GeriSeyahat Vidgen’in kitabını okudum kendimi Guatemala’da buldum
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Vidgen’in kitabını okudum kendimi Guatemala’da buldum

Vidgen’in kitabını okudum kendimi Guatemala’da buldum

İstanbullu Gonca Girit McDaniel (35), şehir planlamacılığı öğrenimi almasına karşın şu anda Sabancı Üniversitesi’nde Proje Geliştirme Uzmanı olarak çalışıyor. Seyahati, okumayı seviyor. Bugüne kadar Amerika ve Avrupa’da birçok şehre seyahat etti. Beş yıl yaşadığı ABD’nin Atlanta kentinde Guatemalılarla tanışan, Orta Amerika’yı merak eden Girit, bilgilenmek için Lucas Vidgen’in kitabını okudu. Öylesine etkilendi ki bir hafta sonra kendini Guatemala City’de buldu. Bu gezide uğradığı antik Maya kenti Tikal’i anlatırken “Şehrin mimarisi soluğumu kesti. Enfesti, oraya gitmek hayatımda yaptığım en iyi şeylerden biriydi” diyor.

Daha önce nerelere seyahat ettiniz?
- 10 sene önce tek başıma Muğla’dan başlayıp Akdeniz kıyılarındaki hemen hemen tüm şehirleri, koyları gezdim. ABD’nin birçok kentini gördüm, Avrupa’da İngiltere, İspanya, Almanya, İngiltere’ye gittim. Fırsat buldukça seyahat etmeye devam ediyorum.

Tikal’a gitmeye nasıl karar verdiniz?
- Beş sene Amerika’nın Georgia Eyaleti’nde yaşadım. Eyalette yaklaşık 3 milyon Latin Amerikalı kaçak göçmen olduğu söyleniyordu. Son iki yılımda çalıştığım firmada Latin kökenliler, Guatemalalılar vardı. O ülkeye dair fazla bir fikrim yoktu. İngilizce bilenlerle çat pat konuşmaya başladık. Bir gün birim şefinden, birimin en sessiz elemanı Eber’in Guatemala’da dağ köylerinde yaşadığını, Mayaca konuştuğunu ve Maya dinine mensup olduğunu öğrenince merak ettim. Oraya gezmeye giden, daha sonra yerleşip orada yaşamaya başlayan Amerikalı yazar Lucas Vidgen’gin “Yalnız Gezegen Guatemala”sını okumaya başladım. Yüzyıllarca süren İspanyol işgalinden sonra Katolik olmayıp kendi dili, dini, kültürü ve hatta 2300 yıllık mimarisini korumuş bu uygarlıkla mutlaka tanışmalıydım. Kitabı bitirdikten bir hafta sonra kendimi dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olarak bilinen Guatemala’nın başkenti Guatemala City’de buldum.
/images/100/0x0/55eabc27f018fbb8f893585e

Guatemala, Türkiye vatandaşlarına vize uyguluyor mu?
- Vize uygulanmıyor ve Türkleri gayet iyi karşılıyorlar. Ben gitmeden kısa süre önce vize kalkmıştı, haber taze olduğundan çok güzel karşılandım. Hiçbir ülke girişinde böyle bir muamele görmemiştim.

Tikal’in gezip görülecek yerleri nereler, orada nerede kaldınız?
- Antik bir Maya kenti olan Tikal, Guatemala’nın kuzeyinde Meksika sınırı yakınında. Tikal çevresinde de otel bulmak mümkün ama oraya çok yakın bir turistik kasaba olan Flores’te kalmak daha hesaplı olabilir. Üstelik göl içine yarımada şeklinde uzanan bu harika kasaba da mutlaka görülmeli. Ayrıca Flores’te de havaalanı var. Guatemala’nın her yerinde olduğu gibi burada da sizi otobüs terminali ya da havaalanında karşılıyor ve kendi otellerine götürmek için ikna etmeye çalışıyorlar. Hatta sizi otele götürmek için otomobil bile ayarlıyorlar. Flores’e varınca da otel bulmak mümkün. Zaten küçük kasabada birçok konaklama seçeneği var. Biz de öyle yaptık, birkaç otel dolaşıp iki kişilik oda fiyatı yaklaşık 20 dolar olan bir oteli tercih ettik. 10 dolara ve daha da ucuza oteller vardı ama banyo ortak kullanılıyordu. Bu yüzden tercih etmedik.

