Türkiye’nin enerji istikbali

(Aşağıdaki mektubu Türkiye’de Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve MGK’ya göndermiş bulunuyorum. Sizlerin de dikkatine sunarım.)

YÜCE Atatürk’ün en önemli mesajı ve prensibi ’İstiklal’ kelimesinde saklıdır. Atamız, ne Amerikan mandasını, ne de İngiliz himayesini kabul etmiş, ’tam istiklal’ doğrultusunda ilerlemiştir.

Onun eseri olan bizler bu prensibi yukarda tutmak görevindeyiz. Enerji, önümüzdeki yıllarda dünyadaki ekonomik ve politik haritayı yeniden belirleyecek bir faktördür. Türkiye’nin istikbali ve istiklali enerji politikasından geçecektir. Ukrayna ve Gürcistan’ın son aylarda Rusya ile yaşadıkları facialar bu yeni sömürgeciliğin delilidir.

Petrol ve gaz ithaline bağımlı, nükleer yakıt ve artık kontrolüne mahkum bir Türkiye’nin gelecekteki istiklali son derece tehlikededir. En temiz ve yenilenebilir enerji olan güneş enerjisinin dünyadaki önde gelen bilim adamlarindan biri olarak sizleri bu konuda hassasiyete davet etmek istiyorum.

Ülkemizin geleceği açısından:

Tüm askeri sistemlerin, devlet dairelerinin ve tesislerinin ve milli güvenlik/sivil savunma ile ilgili tüm kritik müesseselerin tümüyle lokal güneş enerjisi takviyesine geçirilmesini,

Güneş pilleri konusunda üretim, montaj ve ticaret yapan şirketlerin ve yatırımcıların vergiden muaf kılınmalarını ve bu konuda teknik bazımızı yükseltmek için tüm yüksek okullarda güneş ve yenilenebilir enerji mühendislikleri kurulmasını, acilen talep ve tavsiye ederim.

İstiklalin bedeli, hesabı ve ücreti tartışılamaz.

Prof. Dr. Niyazi Serdar SARIÇİFTÇİ Linz/AVUSTURYA

Serdar.Sariciftci@jku.at


İşte AKP’nin haber anlayışı

CHP İstanbul Milletvekili Berhan Şimşek, Mersin’de çiftçi Kemal Öncel’in Başbakan Erdoğan’la tartışmasının TRT tarafından görüntülenip görüntülenmediğini ve görüntülendiyse neden yayınlanmadığını, Devlet Bakanı Beşir Atalay’a soruyor.

Atalay, "Görüntülenmiş ancak haber değeri taşımadığından yayınlanmamıştır. Dolayısıyla sansür olarak değerlendirilemez. TRT’nin iktidarın güdümüne girmesinden söz edilemez. Kaldı ki TRT çiftçiler de dahil olmak üzere toplumun değişik kesimlerinden iktidara yönelen eleştirileri haber değeri taşımak kaydıyla yayınlamaktan hiçbir zaman kaçınmamıştır" diyor.

Şimşek benzer bir soruyu da Anadolu Ajansı için yöneltiyor. AA Genel Müdürü Hilmi Bengi’nin yanıtını da Atalay, Şimşek’e gönderiyor. Yanıtta, AA’nın geçtiği haberin başlığında Erdoğan’ın din ve vicdan özgürlüğü ile ilgili sözlerine yer verildiği, 2. paragrafta ise Kemal Öncel’in tepkisinden "...Çiftçi olduğu belirtilen bir kişi bağırarak şikayetini dile getirdi. Erdoğan’ın yanına çağırıp bir süre görüşerek uyardığı bu kişi daha sonra güvenlik güçlerince buradan götürüldü" deniyor. Erdoğan-Öncel diyaloğundan ise hiç söz edilmiyor.

Halbuki, olay gazete ve TV’lerde birinci haber oluyor. Şimşek konu hakkında Meclis’te de konuşuyor, bu arada görüştüğü AA yetkilileri, kendisine "Bu olayı fazla büyütmeyin. Biz böyle hakaretamiz sözleri bültenlerimizde vermiyoruz; TBMM’de bakan dahi söylese.." diyorlar.

Meclis’te, Bülent Arınç, "şeyini şey ederim...", Hilmi Güler’in "... yarışı yok" sözlerini de yer vermedikleri hatırlatılıyor Şimşek’e.

TRT, Mersin’deki olayı haberdan saymıyor; AA ise AKP’lilerin sözcüklerini ’utandıkları’ için bültenine almıyor.

GÜNÜN SÖZÜ

"İnsanlık var oldukça gerçeği aramak bitmeyecektir."

