Türkiye’de her yıl 100 kişi şimşek adam oluyor

Güncelleme Tarihi:

Türkiye’de her yıl 100 kişi şimşek adam oluyor
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 05, 2002 16:21

Gökgürültülü, fırtınalı, yıldırımlı dönemlerde dünyada bir kaç bin kişi yıldırım çarpması ile ‘şimşek adam’a dönüşerek ölüyor. Türkiye’de tahminen 100’den fazla insan yıldırım kurbanı. Dünyanın şimşek başkenti ise Florida. ABD’de her yıl 800’i aşkın kişi yıldırım çarpması ile hayatını kaybediyor.

ABD’de ilginç bir şimşek çarpması olayı yaşandı. Şimşek, bir Amerikalının sırt deri yüzeyinden aşağı akarak sırtında dallı budaklı ve desenli izilerini bıraktı. Amerikalı şanslıydı ve kurtuldu. Ancak ülkemizde yılda tahminen 100’ü aşkın insanın bu kadar şanslı olmadığı ve yıldırım çarpmasından öldüğü belirtiliyor. ABD’de ise yılda yıldırım çarpmasından ölenlerin sayısı yılda 800’i buluyor.

Özellikle Karadeniz’in şimşekleri, yıldırımları, gökgürültüleri ünlüdür. Durmadan ve bol yağmur alan bölge olması, Karadeniz’i ülkemizin yıldırım ve şimşek bölgelerinden biri haline getirdi. Çalışma arkadaşlarımızdan biri, bir çocukluk anısını şöyle anlattı:

‘Gökgürültülü ve bol yağmurlu bir günde kardeşimle birlikte hızla evimize koşuyorduk. Derken gök birden parıldadı, her taraf aydınlığa kesti, arkasından korkunç, kulakları sağır eden bir gürültü ile birlikte yanıbaşımızda inanılmaz parlaklıkta bir ışık kümesi belirdi. 10 metre uzağımızdaki ağaç sanki patladı ve birden yanmaya başladı. Biz yere kapaklandık, ağaca yıldırım düşmüştü, az kalsın bize de düşebilirdi’.

Ağaç neden yanar

Meteorolog ve İTÜ öğretim üyesi Doç. Dr. Mikdat Kadıoğlu, ağacın yanması olayını şöyle anlatıyor: Yıldırım düştüğünde ağaçı patlar ve yanar, çünkü ağaçtaki su buharlaşıp ve aniden çok büyük hacime ulaşıyor ve patlıyor. Bunu bazı kalorifer kazanları patlamalarına benzetebiliriz. Kalorifer kazanı bazen yanlışlıkla boş iken, içinde su olmadan ısıtılıyor. Kazan ısıtıldıktan sonra içine soğusun diye su veriliyor, yüksek sıcaklık karşısında su genleşiyor ve buharın gerektirdiği hacim kazandan binlerce kez daha büyük bir hacime çıkıyor ve yüksek basınçla kazan patlıyor. Yıldırımın ağaca düşmesiyle ağacın patlaması ve yanması da bu şekilde oluyor’.

Mikdat Kadıoğlu, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’nun da bol gökgürültülü ve yıldırım bölgeleri olduğunu söyledi.

Şimşek çarpması

Şimşek çarpması, yılda binlerce insanın sakat kalmasına ve vücut fonksiyonlarının kaybolmasına neden oluyor. Elektron kümelerinin, ‘bir akım devresini tamamlamak için vücudun bazı parçalarını ele geçirmesi’ anlamına da gelen yıldırımın etkisi, elektriksel bir yaralanmaya da benzer.

Yıldırım, saniyenin milyonda biri hızda hareket eden yüke sahip bir doğru akımdır. Kişi, işte bu kısa an içinde çarpılır. Doğru akımdır.

Elektrik çarpmasıyla oluşan yaralanmalarsa genellikle alternatif akım nedeniyle olur. Bu akım, kişi elektrik kaynağından kendini kurtarıncaya kadar etkili olmaya devam eder ve bu nedenle de doğru akımdan çok daha tehlikelidir. Elektriğin her türü, adalelerin kasılmasına neden olur, ancak çarpılmaya maruz kalan kimsenin kol ve bacaklarındaki kaslar elektrik akımını kesemez.

