Türkiye’nin iki Merkez Bankası var

Kısa bir süre önce Amerikan Merkez Bankası (Fed), az gelişmiş ülkelerde ortaya çıkan ekonomik çalkantıyı da hesaba katarak bir süre daha “dolar yağdırmaya” devam etme kararı verdi.

Haberin Devamı

Anında Türk Lirasının ve ekonomisinin geleceğine dair yapılan tahminler demode oldu ve hemen yenileri piyasaya sürüldü. Anlaşıldı ki, Türk ekonomisine yön vermede Amerikan Merkez Bankası Türkiye Merkez Bankasından çok daha etkindir. Pek tabii Fed’in bu etkinliği sadece Türkiye’de değil tüm “gelişen” (henüz gelişmemiş) ülkede geçerlidir. Küreselleşme dolayısıyla, Fed kararları gelişmiş ülke piyasalarını da etkiler. Mesela son karardan sonra Euro, dolara karşı değerlendi. Ama etkilenme gelişmiş ülkelerde sınırlıdır.

ÇİFT PARA BİRİMLİ EKONOMİ

Ürettiğinden fazla tüketen ve bu hali verdiği cari açıktan belli olan, dolayısıyla dış borç almadan ekonomisinin çarklarını çeviremeyen ülkeler vardır. Bunlara “iki para birimli” (dual currency) tabir edilir. Hemen hatırlayalım: Paranın dört işlevi vardır: 1)Alış verişi mümkün kılma, 2)Fiyatlandırma ve değer ölçme-biçme birimi olma, 3)Tasarruf aracı olma, 4)Özelleştirmelerde, resmi veya özel ihalelerde ve uzun vadeli sözleşme ve kredilerde hesap birimi olma. Eğer bir ülkede son üç işlevi Dolar/Euro ifa ediyorsa o ülke “çift para birimli”dir. Böyle bir ülke merkez bankasının izlediği, yüksek veya düşük faiz politikası, tek para birimli ülkelere göre “ters” çalışır. Yani ulusal paraya yüksek faiz uygulamak, döviz akımı sağlayacağı için, döviz faizini düşürür. Ucuz döviz ve düşük döviz faizi ekonomiyi coşturur. Bir başka anlatımla mesela düşük TL faizi Türkiye’ye sıcak para akımını yavaşlatacağı için, TL’nin değer kaybına sebep olur, alınmış döviz kredilerinin maliyeti devalüasyon etkisiyle yükselir. İthalat ve dövize bağlı yatırımlar yavaşlar. Kısaca düşük faiz ekonomiyi yavaşlatır. Bunda da anlaşılmayacak bir şey yoktur.

ÜSTE ÇIKTIM DİYE ÖVÜNME ALTA DÜŞTÜM DİYE DÖVÜNME

Geçen gün Güngör Uras da yazmıştı. ABD’nin izlediği dolar basarak ekonomiyi krizden çıkarma politikası er-geç sona erecektir. Böylesi bir politika, bir süre ne kadar iyi sonuç vermiş olursa olsun, sonsuza kadar devam edemez. İyisi mi biz, ekonomimizi döviz bolluğu sona erecek, sıcak para akışı zayıflayacak (sıfırlanacak değil) senaryosuna göre hazırlayalım. Geceleri, sabahlara kadar Avrupa veya Amerika merkez bankası başkanlarının ağzına bakmaktan kurtulalım.
SON SÖZ: Tedbirin alındığı güne faydası yoktur.

Yazarın Tüm Yazıları