HABER

Erdem Gül tahliye sonrası açıklama yaptı

92 gündür Silivri Cezaevi'nde yatan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül, saat 03.15'de Silivri Cezaevi'nden tahliye edildi.Silivri Cezaevi önünde açıklama yapan Erdem Gül,  "Bizim açımızdan bir hatırlatma yapacağım, Ahmet Kaya hatırlatması yapacağım. 'Keşke olmasaydı hatırlıyorsunuz. Bu da bir 'keşke olmasaydı' hikayesi. Keşkeleri devam ettirirsek, Anayasa Mahkemesi'ne sadece kişisel değil, Türkiye'deki demokrasi, özgürlükler, her türlü özgürlüğün önündeki engellerin aşılması yolundaki attığı hukuki adım için Türkiye adına teşekkür etmemiz lazım. Ama keşke bunu mahkeme yapsaydı, keşke bu tutuklamayı yapmasaydı. Yani; mevcut mahkeme bunu yapsaydı, Anayasa Mahkemesi'ne bu işi bırakmasaydı. Hukuk sistemiyle ilgili daha Türkiye'de alınacak yollar olduğu sonucunu çıkarıyoruz. Biz çıkıyoruz ama bu tutuklu gazeteciler meselesinin bittiği anlamına gelmez. İçerde arkadaşlarımız var, onlarla ilgili mücadelenin devam etmesi gerekiyor. Bundan sonra da basına yönelik baskılara karşı her türlü birlikteliğin sürmesi gerekiyor. Bunu biz Türkiye'nin demokrasi tarihinde, düşünce özgürlüğü tarihinde çok çok büyük bir olay olarak görmüyoruz. Aslolan, bütün basının Türkiye'de ifade özgürlüğü isteyen, her türlü özgürlüğü ve barışı isteyen insanların birlikteliğidir" dedi.
92 gündür Silivri Cezaevi'nde yatan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar ile gazetenin Ankara Temsilcisi Erdem Gül, saat 03.15'de Silivri Cezaevi'nden tahliye edildi.Silivri Cezaevi önünde açıklama yapan Erdem Gül,  "Bizim açımızdan bir hatırlatma yapacağım, Ahmet Kaya hatırlatması yapacağım. 'Keşke olmasaydı hatırlıyorsunuz. Bu da bir 'keşke olmasaydı' hikayesi. Keşkeleri devam ettirirsek, Anayasa Mahkemesi'ne sadece kişisel değil, Türkiye'deki demokrasi, özgürlükler, her türlü özgürlüğün önündeki engellerin aşılması yolundaki attığı hukuki adım için Türkiye adına teşekkür etmemiz lazım. Ama keşke bunu mahkeme yapsaydı, keşke bu tutuklamayı yapmasaydı. Yani; mevcut mahkeme bunu yapsaydı, Anayasa Mahkemesi'ne bu işi bırakmasaydı. Hukuk sistemiyle ilgili daha Türkiye'de alınacak yollar olduğu sonucunu çıkarıyoruz. Biz çıkıyoruz ama bu tutuklu gazeteciler meselesinin bittiği anlamına gelmez. İçerde arkadaşlarımız var, onlarla ilgili mücadelenin devam etmesi gerekiyor. Bundan sonra da basına yönelik baskılara karşı her türlü birlikteliğin sürmesi gerekiyor. Bunu biz Türkiye'nin demokrasi tarihinde, düşünce özgürlüğü tarihinde çok çok büyük bir olay olarak görmüyoruz. Aslolan, bütün basının Türkiye'de ifade özgürlüğü isteyen, her türlü özgürlüğü ve barışı isteyen insanların birlikteliğidir" dedi.
GÜNCELLENME

Bunları da beğenebilirsiniz

Son Dakika Haberler