Uyuz olur insan gayri ihtiyari

İyi güzel de, kadının taş gibi şarkıları var onları ne yapacağız?Bizim kuşak, kendine ve birbirine karşı acımasızdır; başta kendini, sonra da en yakınındakileri yorar... Nerede hasbelkader kendimize benzeyen bir mahlukat görsek, dişlerimiz uzamaya başlar: Atıl, ısır ve kopar!Hani uzak yakın bir alákamız, herhangi bir benzerliğimiz bulunduğundan değil ama dahili olduğum bir neslin tipik bir sembol bireyi sayıldığından, kendi kafamda Özlem Tekin'i epey ısırmışımdır.Tekin'i, Şebnem Ferah'ın da üyesi olduğu, kadın rocker'lardan oluşan Volvox grubu ile Kemancı'da konser verdiği günlerden beri izlerim. Gelin görün ki, piyasaya, yani ‘‘büyük pazar’’a düştüğü günlerden beri bir nebze gıcığım vardır. Zira málûm, isimle ve şöhretle birlikte gevezeliğin boyutları da büyür ve bizim kuşağın ettiği kelámlar her zaman ipe sapa gelmeyebilir.Şu ‘‘Ben süper marjinalimdir; bizim aile de zaten hiper entelektüel ve marjinaldir; beni tam bir rocker olarak büyüttüler... Bakın zaten saçlarım da bir gün şu renk, bir gün bu renk... Hem dövmelerim de var, piercinglerim de; benim kadar uçuk kaçık sevgililerim ve dahi ona buna saldıran bir Pittbull'um bile’’ hállerinden söz ediyorum: Efendim füzyon mutfağından çakarım, sushi'ye bayılırım; bu aralar yogaya ve kick-box'a merak saldım; sonracığıma Hint kültürü çok enteresan; evin dekorasyonunu da minimalden feng shui'ye devşirdim, sonra o da demode olunca bilmem neye göre düzenledim; zaten bütün arkadaşlarım da ünlü; biz var ya biz, álemlerde akar kokar, ultra geyik çevirir, kimseleri takmaz, kafamıza göre takılır, mega eğleniriz ve falan ve filan ve feşmekan...Farklı versiyonlarıyla hemen hepimizin sattığı birtakım pozlar ve bunların vücuda ve dile gelmiş háli olarak, bir günah keçisi olarak, Özlem Tekin...Av sahasında, menzil dahilinde salınıp duran keklik gibi... Uyuz olur insan gayri ihtiyari...İyi güzel de, kadının bir yandan da taş gibi şarkıları var. Onları ne yapacağız?Dolayısıyleeeeee, uzun süre düşündüm; ‘‘Özlem Tekin'in sevmek için ne lázım?’’ diye... Buldum sonunda yanıtı: Zaman...Öyle valla, zaman lázımmış... Ne kadar direnirseniz direnin, şarkının biri, eğer iyiyse, sizi bir gün bir yerde yakalarmış...‘‘Dağları Deldim’’in basketbol sahasında çekilmiş olan ilk klibini bilir misiniz? Güzeldir... Tekin, söz konusu stilse, kopartmada madalya hak edecek bir şekilde, kameraya doğru Van Damme figürleri attırarak şarkıyı terennüm eder: ‘‘Görgülü, bilgili olsun, zengin olsun diye hiiiç işim olmaz / Benim keyfim yerinde / Magazin malı güllü dallı motorlar gibi / Koca aramıyorum ki oğlum ben / Bu şarkılar niye? / Aşk için aaaşk! / Bende sapına kadar var, o ayrı / Ama bil, kesip atamam / Sen olmasan da unutamam ben bu aşkı / Dağları deldim tek başıma / Çölleri aştım bir tek ben / Erleri yendim kız başıma / Sende yıkılmam!’’Bu sözün bittiği, muharririn pes ettiği, havlu attığı noktadır. Çoğu zaman ‘‘Erkek dediğinin en iyisini Taksim Meydanı'nda, darağacında sallayacaksın, bak bir daha yapıyorlar mı!’’ mentalitesinde bir kadının, ki evet, o benim, bu sözlere kayıtsız kalmak gibi bir lüksü olamıyor maalesef...Şimdilerde Tekin'in, aynı şarkının remix versiyonuna çektiği, turne dokümanteri tadındaki klibi dolanıyor müzik kanallarında.Ayşegül dizisi gibi: Özlem sahnede... Özlem turne otobüsünde... Özlem müzisyen arkadaşlarıyla kuliste... Özlem kendisi gibi ‘‘marjinal’’ kankalarıyla orada burada...Hani şarkı bu kadar güzel olmasa, gıcık olmak adına yine aportta bekliyoruz ama aaaah ah...
Yazarın Tüm Yazıları