Yabancılar Türkiye'yi kazıklıyor

"BEN Biray Köse'yim. Ölüdeniz beldesinde otel işletmecisiyim.

Haberin Devamı

Burada yabancılar, villalarını pansiyon gibi işleterek bizleri mağdur ediyor. Hiçbir vergi ödemeden, internet aracılığıyla villalarını pazarlıyorlar. Siz de kontrol edebilirsiniz, www.holiday-rentals.com ve www.holidaylettings.co.uk sitelerine bakarak doğruluk derecesini anlayabilirsiniz. Biz sorunlarımızı Belediye Başkanımız Keramettin Yılmaz'a ilettik. Yerel yönetimler, bulunduğu yerin vatandaşlarının haklarını korumalıdır. Bizler işletmeci olarak bütün vergilerimizi ödüyoruz, ama bu insanlar hem para kazanıyorlar hem de vergilerini ödemiyorlar. Bizler suyu, elektriği, emlak, çöp, eğlence, hafta sonu ruhsatı, işletme ruhsatı gibi işlemleri yerine getirip vergimizi ödeyelim. Bu insanlar almış oldukları 4-5 yatak odalı villalarını bir kuruş vergi ödemeden işletme gibi para kazansınlar... Sayın başkan medyada her şeyi gündeme getiriyor; ama bu villa turizmciliği konusunu gündeme getirmiyor. Neden acaba? Burada işletmecilerle iletişim kurarak da yazdıklarımı teyit edebilirsiniz."

Haberin Devamı

 

GÜNÜN SÖZÜ

 

"Başbakan Erdoğan, 'Bu konularda (AB) biz diklenmeyeceğiz ama dik duracağız' diyor. Herkes bunu söyler de bunu sizin söylemeye hakkınız yok. ABD ve AB karşısında ne zaman dik durabildiniz?"

(SP Genel Başkanı Recai Kutan)

 

Biliyor musunuz

 

- ÇAĞDAŞ Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay’ın, Ankara Atatürk Kültür Merkezi (AKM) alanında yaklaşık 15 yıldan beri kullandıkları lokalin Kültür ve Turizm Bakanı tarafından gerekçesi anlaşılmaz bir yazıyla kapatılmak istendiğini belirterek, bunu haksız, hukuksuz fiili bir dernek kapatma kararı olarak değerlendirdiklerini açıkladığını...

 

- TÜRK Tabipleri Birliği'nin (TTB) 54. Olağan Büyük Kongresi'nde seçimleri, Prof. Suat Çağlayan'ın önderliğindeki 'Ulusal Hekim Dayanışması' grubunun 181 oyuna karşılık Gençay Gürsoy'un başkanlığındaki 'Etkin Demokratik TTB Grubu'nun listesinin 415 oyla kazandığını; Merkez Konseyi üyeliklerine Sinan Adıyaman, Altan Ayaz, Muharrem Baytemür, Hülya Biriken, Ali Çerkezoğlu, Gençay Gürsoy, Necdet İpekyüz, Erkan Kapaklı, Orhan Odabaşı, İskender Sayek ve Mustafa Vatansever'in seçildiğini...

 

Gelin YMP'yi kuralım

 

Haberin Devamı

ESKİ milletvekili Tevfik Diker, kamuoyuna çağrıda bulunuyor:

 

"Bugüne kadar yaşanan yolsuzluklardan vatandaşın canı çok yanmıştır. Çare, kamu kaynaklarını ve devletin hazinesini hortumlatmayacak, hortumcuya yasal işlemlerin süratli ve adil bir şekilde yapılmasını sağlayacak 'Yolsuzlukla Mücadele Partisi' (YMP) adında milli, çağdaş, sosyal adaletçi, kalkınmacı, demokrat, yenilikçi ve merkez bir partinin kurulması ve bu partinin halkın oylarıyla iktidara talip olmasıdır.