Tek bir şimşek ise, 20 bin ila 40 bin amperlik ham enerji üretir; bu da güneşin yüzeyinden 4 kat daha sıcak bir ısı üretmeye yetecek olan 200 milyon volta eşittir.

ABD’de ilginç olay

Discover dergisinin son sayısında ABD'de ilginç bir yıldırım çarpması olayına yer verildi. Frank adındaki kişi, yıldırımın tehlikeli etkisi altında kalmıştı. Ancak ölmemiş, yıldırımın elektrik akımı sırtında desenler bırakarak akıp gitmişti. Olay anında önce hastanın öldüğü düşünüldü, ancak gerçek daha farklıydı.

Aslında şimşek, hem kalpteki hem de beyindeki esas dolaşımı etkileyerek, kalbin durmasına ve beynin de nefes alıp vermeyi sonlandıracak kadar fonksiyonlarını yitirmesine neden olur. Çarpmadan sonra, kalp gerçi ani bir şekilde geri döndürülebilir, ancak beynin özellikle de nefes alıp vermeyi düzenleyen bölgesinin iyileşmesi uzun zaman alabilir.

Yıldırım çarpan bir insanın kalple ilgili hiçbir sorunu olmasa da solunum sistemi kendini onaramazsa kişi ölebilir. Ancak Frank’ta durum farklıydı.

Frank, ambulansa bindirildikten sonra ilk olarak inleme sesleri çıkarmaya başladı, ardından da bağırarak her yerinin uyuşmuş olduğunu söyledi. Çarpma nedeniyle kulaklarının hasar görmüş olabileceği, bu nedenle bağırdığı söylendi.

Yıldırım akım, bir çok rahatsızlık ortaya çıkarır. Ancak, gök gürültüsü de benzer bir zarar verebilir, çünkü elektrik akımı içerisindeki enerji, havanın yerini alarak kulaklara büyük hasar veren bir ses dalgası oluşturur.

İşte bu tehlikeli gök gürültüsü, Frank'in sol kulağının kızarmasına ve kulak zarının alt köşesinde bir yara oluşmasına neden oldu. Hastanın vücuduysa kulaklarından daha kötü bir haldeydi. Omuzlarından aşağı doğru dallanmış şekilde kırmızı lekeler iniyordu.

Bu desenli şekillere Lichtenberg şekilleri deniyor. Bu ad da 18.yy’da yaşayan bir Alman doktorun adından geliyor. Frank, ampul almak için alışveriş merkezine giderken büyük bir çatlama sesi duymuştu. Yıldırım, metal bir cisme çarpar gibi bir ses çıkarır ve bu çarpma yayılarak parlak ışık yaratır. Doğrudan bir çarpma olmasa da bu öldürücü olabilir.

Frank ise şanslıydı, çünkü şimşekteki elektrik akımı vücudun içinden geçmek yerine, derinin üzerinden ilerleyerek devresini tamamlamıştı.

Daha da şanslıysanız, elektrik akımını iyi ileten derinizin en üst yüzeyinin hafifçe yanmasıyla olayı atlatırsınız. Akımın vücudun içinden ilerlemesi halinde vücut, kemikler, sinirler ve kaslar iflas ederek ciddi sorunlar yaratır.

Frank'teki belirtilerse çok kötü değildi. Kısa süreli hafıza kaybı yaşayan hasta, tanının konmasının ardından eve gönderildi. Kulak zarındaki hasarın düzeleceği ve uyuşukluğun da zamanla geçeceği belirtildi.

Şimşek nasıl oluşur ve nasıl korunmalı?


Isınan, alçak hava, gelen soğuk bir ön cephe tarafından yukarı doğru itilir ve bulutlar içindeki pozitif ve negatif yükler birbirinden ayrılır. Bilim adamlarının tümü yıldırımı bu olayın başlattığını düşünüyor. Yüklerin bu ayrılması, bulutun tabanında toplanan negatif yüklerin, karadaki veya denizdeki pozitif yükleri çekmesine neden olur. Bu etkileşim gerçekleştiğindeyse, pozitif yük ışığın üçte biri hızla yukarı doğru ‘fırlar' ve neon parlaklığında bir ışık oluşur.