(Laurence Sterne)

Korku toplumu

ÖYLE bir duruma getirildik ki, sendikadan, dernekten, örgütten, ulustan, kısacası ’sözcüklerden’ bile korkar olduk. Neye sevineceğimizi, neden korkacağımızı dahi başkaları belirler oldu. Yeri gelmişken yazayım: Geçenlerde üniversitemizin arazilerinin belediyece yağmalanmasına karşı yürütülen imza kampanyası için imzaları istenen bazı öğretim elemanları, imzalanan basın duyurusu metninde mühendis odaları vb. meslek kuruluşlarından söz edilirken "sivil toplum örgütleri" ibaresindeki ’örgüt’ sözcüğünü görünce korkmuşlar, imza atmamak için çeşitli bahaneler uydurmuşlardı. İnanılacak gibi değil, ama gerçek.

Görüldüğü gibi korku kahvede, berberde, okulda. Korku her yerde. İnsanlar neredeyse arkadaşlarından, kardeşlerinden, kendi kendilerinden bile korkar duruma getirildi. Herkeste büyük bir güvensizlik. Herkes düşünmekten korkuyor. Düşünmemek, görmemek insanlara sahte bir mutluluk hissi veriyor.

Prof. Dr. Tahir BALCI-ADANA

Su tasarrufu

BİRLEŞMİŞ Milletler’in UNEP raporuna gore dünya ve Türkiye’nin ciddi su sıkıntısıyla karşılaşacağını belirtiyorsunuz. Size gözlemlediğim bir manzaradan bahsetmek istiyorum. Ülkedeki okul, hastane gibi kamu yapıları, dükkanlar ve evlerdeki bozuk sifon ve musluklardan boşa akan suların oluşturduğu kayıplar yetkililerinin dikkatini çekiyor mu?

Lütfen bir okul veya hastaneye gidin. Manzara ne biliyor musunuz? Contaları bozuk olduğu için boşa akan musluklar ve bozuk sifonlardan 24 saat boyunca boşa akan sular.... Yetkililer, okul, hastane vs. gibi kamu binalarindaki tuvalet ve mutfaklardaki bozuk su tesisatlarını modernleştirsinler.

Ayrıca ilkokul çağından itibaren çocuklara tasarruf etmeyi öğretsinler.

Alev ERASLAN

Ben de zenciyim

SAHİP olduğum şirketimde yıllardır yapageldiğim işleri artık yapamıyorum. Ulaştırma Bakanlığı’na haraç verecek param olmadığı için çalışma hakkım engelleniyor! Sayın Başbakanım, şimdi ben de kendimi Karayolu Taşıma Yönetmeliği ile talep edilen haracı ödeyemediğim için ’zenci’ gibi hissediyorum... Mehmet YAVUZ-MERSİN

Ova katliamı

BURSA,
Hasanağa TOKİ Konutları... Sulama kanaletleri arasından, enginar tarlaları arasından yükselen 1584 konut... 1. sınıf tarım alanına yapılan toplu konut faciası... Traktörler çalışıyor...

Köylü ekim yapıyor.... Hemen yanında beton bloklar. Konut yapacak başka yer bulamadınız mı? M. Semih PALA

MESAJ PANOSU

LÜLEBURGAZ Belediyesi’nin düzenlediği "Göçler ve Lüleburgaz" sempozyumu 25-26 Mart tarihleri arasında yapılıyor. Toplantı başkanlığını Prof.Dr.Necdet Tekin’in yapacağı sempozyumun konuşmacıları: Prof. Dr. Sina Akşin, Prof. Yusuf Halaçoğlu, Prof. Muzaffer Tufan, E.Büyükelçi Bilal Şimşir, Doç. Kemal Arı, Doç. Nedim İpek, Dr.Oya Dağlar, Mustafa Sarıoğlu, Metin Edirneli, H.Yıldırım Ağanoğlu, Ali Arslan

DİYARBAKIR’
ın Çüngüş ilçesi İMKB 75. Yıl Pansiyonlu İlköğretim Okulu müdür yardımcısı Vildan Şimşekler sesleniyor: Kütüphane odamız var ancak yeterli kitabımız yok. Spor salonumuz var, spor malzemelerimiz yok. Bilişim odası olarak tasarlanmış bir odamız var ancak bilgisayarlarımız yok. Öğrencilerimiz yardımlarınızı bekliyor. http://cunguspio.sayfasi.com (0412-541 30 69)

CHP Küçükçekmece örgütünce düzenlenen ’Herşey Unakıtan İçin’ paneli yarın 14.00’te Mozaik Düğün salonu’nda. Konuşmacılar; Prof. Esfender Korkmaz ve gazeteci Tuncay Mollaveisoğlu. (0212-580 34 23)
Yazarın Tüm Yazıları