 

Yolsuzlukla Mücadele Derneği Kurucu Genel Başkanı olarak 'Yolsuzlukla Mücadele Partisi’nin (YMP) kuruluşu için ilk adımı atmayı milli bir görev biliyor ve bu konuda koordinatörlük görevini üstleniyor ve kamuoyuna duyuruyorum. Yolsuzluklara karşı duyarlı milletvekillerini ve yolsuzlukla mücadeleye inanan ve katkı koymak isteyen herkesi parti kurucusu olmaya davet ediyorum. Görüş bildirmek için; 0532-264 50 95; tevfikdiker@gmail.com”

 

Prens Sabahattin

 

Haberin Devamı

LİBERAL Avrupa Derneği olarak 30 Haziran Cuma günü saat 15.00'te Eyüp Camii iç avlusunda buluşarak ilk sosyolog ve ilk liberal düşünürümüz Prens Sabahattin'i ölüm yıldönümünde anacağız.

 

Sonra isteyenlerle Piyerloti Kahvesi'nde sohbet toplantısı yapacağız.

 

Tamer ÇAĞDAŞ-Kurucu Başkan

 

'10 Aralık' sahaya iniyor

 

DİSK'in öncülüğünde solda birlikteliği oluşturmak amacıyla Türkiye ölçeğinde 'tarama' çalışmaları yapan '10 Aralık Hareketi' bir gün gecikmeyle yaptığı açıklamasında "Türkiye için tek seçenek özgürlükçü, eşitlikçi, gelişmeci ve kalkınmacı bir sol iktidardır, bu hedefle örgütleniyoruz" dedi. Açıklama özetle şöyle:

 

"10 Aralık Hareketi, oluşturduğu temel ilkeler doğrultusunda, yeni bir iktidar seçeneği yaratılması ve gerekli siyasal kurumlaşmanın tamamlanması için Türkiye’nin her yanında örgütlenecektir. Hareket bu amaçla kadrolarını oluşturacaktır. Örgütlenme çalışmalarında, illerde ve ilçelerde kadınların, gençlerin ve yeni isimlerin katılımının güçlendirilmesine öncelik verilecek, tabanda da en geniş bütünleşme hedeflenecektir.

 

Haberin Devamı

10 Aralık Hareketi, lider kadrosu, sözcüleri, illerde ve ilçelerdeki gönüllüleriyle bundan sonra halkın güncel sorunları karşısında tavır alacak, siyasetin ve toplumun gündemine müdahale edecek, güncel siyasette aktif yer tutacaktır."

 

Meclis'in kalitesi 'ISO' değil halktır

 

"TBMM, ISO 9001 Kalite Belgesi almış", bunu alan ilk Meclis olmuş. BülentArınç övünüyor.

 

Bu bir skandal. TBMM'ye 'ISO 9001' belgesi verilmesi, ISO 9001’ Meclis'ten daha üstün, yani Meclis'i denetleyen olması demektir. Oysa Meclis, halkın iradesini temsil eden en üst makamdır. Meclis'in üstü yoktur. Sadece 'halk'tır.

Dünyada böyle bir belgeye tenezzül eden başka bir meclis yok. Anayasa'ya da kanımca aykırı olur. Meclis'e ödülünü, 'kalite belgesini', seçimde oylarıyla sadece yüce Türk halkı verebilir. Başkası veremez.

 

Çakır'ın hobileri

 

Haberin Devamı

GEÇENLERDE Üsküdar Belediyesi'nin internet sitesine girdim. Belediye Başkanı Mehmet Çakır'ın kısa özgeçmişinde "Yoğun iş temposunun dışında kalan vakitlerde, voleybol, tenis ve kayak sporlarıyla ilgilenen Çakır'ın, tiyatro izlemek, kitap okumak ve seyahat etmek hobileri arasında yer alıyor" cümlesini okuyunca 'dumur' oldum.

 

Sporun birçok dalıyla birden ilgilenmeyi 'hobi' sayabiliriz ama kültür ve sanat yemek-içmek gibi hayati önem arz eder.

Recep KEÇELİ

 

MESAJ PANOSU

 

- İSFALT A.Ş.'nin açtığı ihalelere dikkat edilmesi konusunda ilgili işadamlarını uyarıyorum. İhale şartnamesi neden değiştirildi, bir baksınlar işlerin kime verilmek üzere ayarlandığını...

M .T.