MEL GIBSON’IN FİLMİ POPÜLARİTESİNİ ARTIRDI

Tikal’de bu mevsimde hava koşulları nasıl?

- Guatemala’ya o zamanki erkek arkadaşım, şimdiki eşim Andrew ile Kuzey Yarımküre’nin kışında gitmiştim. Orada yazdı. Sanırım en iyi dönem bu. Nisan, mayısta nem oranı artıyor, yağmur mevsimi başlıyor. Aralıkla birlikte Tikal tarafında bahar havası yaşanıyor. Üstelik bu dönemde dünyanın her yerinden gelen turistlerle tanışabilirsiniz. Bu turistler lüks yerlere gidip beş yıldızlı otellerde kalanlardan değil, farklı yerleri tanımayı seven gezginler.

Tikal’e nasıl gittiniz?
- Biz Guatemala City’den otobüsle yola çıkıp bir gün Izabal Gölü civarında kaldık, ardından başka bir otobüsle Flores’e geçtik. Burası turistik bir kasaba. Refah düzeyi daha yüksek diyebilirim, halkı güler yüzlü ve sokaklar turist kaynıyor. İlk yaptığımız şey, ertesi gün için Tikal’e tur bileti almak oldu. Tikal’de muhteşem gün doğumunu seyretmek isteyenler gece saat 3’te yola çıkan turlarla antik kente gidiyor. Biz sabah daha geç kalkan tura bilet aldık. Bir gün önceden bu bileti almak gerçekten çok önemli. Çünkü bazen bilet bulunmuyor. Tikal’e mutlaka sabah gidilmeli, çünkü öğle saatleri çok sıcak.

Orada nasıl vakit geçirdiniz?
- Flores’ten Tikal’e bir saatlik yolculukla varıyorsunuz. Tikal’de öncelikle maymunları ürkütmememizi istediler. Burası adeta balta girmemiş ormandı. Çevrede kuş, goril, maymun sesleri yankılanıyordu. Ağaçlar sık, çok uzundu. Ormandan sonra açık bir alana geldik. İşte o anda nefesimin kesildiğini hissettim. Koca bir şehir, devasa yapılar, muhteşem bir mimari karşımda duruyordu. Piramitlerin üzerindeki tapınaklar, saraylar, pazar alanı, mezarlıklarıyla dev bir antik Maya yerleşimiydi burası. Mayalar güneşe mümkün olduğunca yaklaşmak için devasa tapınaklar inşa etmiş. Çoğunda kireç taşı kullanmışlar. Bütün tapınakları, sarayı, meydanları gezdik. Sonra önemli bir rahibe ait olan üçüncü tapınağın tepesine tırmandık. Buradan uçsuz bucaksız ormanı, birkaç pirimadin üst kısmını seyrederek uzun zaman geçirdik. Antik kentin her yerini gezmek üç saatten fazla zaman aldı. Enfesti, hatta hayatta yaptığım en iyi şeylerden biriydi.

Tikal’de ne tür etkinlikler yapılabilir?
- Mel Gibson’un yaptığı “Apocalypto” filmi Mayalıları konu ediyor. Bu filmden sonra Tikal’in popülaritesi daha da artmış. Bir yandan kazı çalışmaları sürüyor, bir yandan da turistlerin akınına uğruyor. Dünyanın her yerinden birçok arkeolog bu kazı çalışmalarına gönüllü olarak katılıyor. İspanyol işgalinden sonra sağlam kalan eserleri çıkarmaya çalışıyorlar. Birçok tapınağın, sarayın İspanyollar tarafından yıkılmış, hazineler çalınmış. Ona rağmen bu kadar çok yapının günümüze ulaşması bir mucize.

Unutamadığınız bir olay yaşadınız mı?
- Oradan ayrılmak çok zor geldi bana. Hayatta görüp görebileceğim en güzel yerlerden biriydi. Guatemalalılara da alışmıştım. Sokak satıcılarıyla, taksicilerle, otelcilerle pazarlık yapmak eğlenceli olmaya başlamıştı. Otobüsle giderken yol kenarına inen ve otobüslere el sallayan çocukları çok sevmiştim. Kim bilir bir daha ne zaman gelirim buraya, diye düşünüp durdum. Hiç ayrılmak istemedim, ayrılırken de çok ağladım.
False