Yasemin'ce

Yasemin BORAN

Merkür’ün azizliği

Başlığı görür görmez, ‘‘Merkür kimdir? Nedir? Nasıl oluyor da azizlik yapıyor?’’ şeklinde bir dizi soru geliyor, insanın aklına.

Merkür, bir insan değil. Hayvan da değil. Hele bitki hiç değil. Yani dünyada bildiğimiz canlılar sınıfına ait değil.

Merkür, bir köpek, kedi hatta bir at adı olabilir, pek tabii ve onun maceralarını anlatacağımı bekleyebilirsiniz. Ancak, şimdi sözünü edeceğim Merkür, daha ilkokul sıralarında öğrendiğimiz gök cisimlerinden biri.

İşte şimdi, işler daha da sarpa sardı ve ardı arkası gelmez sorulara hedef olacağımı düşünüyorum. Fakat, tabii ki, böyle bir şey olmayacak çünkü doğrudan doğruya anlatmaya başlıyorum. Böylece geceleri bile gökyüzüne bakıp göremediğiniz Merkür'ün (Güneş'e çok yakın olduğu için çıplak gözle görülemiyor. Güneş'ten en fazla 28 derece uzaklaşabiliyor.) nasıl olup da azizlik yaptığını anlayacaksınız.

Geçen gün ANS Prodüksiyon'un ‘‘Rengarenk Programı’’nın çekimlerine gitmiştim. Hani şu daha önce haberini verdiğim 55 adet yerel televizyonda her gün gösterilen kadın programı. İşte o programın içinde bende minik bir astroloji köşesi yapıyorum. Bunun çekimleri sırasında ‘‘Yönetmen Ekrem Ergüder’’le karşılaşınca hemen ayak üstü sohbete başladık.

Kendisi bir ‘‘Akrep’’ olup (Sakın yanlış anlamayın, Akrep Burcun'dan olduğunu söylüyorum'' farkındalık ve zeka açısından Akrep Burcu'nun temel özelliklerini açık seçik göstermektedir. İnsan farkında olunca yaşadığı anlamlı rastlantılara tesadüf deyip geçmez ve Ekrem gibi neredeyse istatistiksel bir biçimde önünüze seriverir.

Neyse lafı uzatmadan bana anlattıklarını hemen aktarayım da sizi merakta bırakmayayım. Zira yaşadığı garip tersliklerin tümü Merkür geçişinin tipik bir göstergesi. Tabii işin içinde büyük ölçüde Satürn'ün ve diğer gezegenlerin de payı var. Yeri geldikçe bunları da belirteceğim.

Ekrem beni görür görmez hemen ‘‘Yasemin, neler oluyor allahaşkına’’ diyerek anlatmaya başladı. Tarih sıralamasına göre en son yaşadıklarından başlayıp tuhaflıkları bir çırpıda sıralayıverdi. Önce elinde tuttuğu faturayı nasıl kaybettiğini anlattı;

‘‘Faturayı aldım. Masamın üzerine koydum. Zira hemen muhasebeye göndermem gerekiyordu. Muhasebeci beni aradı. Çünkü, faturayı götürmezsem borçlu gözüküyorum. Derhal harekete geçtim. O da ne, fatura yok. Aramaktan helak oldum. Bulamıyorum. Hala yok. Bu arada muhasebeci sıkıştırıyor. Bulamazsam ödeyeceğim, pek tabii...’’

İşte bu, Merkür'ün tipik bir azizliği... Merkür şu sıralar Aslan Burcunda ve Akrep Burcundaki Ekrem'in Güneş'ine sert açı yapıyor ve evraklar, faturalar ve benzer konularda terslikler çıkartıyor.

Ekrem hemen ardından geçen gün cebindeki parayı nasıl kaybettiğini anlatmaya başladı. Gerçekten çok tuhaf ve anlaşılır gibi değil;

‘‘O gün bankadan para çektim. Gömleğin cebine koydum. Üstümde ayrıca bir de yelek var. Benzin istasyonunda durup benzin aldım ve bu arada arabadan hiç inmedim. Cebimden paraları çıkartıp beş milyonunu benzinciye verdim ve eve gittim. Cebimdeki parayı çıkartacağım sırada hiç para olmadığını görüp şok oldum. Çalınması, düşmesi mümkün değil. Yüzotuzbeş milyon çekmiştim. Şimdi yüzotuz milyon olması gerekirken cebimdeki para kaybolmuştu. Akıl alır gibi değildi. Ve hiçbir yerden çıkmadı.’’

Ben de bunun üzerine ‘‘Periler götürmüş olmasın’’ dedim. Gülüştük.

Burada Merkür'den başka etkiler de devreye giriyor tabii. Mesela şu sıralar Kova Burcu'nda dolaşan Neptün, Ekrem'in Akrep Burcu'ndaki Güneş'ine sert açı yapıyor ve kayıplara neden oluyor. Zaten Satürn'de sert etkilediği için parasal sıkıntı ve baskılara neden oluyor. Bütün bunlar birleşince ‘‘Periler'in şakası’’ gibi bir durum ortaya çıkıyor.

Zaten şu sıralar Akrepler'in üzerinde birden fazla sert etki var. Merkür'den başka Venüs, Satürn, Uranüs ve Neptün bir süredir sert etkiler gönderirken yaklaşık bir haftadır Mars ve Jüpiter de dahil oldular. Tabii bütün bunlar bir takım sürprizlere ve ilginç tersliklere neden olabiliyorlar.

Ekrem'in yaşadığı diğer bir sürpriz, çalıştığı Dışbank'la zirveye tırmanıyor. Bu kez bankada 135 milyon lirası olması gerekirken, bankadan para çekmeye gittiğinde sadece on milyon lirası kaldığını öğreniyor. Nasıl olur deyip bir araştırdığında, para çekmek için uğradığı İşbankası'ndan çekemediği paraların hesabından kesilmiş olduğunu öğreniyor.

Ekrem o gün tam üç tane İşbankası'na uğrayıp ATM kartıyla değişik saatlerde para çekmeye çalışıyor. Fakat, hepsinden aldığı cevap ‘‘bankanızla iletişim kurulamıyor, işlem iptal edildi, lütfen kartınızı alınız’’ şeklinde.

Dışbank'ta hesabınız olduğunda İşbankası'ndan para çekebiliyorsunuz. Aslında bizim arkadaş, o güne kadar para çekme konusunda hiçbir sıkıntı yaşamamış. Fakat, bu kez çekemediği paraların hesabı bilgisayarda tutulmuş ve hesabından kesilmiş. Bu sıradışı ilginç durum, geçiş yapan gezegenlerin topluca bir oyununa müthiş bir örnek teşkil ediyor diyorum, Yasemin'ce...

yboran@hurriyet com.tr

faks: 0212 677 01 57