Üçüncü Dünya'nın edebiyatçı anası

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Güney Afrikalı Nobel Ödüllü yazar Nadine Gordimer, Birleşmiş Milletler, iyiniyet elçiliğine getirilmiş.

Altmış dört yaşındaki yazar, az gelişmiş ülkelerdeki gelişme programlarının uygulanmasında yardımcı olacakmış.

Nadine Gordimer, Türk okurunun yakından tanıdığı bir romancı, hikayeci.

Bir çok kitabı Türkçeye çevrildi, onların arasında Oğlumun Öyküsü, Başka Dünyalar, July'nin İnsanları en bilinenleri.

Irkçılık cenderesi altında yaşayan vatandaşlarının durumlarını, acılarını bütün dünyaya anlattı. Gayrı insani vahşetin ürperticiliğini batılıların kafasına soktu.

Roman kahramanları ve hikaye kişileriyle, ırkçılığın çağdışılığını bütün dehşetiyle yazarken, toplumunun tanıklığını yaptı.

Afrika'nın uyanışını, kendi kitapları kadar, toplu çalışmalarla da destekledi. Uganda'da yayınlanan Transition dergisinde, o başta olmak üzere, bütün Afrikalı entelektüeller, dünyayı, sorunun çözümüne çağırdılar.

Bugün, Güney Afrika'da ırkçılık son bulduysa, bu zaferin ardındaki yazarların başında Nadine Gordimer gelir.

Üçüncü Dünya'nın, ekonomik ve insani sorunlarını bilen, yazan birinin bu göreve getirilmesi eski deyimle, isabetli.

*Ê*Ê*

BEN, her uluslararası olayın uzantısını Türkiye'ye getiririm. Kendi ülkemi ve o ülkenin insanlarını, o konumlardaki kendi değerlerimle mukayese ederim.

Bizim yazarlarımızın da, uluslararası alanda bu tür iyiniyet elçiliklerine layık oldukları kanısındayım.

Onlar da az gelişmiş ülkelerin acılarını bilir, sorunlarına aşinadır. Üstelik, Kurtuluş Savaşı yapmış bir ülkenin yazarları, düşünürleri bütün ileri hareketlerin iyi niyet elçisi olacak bilgide ve kalitededir.

Bizim, tanıtma konusunda çözemediğimiz bir sorunumuz, bir kopukluğumuz var. Ulusal sınırları aşıp, uluslararası alanlara varmanın sırrını bilmiyoruz, çaba da göstermiyoruz.

İyi niyet elçisi olacak yazarlarımızın adını verirsem, bu köşeye başka tek satır girmez. Batı'nın, Afrika'ya bakışının bilinen özelliğini tekrarlamak gerekiyor ki, yazı bir tabanın üstüne oturabilsin.

Sömürdüğü ülkenin edebiyatını, kişilerini, kültürünü yakından tanıyor, bir tür günah çıkarma olarak da, onları kendi yayın ve ödül dünyası içine davet ediyor.

Edebiyat bireysel bir iştir, uğraştır, sözünü hatırlatsanız da, ülkelerin durumu işin içine giriyor.

Yazarlarımızın gücünü, bizim politik konumumuzun azalttığına inanıyorum.

Edebiyatın arkasında, edebiyat ölçütlerini es geçen politik gerekçelerin varlığını herkes biliyor. Nobel'i önleyen budur.

Şimdi uluslararası girişimlerden, tayinlerden, seçmelerden vazgeçtim ama bizim hükümetimiz neden ünlü yazarlarımızı, uluslararası değerdeki düşünce adamlarımızı iyiniyet elçisi yapmaz?

Bizim tanınmamız için en ideal yol, tanınmış sanatçılarımızın, edebiyatçılarımızın yurt dışında elçiliklerde özgürce çalışmalarıdır.

*Ê*Ê*Ê

NADİNE Gordimer'in tayini bir takım girişimleri devlete hatırlatabilir. BM'deki delegemiz de bunu örnek alsın.













Yazarın Tüm Yazıları