Turgay Şeren: Ya sev, ya terket!

Güncelleme Tarihi:

Turgay Şeren: Ya sev, ya terket
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 29, 2001 00:00


Turgay ŞEREN
Haberin Devamı

ÜÇ haftadır sadece G.Saray maçlarına gidiyorum. Nedeni, F.Bahçe ve G.Saray maçları aynı gün ve aynı saatte oynanıyor. Yoksa, her iki takımın maçlarını da gidip, izleyip yazacaktım. Size olayı anlatayım.

Sene başında Spor Müdürümüz, dostum, kardeşim Nezih Alkış bana geldi, ‘‘Turgay ağabey’’ dedi, ‘‘Gel şu takım yazarlığı geleneğini yok edelim.’’ Ben de ona hak verdim. Tekrar ediyorum, ben G.Saraylılığımı kimseyle paylaşmam. Hiç kimsenin G.Saraylılığının da bir gram olsun benden fazla olduğunu aklıma dahi getirmem. ‘‘Eeee’’ dedim, ‘‘G.Saray maçları çakışmadığı zaman gel, F.Bahçe maçlarını da yaz.’’

SPOR YAZARIYIM

Peki dedim, sonra da ekledim, ‘‘Sevgili Nezih, ben öyle tribün çığırtkanı G.Saraylı değilim. Ben sapına kadar G.Saraylıyım ve spor yazarıyım. G.Saray yazarı da asla değilim.’’ O gün bu gündür F.Bahçe maçlarını da büyük bir keyifle gittim, izledim ve yazdım. Önceleri F.Bahçe seyircisi ve okuyucusu şöyle bir burkuldu. Baktılar ki, ben gördüğümü yazıyorum, asla bir ard niyetim yok. G.Saray, F.Bahçe, Beşiktaş yazarı değil spor yazarıyım, yazılarımı okudular ve çoğu zaman da telefonla faksla benimle tartıştılar, benim olaylara bakış açımı çok iyi değerlendirerek, F.Bahçe hakkında yazdığım yazıları da asla güdümlü bulmadılar.

ANLAMADILAR

Haaa, bu bazı kendisini G.Saraylı zanneden, kurduğu dernekle G.Saray'ı kampa bölen Ultra-Aslanlar diye bir ucube topluluğu, ‘‘Vay efendim, bizim kaptanımız Turgay Şeren nasıl F.Bahçe maçı yazar’’ diye ortaya çıktılar.

Çoğu kez bu tiplerle karşılaştım, konuştum, anlattım. Telefonla izah ettim, dedim ki, ‘‘Ben G.Saray yazarı değilim, spor yazarıyım.’’ Galiba tam anlatamamışım, yahut da onların kafaları, beyinleri çok ufak. Söylediklerimin, izahatımın tek kelimesini bile anlamamışlar.

Bir iki kez tribünlere pankart astılar, ‘‘Ya bizi sev, ya terket’’ diye. En sonunda da Süren'in ve damadının maddi desteği olduğu söylenen Ultra-Aslanlar Grubu denilen ucubeler, yine pankart asmışlar. Siz kimsiniz arkadaşlar. Kim oluyorsunuz da, o formayı 19 yıl sırtından çıkarmayan ve G.Saraylılığı hiçbir şeye değişmeyen Turgay Şeren'e ‘‘Ya sev, ya terket’’ diyorsunuz.

G.SARAY AŞIĞIYIM

G.Saray aşığıyım, sizi niye seveyim yahut sevmeyeyim. Ama o pankarttan sonra beni kaç tane G.Saraylı arayıp, sizleri kınadı biliyor musunuz? Ben de ‘boşverin’ dedim.

Ultra-Aslanlar Süren'in ve damadının çığırtkanları dedim. Beni de hiç etkilemediler diye ilave ettim. Ancak şunu da söyledim, ‘‘Süren, Cansun ve ekibi G.Saray'ı malen madden dibe ve duvara vurdurdular. Ne yazık ki, tribünlere de bunu çektiler. Onlardan ne beklenir ki zaten.’’

Stat hayali bitti

GALATASARAY Spor Kulübü Divan Kurulu Başkanı Duygun Yarsuvat komisyonlar kurmuş. G.Saray'ın 10 yıllık geleceğini değişik platformlarda oluşturmak için girişimde bulundu. Ey Yarsuvat şimdi mi aklına geldi? Divan heyetindeki arkadaşlarınla birlikte G.Saray'ın Avrupa kupası maçlarına giderken, aklın neredeydi? Sarı kırmızılı camianın bir gün iflas edeceğini defalarca yazmadım mı, bu gidişin doğru olmadığını, en sonunda mal varlıklarımızın da satılma durumuna geleceğini, bangır bangır senelerdir bağırmadım mı?

NEREDE 52 MİLYON DOLAR?