 

- SOSYAL Hizmetler ve Özürlüler Müdürlüğü, İstanbul Özürlüler Merkezi’ne kayıt olan özürlülere ihtiyaçları doğrultusunda ücretsiz medikal yardım (ortez, portez vb.) yapıyor. (0212-252 42 00)

 

- İSTANBUL'da farklı markalarda yüzlerce su bayisi var. Su firmaları bayilik vererek büyüyorlar. Ancak gözden kaçmaması gereken bir şey var; ruhsatsız çalışan su bayileri... İl Sağlık Müdürü Mehmet Bakar biraz bu konuyla da ilgilensin.

 

Bekir Z.-GAZİOSMANPAŞA

 

GAZETEMEZİDEN İNTERNETE TAŞIĞIDIMIZ YAZILAR

 

Üç günlük Rum konferansının açılışını Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş ile Rum Patriği Bartholomeos yapıyor

 

Kimler konuşacak

neler konuşulacak

 

'RUM Zoğrafyon Lisesini Bitirenler Derneği'nin Taksim'deki adresinin gösterildiği Dimitri Frangopulos'un başkanlığını yaptığı 'Düzenleme Kurulu'nca yapılan açıklamada 'İstanbul'da Buluşma; bugün ve yarın' konulu konferans 30 Haziran-1 ve 2 Temmuz tarihlerinde Hilton'da yapılacak.

 

Bartholomeos'ün unvanı İstanbul Rum Patriği olarak gösterilirken, Rumca İngilizce metinlerde ise 'Ekümenik Patrik Bartholomeos' olarak geçiyor. Rum konferansının açılışından bir gün önce 29 Haziran perşembe akşamı Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, konuklara tekne gezisi ve akşam yemeği veriyor.

 

Konferansın açış konuşmasını Kadir Topbaş ile Rum Patriği Bartholomeos yapıyor.

 

1- 'İstanbul Rumlarının Demografik Durumu' Oturum Başkanı Murat Güvenç (Bilgi Ü.)

Viron Kotzamanis (Teselya Ü.) 'İstanbul Rumlarının ve bağlantılı oldukları grupların demokrafik profili'

2- 'Rumların Eğitim Sistemi Durumu' İrini Dimitriadis (Bahçeşehir Ü.)

 

Katerina Markou (Girit Ü.) 'Azınlık eğitim sistemi çerçevesinde İstanbul Rumların eğitim durumu'

Yorgos Hatzitegas (Yunan Dershane Öğretmenleri Birliği Başkanı) 'Rum azınlık okulları öğrencilerinin meslek eğitimi olanakları'

 

3- 'Cemaat Yapısı' Oturum Başkanı Ayhan Aktar (Marmara Ü.)

 

Dimitris Kamüouzis (King's College London) 'İkili ilişkiler çerçevesinde cemaat kurumlarının yasal durumu ve işleyişi, 1923-1939'

 

4- 'Gayrimenkul Varlıklar' Oturum Başkanı Ayşe Buğra (Boğaziçi Ü. Rektörü)

 

Adnan Ekşiğil (Yeditepe Ü.) 'Türkiye'de Mülkiyetin Evrimi ve Rum Mülkleri'

 

Jean-François Perouse (İnstitut Français d'Etudes Anatoliennes 'Bugünkü İstanbul Rumlarının Belleksel İzleri: Fatih İlçesi örneği'

 

Rıfat Akbulut (Mimar Sinan Ü.) 'Osmanlı Kentsel modernleşmesi, gayrimüslimler ve 'modern' bir kentsel çevre olarak Kadıköy'ün inşası'

 

5- 'Azınlık Kurumları' Oturum Başkanı: Sia Anagnostopulu (Pantion Ü.)

 

Baskın Oran (Ankara Ü.) 'Gayrimüslim Vakıfları ve 36 Beyannamesi'

 

Konstandinos Tsitselikis (Makedonya Ü.-Selanik) 'İstanbul Rum Cemaat Vakıfları: Siyasi Bir Meselenin Hukuki Boyutu'

 

Fener Rum Patriği Vartholomeos'un Balıklı 'Zoodohos Pigi' Manastırında vereceği resepsiyon ve Atina Başpiskoposluğu İhohromata 'Sesin Renkleri' Korosunun Konseri.

 

6- 'Çevreden Merkeze' Oturum Başkanı Ersi Abacı (İstanbul Ü.)

 

Yurtdışında yaşayan Rumların kurduğu derneklerin temsilcileri tarafından kısa sunum.

 

İkinci oturum:

 

Pinelopi Stathi (Atina Ak.)

