorum.
'Ağır Roman'ı ben beğendim. Eleştiri kişiseldir. Eleştirmek için gidin, görün.
Nasıl olsa bilet bulursunuz. Bu sene olmazsa, seneye! Çünkü 'Ağır Roman' senelerce sürecek, eminim.