Sizler ne yaptınız? Faruk Süren ve Mehmet Cansun'un kongrelerdeki yaldızlı sözlerini alkışladınız. Bakın bir kaç tanesini size hatırlatayım. Mehmet Cansun son kongrede kürsüye çıkıp, ‘‘1 ay içinde ABD'den 52 milyon dolar gelecek’’ demedi mi? Aylar geçti, nerede bu 52 milyon dolar? Yine Cansun, ‘‘2 Haziran'da Ali Sami Yen projesinin oluşmayacağını söyleyenlere bir tokat vuracağız ve inşaata başlayacağız. Eğer bu gerçekleşmezse yüzüme tükürün’’ demedi mi?

Şimdi sıkı durun. TEKFEN firmasının hasta G.Saraylı inşaat sektörünun başındaki Ümit Özdemir'in bana son söylediğini dikkatle dinleyin. ‘‘Turgay ağabey. Malesef G.Saray Spor Kulübü 4 milyon dolara yakın bir para bulamadı. Portatif tribünler Fransa'da bekliyor. Ayrıca 85 milyon dolarlık kredi malesef bulunamadı.’’ Yani diye sordum, ‘‘Turgay ağabey, bugün için Ali Sami Yen projesi durmuştur.’’

Hadi bakalım şak şakçılar, Süren'in ve Cansun'un kongrelerde umut saçan, ama asla gerçek olmayan sözleriyle avunan, onlara alkış tutan ve G.Saray'ın sportif başarılarının şemsiyesine sığınan genel kurul ve divan heyeti üyeleri, şimdi ne yapacaksınız?

Yarsuvat'ın danışıklı dövüş olarak hazırladığı komisyonlara mı girip, Süren'i ve Cansun'u aklama projesini uygulayacaksınız.

2 MİLYON DOLAR BULAMADINIZ

Süren, G.Saray Lisesi'nin salonundaki konuşmasında şöyle demiş: ‘‘Yüreği olan karşıma çıksın.’’ Ey Süren, sen G.Saray'ı 130 milyon dolar borç içinde boğ. Futbol takımını dağıt. Şansal Büyüka'nın Mehmet Cansun ile TV konuşmasında Cansun çıksın, ‘‘2 milyon dolarımız olsaydı, Emre ile Okan şimdi G.Saraylıydı’’ demek aczinde bulunsun, 2 milyon dolar bulamadığınız için G.Saray'a 25 milyon dolar kaybettirin, sonra da çocukları tetikçileriniz eliyle suçlayın. Rakip arayın...

Arif'i geri aldınız, transfer parasını İspanyol takımına ödeyemediniz ve geri alın diyorsunuz. İnsanda biraz utanma duygusu olmalı, ama nerede.

Yıldırım ailesi

FENERBAHÇE Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile bir kaç kez karşılaştık. Sene başında hatırlayacaksınız, bir de onunla röportaj yaptım. Dedim ya ben spor yazarıyım. 5 kuruş harcamadan F.Bahçe Stadı'nı ne durduma getirdi hep beraber gördük. Bugün 42 bin kişi alıyor. Son Bursaspor maçındaki hasılatı 850 milyar lira. Takımı da şampiyon oldu ve bu sahada 17 maç kaybetmedi.

Aziz Yıldırım'ın bir de çok sevdiğim kardeşi var, Acar Yıldırım. Acar Yıldırım G.Saraylıdır ve G.Saray kongre üyesidir. Fevkalade iyi bir de dosttur. Benim de çok sevdiğim bir kardeşimdir. Ne yapsın şimdi Acar yani. Ağabeysinin başkanı olduğu F.Bahçe Kulübü şampiyon oldu, sevince boğuldu diye G.Saray kongre üyeliğinden istifa mı etsin?

ACAR G.SARAYLIDIR

Türkiye'de öyle bir ortam oluşturuldu ki, herkesin birbirine düşman olması isteniyor. Hatta, aile fertleri arasında dahi bunun gerçekleşmesi için her yola başvuruluyor. Ben şuna inanıyorum, maddi manevi herşeylerini ortaya koyan Yıldırım ailesinin her ferdi bugün çok mutludur. Hatta Acar Yıldırım da mutludur. Zira, Yıldırım ailesi 25 milyon dolara yakın bir destekle F.Bahçe'yi şampiyon yapmıştır. Acar kenara çekilip, ailesinin bu başarısını alkışlamasın mı? Ben G.Saray kongre üyesiyim diyerek üzülsün mü? Yoksa, bizim disiplin kurulu ‘‘Vay, senin ağabeyin F.Bahçe başkanı’’ diye onu G.Saray kongre üyeliğinden uzaklaştırsın mı?

Bir gün herşey düzgün yola girecek. Bu güdümlüler, Ultra-Aslanlar gibi dernekler, eriyip gidecek. Aklı başında insanlar olaylara sahip çıkacak ve o zaman her sahada sportmenlik ve Fair-Play rüzgarları esecek.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!