 

Yurtdışında Yaşayan Rumların Kurdukları Derneklerin temsilcileri tarafından kısa sunum.

 

7- 'Azınlık ve Patrikhane' Oturum Başkanı Pashalis Kitromilidis (Atina Ü.)

 

Paraskevas Konortas (Atina Ü.) 'Rum Patrikhanesi 1918-1922: Osmanlı Yönetim ve Hukukundan Kopuş'

 

Elçin Macar (Yıldız Ü.) 'Reddi Miras; Cumhuriyet Türkiyesinde Rum Patrikhanesi'

 

Adamandios Anestidis (Kath İmas Anatoli Araştırma Merkezi) 'Lozan Sonrasında Kilise ve İstanbul Rum Cemaati'

 

8- 'Cemaatin Azalmasının Tarihsel Çercevesi' Oturum Başkanı Merkül Milas (Atina Ü.)

 

Dilek Güven (Sabancı) '6-7 Eylül 1955 Olaylarına Bugünkü Türk ve Yunan Toplumlarının Bakış Açısı'

 

Rıdvan Akar (Bilgi) 'Dış Politikada Koz ve Rehin: 1964 de Rumların sınır dışı edilmeleri)

 

Elif Babül (Stanford Ü.) 'İmrozlu Olmak; Türkiye Cumhuriyeti'nde Vatandaşlık ve Egemenlik'

 

İlay Örs (Harvard Ü.) 'Şehrin Diasporası: Atina'daki İstanbul Rumları'

 

9- '21. Yüzyıl Dönemecinde İstanbul Rumları' Oturum Başkanı Stefanos Pesmazoğlu (Pantion Ü.)

 

Meropi Anastasiadu (CNRS, Strasburg) 'İstanbul Rumlarının Kültürel Varlığı: Bugüne ve Geleceğe Yönelik Bir Değerlendirme'

 

Samim Akgönül (CNRS, Strasburg) 'Türkiye'nin AB'ye Giriş Sürecinde Azınlık Kavramının Değişmesi; Rum Azınlığı'

 

Nikoleta Hardalia (Ottowa Üniversitesi) 'İş Göçü; 'Bugünkü İstanbul'da Yunan İşadamları'

 

Simeon Yılmaz (Fener Rum Lisesi öğretmeni) 'İstanbul'da yaşayan Antakyalı Hıristiyan Ortodoksların Bugünü ve Geleceği'

 

- Evanthia Rebutsika Konseri; Şarkı; Elli Paspala ve Dilek Mihaleris.

 

10- 'Bugün ve yarın İstanbul Rumlarının geleceğine ilişkin öneriler' Oturum Başkanı Hristo Kileris (Sorbon Ü.)

 

Laki Vingas (Zoğrafyon Lisesini Bitirenler Derneği Başkanı)

 

Dimitri Frangopulos (Düzenleme Komitesi Başkanı)

 

Yuvarlak masa toplantısı:

 

Kosta Gavraoğlu (Atina Ü.)

 

Nikos Alivizatos (Atina Ü.)

 

Murat Belge (Bilgi Ü.)

 

Halil Berktay (Sabancı Ü.)

 

Ayşe Buğra (Boğaziçi Ü.)

 

İonna Kuçuradi (Ankara Ü.)

 

Yani Skarlatos (Boğaziçi Ü.)

 

Yorgo İstefanopulo (Işık Ü.)

 

Mete Tuncay (Bilgi),

 

Düzenleme Kurulu: Dimitri Frangopulos (Başkan), Frango Karaoğlan (Sekreter), Lakis Vingas, Dositeos Anağostopulos, Aris Çokonas, Mihail Valisiyadis, Vangelis Kehriyotis, Mikos Sigalas.

