Utandım

Güncelleme Tarihi:

Utandım
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 24, 1997 00:00

Hulki İLGÜN
Haberin Devamı

Fenerbahçe için aylardır şöyle ağız tadıyla bir yazı yazmanın özlemi içindeydim. Jubile maçı da olsa, rakip Bursaspor olduğu için kendi kendime düşündüm; ‘‘Fener 11'i topu kapsın, tek paslarla bir anda onsekize girsinler, sağdan çaksınlar, soldan çaksınlar, şahane gollerle ağları parçalasınlar. Tribünler ayağa kalsın, taraftarın ‘Ya ya ya, şa şa şa, Fenerbahçe çok yaşa' sesleriyle yer gök inlesin''...

Ama neredeee, nerede o hayalimdeki Fenerbahçe. Ara da bulasın. Bu Fenerbahçe Bursa'da da oynasa, Basra'da da oynasa iyi değil beyler. Kimseler kusura bakmasın, bu takımdan ne köy olur, ne de kasaba.

Koskoca Fenerbahçe bu saatten sonra Bariç Efendi'nin gözbebeği B.Saffet'ten ve sarı lacivertlilerin neredeyse kayıp ilanı vereceği Ali Nail'den hayır bekleyecekse gerisini siz düşünün.

TEMBELLER TAKIMI

Futbol oyununda gol atmayı unutmuş ve devamlı geri pasla, ‘‘Top benden gitsin de, nereye giderse gitsin'' sistemiyle muhteşem tembeller oyununu oynayan bir takım gördünüz mü? İşte bu takımın adı Fenerbahçe. Örnek mi istiyorsunuz? Kendisine gol atması için verilen topu geri dönüp kendi kalecisine şutlayan B.Saffet.

Daha ne söyleyeyim, ne yazayım. Aylardır, ‘‘Ha bugün, ha yarın bu takım kendine gelir ve sezona ümit ve ışık tutar'' arzusuyla beklediğim koskoca Fenerbahçe'nin son hali bu. Maçı kazanmış, kaybetmiş umurumda değil. Ben Fenerbahçe futbolunun özlemi içindeyim.

Sarı lacivertlilerin Bursaspor karşısında da çaresizlikle çırpındığını gördükçe, vallahi billahi utandım. Ama kimsenin umurunda değil. Yazık, yazık, çok yazık...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!