Büyük çoğunlukla yüksek bir ağaç veya sığınak altında kalan kişiler daha fazla yıldırım çarpmasına maruz kalıyor. Diğerleri en çok etki alanında olanlar ise, suda veya teknede olanlar.

Yıldırım çarpmasından sakınmanın en iyi yolu, fırtına belirtilerine dikkat etmek. Ancak yine de hatırlanması gereken birkaç önemli nokta var.

Bunlardan ilki, çevredeki en uzun kişi veya nesne olmamaya dikkat etmek. Eğer sudaysanız hemen çıkmalısınız. Düzgün bir kablo döşemesine veya boru tesisatına sahip bir bina en güvenli sığınaktır. Bina içindeyken telefon veya tesisat sistemleri gibi dışarıya bağlantılı elektrik aletlerinden uzak durun. Çevrede bir bina yoksa metal bir kaplama ve duvarlara sahip bir araç içine girin. Örneğin bir otomobil. Metal, akımın, aracın içine girmesini engeller ve etrafından dolaşmasını sağlar.

Tüm bunlar yoksa ve tamamen korumasızsanız, tel çitlerden, yer üstündeki borulardan ve diğer aletlerden uzak durmalısınız. Açık alanlarda bir vadi, dar ve derin bir dere veya alçak basınç alanı bulmaya çalışın. Ağaçlık bir alanda, sık ve kısa ağaçların bulunduğu yerlere sığının. Yıldırımdan kesinlikle kaçamayacağınız durumdaysa tek yapmanız gereken, çömelmek, başınızı bacaklarınız arasına sıkıştırmak ve kulaklarınızı tıkamaktır.

Yerle teması en aza indirmek için, mümkünse ayak parmaklarınızın ucuyla yere basmaya çalışın.

Yıldırım çarpmasına maruz kalan kişilere mutlaka ilk yardımda bulunulmalı, çünkü iyileşme her şekilde olasıdır. Kalp atışları ve beynin sinirsel işlevi, erken komplikasyonlardır. Kulaklarda sağırlık görülebilirken, gözlerde de katarakt teşhis edilebilir.


Yıldırım kurbanları yaşamı yeniden öğreniyor

‘‘Ölüm herhalde böyle bir şey'' diye konuşan Michael Utley, iki yıl önce 8 Mayıs'ta Cape Cod'da düzenlenen bir golf turnavası sırasında başına gelenleri böyle anımsıyor. Aniden bastıran gökgürültüsü ve şiddetli yağmurdan kaçmaya çalışan Utley, birden kendini yerde buluyor. ‘‘Golf sopasını elimde tutuyordum. Elektrik akımı, pantolon fermuarımı patlattı, kasıklarımdan aşağı inerek ayaklarıma indi ve ayakkabılar ayağımdan fırladı''. Utley, bu olaydan sonra hastanenin yoğun bakım servisinde 38 gün ve bir rehabilitasyon servisinde 2 ay yatıyor. ‘‘Yürüyemiyordum, parmaklarımı hareket ettiremiyordum, hatta su bile içemiyordum.'' Yıldırımın Utley'in beyninde yarattığı hasar, inmenin yaptığı hasarla aynıydı. Yürümeyi, yutmayı kısaca yaşamayı yeniden öğrenmek zorunda kaldı.

Utley biraz toparlanınca 12.Ulusal Yıldırım Çarpması ve Elektrik Şoku Kurbanları Konferansı'na katıldı. Utley rüzgar sörfçüsü olarak uluslararası düzeyde derece sahibi. Ne var ki kazadan sonra işinden izin almak zorunda kaldı. Şimdi topallayarak yürüyebiliyor ve bacaklarında dayanılmaz ağrılar var. Şimdi yeni bir gerçekle daha karşı karşıya. Konferansta tanıştığı diğer kurbanlar esas şikayetlerin ikinci, üçüncü hatta dördüncü yılda ortaya çıktığını söylüyorlar.