Tel: 0212-24466 56; sinedriopoli@yahoo.gr

 

 KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİNE YAKALANMAMAK İÇİN KENELERE DİKKAT

 

Doç. Dr. Levent AYDIN

 

Uludağ Üniversitesi

 

Veteriner Fakültesi

 

Parazitoloji Anabilim Dalı 

 

Bugün dünyada 3 ailede 20 cinse bağlı 850 kene türü tespit edilmiş olup bu keneler insan ve evcil hayvanlarımızın sağlığını ciddi anlamda tehdit etmektedir. Ülkemizde ise 2 ailede 10 cinse bağlı 32 kene türü saptanmıştır. Bu keneler insan ve hayvanlardan kan emerken ciddi enfeksiyon etkenlerini de beraberlerinde taşımakta ve hayvanlarda ciddi belirtilere yol açmayan bazı virüs, bakteri, protozoon ve riketsiaları da insanlara aktarmaktadırlar. Bunlardan biri de Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virüsüdür. Etken evcil hayvan ve yabani kemiricilerde görülebilmekte maksimum 10 gün viremi yapmakta; ancak ciddi bir klinik bulgu göstermemektedir.

 

Son 5-6 yıl içinde ülkemizde önce Karadeniz Bölgesi'nde belli odaklarda insanlarda görülen bu hastalık, daha sonra İç Anadolu ,Güneydoğu Anadolu ve bugünlerde Marmara Bölgesinde rastlanmıştır.Bugüne kadar 600'e yakın insan vakasından yaklaşık 30'u kaybedilmiştir.Bu enfeksiyonların insana bulaşmasında en önemli rol kuşkusuz kenelere aittir.Şu an dünya da 30 kene türünün hastalık etkenini taşıyabildiği tespit edilmiştir.Özellikle bu kenelerden Hyalomma cinsine(Ülkemizde- Hyalomma marginatum marginatum) ait olanlar önemli role sahiptir.Hyalomma cinsine ait keneler daha çok erişkin dönemlerini sığırlarda,larva ve nimf dönemlerini kuş ve kemiricilerde beslenerek geçirirler.Evcil hayvanlarda ilkbahar yaz aktiviteli olan bu keneler insanlardan da kan emebilirler.

 

Hayvancılıkla uğraşanlar, Veteriner Hekimler ve piknik alanlarındaki insanlar endemik bölgelerde risk altındadırlar.Kene bir vücut bölgesini ısıracağı zaman önce o bölgeye lokal aneztezik bir madde salgılar,bu nedenle ilk 24-48 saat içinde kene ısırığı görülmez ise hissedilemez. Keneler enfeksiyöz hastalığı ısırmayı takiben ilk 16-24 saatten sonra bulaştırmaya başlar. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi virusü kene ısırmasından sonra ilk 36 saatte kenede çoğalması olur. Isırmanın 3-5 'inci günlerinde ise maksimum bulaştırıcılık sözkonusudur. Bu nedenle risk gruplarında kene ısırma süresi hayati bir önemdedir. En kısa sürede kene vücuttan uzaklaştırılmalıdır. Kene uzaklaştırılması hekim kontrolünde yapılmalıdır.

 

 

Yapılmaması gerekenler ; Kene ezilmemeli

 

Çıkarılırken baş kopartılmamalı

 

Kene uzaklaştırmak için ısı uygulanmamalıdır.

Kenelerde ayaklarının gerisinde soluma organelleri olduğu için üzerine yağlı bir pamuk 5 dk. kadar kapatılarak soluması engellenebilir. Daha sonra battığı yönün tam zıt tarafına ani ve tek bir hamle ile alınması gereklidir. Unutulmamalıdır ki burada kenenin vücutta kalış süresi önemlidir. Bu nedenle en kısa sürede sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Diğer taraftan insanlarımız her kene türünün bu hastalığı taşıyamadığını bilmelidirler.

 

Hastalığın saptandığı bölgelerde hayvanlarda (özellikle sığırlarda) kene kontrolü ve ilaçlamasının periyodik ve düzenli yapılması, insanların kişisel korunma konusunda bilgilendirilmesi, çevre ve meraların kontrol altına alınması gereklidir. İnsanlar hastalığın görüldüğü yörelerde özellikle kırsal alanda çizme ve uzun kollu giyinmeli, bu alanlardan ayrıldıktan sonra koltukaltı, kasık bölgeleri başta olmak üzere tüm vücut bölgelerini dikkatle aramalıdırlar. Eğer keneye rastlarlarsa hiç vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurup keneyi çıkarttırmalıdırlar. Özellikle vakalardan elde edilen kenelerin çıkarılıp atılmaması, tür teşhislerinin referens laboratuarlarda yapılması hastalığın hızlı ve ayırıcı tanısında son derece önemlidir.

Yazarın Tüm Yazıları