Yaşananlar

Dursun GÜNDOĞDU
Haberin Devamı

Bir vali hikayesi

ANTALYA Valisi Ertuğrul Dokuzoğlu, genç biri... Bizim memlekette, genç biriysen, hele hele valiysen işin zor. Çünkü, vali deyince milletin aklına, kelli felli, yaşlı başlı biri geliyor. Hala, yaşına başına, giyimine, kuşamına göre, insanlara makam, mevki biçen bir toplum olmaktan kurtulamadık.

Neyse...

Ispartalı, genç vali Dokuzoğlu'na zaman içinde alışmıştı. Daha sonra geldiği Antalya'da vatandaşın valiyi tanıması biraz uzun zaman aldı, alıyor da... Hatırlar mısınız bilmem?.. Dokuzoğlu'nun ilk geldiği günlerdi... Yat Limanı'na gitmiş, balıkçılardan biri, etrafındaki korumaları falan görünce, bu olsa olsa, belediye başkanı olur diye düşünüp, ‘‘Başkanım’’ demişti. Vali de, ‘‘Ne başkanı, ben valiyim’’ demek zorunda kalmıştı.

Aradan epey zaman geçti. Peki, durum değişti mi?..

Anlatayım...

Geçenlerde, vali makam aracının arka koltuğuna kurulmuş, caddelerden birinde etrafı seyrede seyrede giderken, başına yukardakine benzer bir olay gelmiş. Adamın biri, arabasını, çarptı çarpacak şekilde valinin makam aracına paralel sürüyor, üstelik klaksona basıp, bir de el sallıyormuş. Selektör yapması da işin cabası... Bu kadar işi aynı anda nasıl yapıyor şaşırmamak mümkün değil. Ama yapıyormuş işte...

İLGİNÇ BİR OLAY

Vali, tehlikeli araç kullanan, durmadan selektör yapan, ellerini son hız ayarına getirilmiş araba sileceği gibi sallayan, kendisine bakıp sırıtan adamı görünce, şoförüne talimat vermiş; ‘‘Kenara çek.’’

Makam aracı durunca, sırıtan adamda arabasını kenara çekip durmuş. Vali, bir hışımla inip, kaşla göz arası direksiyondaki adamın yakasına yapışmış. Adam şaşkın, gözlerini faltaşı gibi açmış valiye bakıyor. Vali, yakasını bırakınca başlıyor kekeleyerek konuşmaya;

ÖZÜRÜ KABAHATİNDEN BÜYÜK

‘‘Ku-ku kusura bak-ma mayın... Be-ben sizi, Mehmet Atay sandım. Ye-yeğeni olurum da...’’

Mehmet Atay dediği, Kepez Belediye Başkanı... Adam, siyah makam arabasını görünce, arka koltukta oturanı da, artık amcası mı, dayısı mı bilmem ama Mehmet Atay sanmış...

Valinin sakalı da yok ki, adama, ‘‘Her gördüğün sakallıyı, deden sanma?’’ desin... ‘‘Peki, kardeşim’’ deyip yoluna devam etmiş.

Haaa... Unutmadan, adamın ne ehliyeti varmış, ne de ruhsatı...

Anlayacağınız yaptığı, tam cami duvarı meselesi...

İşe bak...

Çok iyi yaaa

e-mail, bizim Arzu Arat'tan... Yazının başlığı da öyle...

Almanya'da yapılan bir ankette sorulan, ‘‘Ülkenizde yaşayan yabancıları çok buluyor musunuz’’ sorusuna verilen cevapların yüzdesi;

Yüzde 10 Nein (Hayır)

Yüzde 20 Ja (Evet)

Yüzde 70 Si...r lan

dgundogdu@hurriyet.com.tr

TELEFON: (0242) 340 38 38

Yazarın Tüm Yazıları