Duşta yıldırıma yakalanmak

Konferansa katılan 225 kurbanın çoğu Utley'den farklı olarak hastanede yatmamışlar. Bazıları yıldırıma telefonla konuşurken veya duşta yakalanmışlar. Pek çoğu yıldırım düşmesinden sonra hastaneye dahi gitmemiş. Ne var ki aradan günler, aylar geçtikçe bedenlerinde tuhaf rahatsızlıklar duymaya başlamışlar.

Bu rahatsızlıkların oluşturduğu hastalığa Elektrik Şoku Sonrası Sendromu deniyor. Bunlar düzensiz kalp atışları, uyku bozuklukları, ani seslerden ürkme ve panik atak şeklinde kendini gösterir. Kurbanların çoğunda bellek sorunları, ani kasılmalar, kol ve bacaklarda dayanılmaz ağrılar ortaya çıkıyor.

‘‘Üzerine yıldırım düşen insanlarda görünürde açık bir yara olmamasına karşın, nörolojik açıdan ciddi şekilde yaralanırlar'' diye konuşan Michigan, Spectrum Rehabilitasyon Merkezi'nden sinir uzmanı Bradley Sewick, ‘‘Semptomların pek çoğu ileri tarihlerde ortaya çıktığı için tanı koymak çok zordur'' diyor. Kazadan hemen sonra çekilen BT taramaları, EEG veya EKG gibi incelemelerde her şey normal gözükebilir. Ancak bir süre sonra PET taramaları veya nörolojik testler hasarın büyüklüğü hakkında bilgi verebilir.

Elektriğin bedende yolu

Nörologlar bu gecikmeli sorunlara bir açıklama getirmeye çabalıyor. Bulguları şöyle değerlendiriyorlar: Elektrik vücudun içine girdiği zaman, kendine yol çizerken en az direçle karşılaşacağı bir yol izler. Bu da sinir ve damarların oluşturduğu ağlardır. Dolayısıyla bu yollar beyne, omuriliğe ve bağırsaklara açılır. Yıldırımın şiddetine bağlı olarak, vücuttaki sinir hücreleri hemen ölebilir ve ortaya vahim sonuçlar çıkabilir. Semptomların gecikmeli bir şekilde ortaya çıkması ‘‘elektroporasyon'' denilen bir işlemden kaynaklanır. Elekroporasyonda elektrik, sinir hücrelerinin zarında minik delikler açar. Bu durumda kevgir gibi olan hücre, besin maddelerini içerde tutamaz ve zamanla ölür. Sızıntı sonucu yavaş yavaş ölen hücreler bir süre sonra ciddi nörolojik rahatsızlıklar şeklinde kendini gösterir.

Semptomların pek çoğunun otonom sinir sisteminin zarar görmesi sonucu ortaya çıktığı düşünülüyor. Elekroporasyondan etkilenme olasılığı çok yüksek olan otonom sinir sistemi, vücut sıcaklığı, kalbin ritmik atışı, sindirim, cinsel uyarı gibi vücudun istemdışı faaliyetlerini düzenler. Bu sorunsuz çalışan sistem normal çalışmadığı zaman, kan basıncı sıfırlanabilir ve kişi bilincini yitirir. Veya kalp atışı hızlanır, stres artar, hasta terler ve endişe hali hakim olur. Bu nedenle yıldırım kurbanlarının pek çoğu psikiyatri kliniklerini doldurur.

Zekayı etkiliyor

Ancak bilişsel sorunlar hepsinden daha vahimdir. Zeka testlerine tabi tutulan yıldırım kurbanları ortalama veya ortalamanın üzerinde zeka ve sözel yetenek sergilerken, bellek, konsantrasyon ve organizasyon açısından çok zayıf bir performans sergiler.

Bu arada hastaların ne denli iyileştiği de tam olarak bilinmiyor. Sewick'e göre bazı hastalarda az da olsa düzelme saptanabiliyor. Tedavi amacıyla sinir ameliyatları, bilişsel rehabilitasyon, psikoterapi ve ilaç tedavisi uygulanıyor. Örneğin Utley'e ağrılarını dindirmek için ilaç veriliyor. Son günlerde golf oynamaya yeniden başlayan Utley, 3 yaşındaki kızıyla birlikte üç tekerlekli bisiklete binmeyi öğreniyor.


Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!