Tufan Türenç: Depremle yaşamayı öğrenmek zorundayız

Tufan TÜRENÇ
Haberin Devamı

Türkiye'nin kuzeybatısını içine alan çok geniş bir bölge, büyük depremle başlayıp hiç ara vermeden beşik gibi sallanıyor.

Doğa, yakınlarını yitiren ve büyük acılar içinde kalan milyonlarca insana yaşadıkları şokun etkisinden kurtulma olanağı tanımıyor.

Önceki günkü artçı deprem, yüreklerdeki korkuyu yeniden alevlendirdi.

Yaşamın normale dönüşü bir süre daha ertelendi.

Uzmanlar artçı depremlerin süreceğini, bunların bazılarının 6 şiddetinde ve hatta daha büyük olabileceğini belirtmişlerdi.

Ancak bütün bu uyarılara rağmen halkın depremi olağan karşılayıp, korkmaması mümkün değil.

İnsanların paniklemelerinin en büyük nedeni, oturdukları yapılara duydukları güvensizliktir.

Eğer devlet kurumları deprem bölgelerinde yap-satçılara ödün vermeseydi, rant paylaşımı uğruna onlara göz yummasalardı bu sakat yapılaşma böyle boyutlara ulaşmazdı.

İnsanlarımız da bugün en ufak sarsıntıda paniğe kapılıp sokaklara dökülmezdi.

Çok hızlı bir planlama ile çarpık yapılaşmanın önüne geçilmesi ulusal bir görevdir.

Bölgede ciddi bir tarama yapılmalı ve depreme dayanıksız olduğu saptanan binalar kesinlikle boşaltılıp yıkılmalıdır.

Yapılaşma çok ciddi kurallara bağlanmalı ve depreme dayanıklı malzeme kullanımı ödünsüz sağlanmalıdır.

Bu coğrafyada yaşamaktan başka çaremiz yok.

* * *

Deprem konusunda yaygın bir bilinçlendirme seferberliği de zaman geçirmeden başlatılmalıdır.

İnsanlarımız bu konuda bugüne kadar yer sarsıntıları hakkında bilgilendirilmemiş, deprem sırasında onlara ne yapacakları öğretilmemiştir.

Deprem riski taşıma açısından dünyanın en duyarlı coğrafyasında yaşamamıza rağmen tam bir vurdumduymazlık içinde olduk.

Bugüne kadar yaşanan felaketlerin hiçbirinden ders almadık.

Ama bu seferki deprem çok geniş bir alanı etkilediği için toplumda büyük ruh sarsıntısına neden oldu.

İnsanlarımızın bozulan ruh yapılarının uzun süre düzelmeyeceği kesin.

Okullarda çocuklara ciddi bir şekilde deprem eğitimi vermeliyiz.

Bu doğal afete karşı alınması gereken önlemleri ve ondan nasıl korunulacağını en ince ayrıntısına kadar öğretmeliyiz.

Sivil savunma örgütlerini ciddi şekilde kurmalı ve onların düzenli olarak eğitimlerini yapmalarını sağlamalıyız.

Bu tip ekipleri kent kent, hatta mahalle mahalle örgütlemeliyiz.

Araç bakımından onları tam donanımlı hale getirmeliyiz.

Bunlar hiç zor şeyler değil. İşi ciddi tutarsak bunlar kısa zamanda başarılabilir.

* * *

Uzmanlar halkımızın depremle yaşamasını öğrenmek zorunda olduğunu söylüyorlar.

Zaten başka seçenek de yok.

Ama bunun için bilim ve teknolojinin gerektirdiği bütün önlemlerin de alınması gerekir.

Bu yapıldığı takdirde depremin vereceği zarar en aza indirilebilir.

Bu ülke bizim. Burada yaşamak zorundayız. Kendimize başka bir yurt bulma şansımız da yok.

O zaman uzmanların, bilim adamlarının önerileri doğurltusunda gerekli önlemleri alıp kendimizi depreme karşı koruyacağız.

Onunla mücadele edeceğiz.

Onun bize büyük zararlar vermesini önleyeceğiz.

Korkmak, paniklemek çare değil.

Depreme karşı güçlü ve donanımlı hale gelirsek korku ve panikten kurtuluruz.



Yazarın Tüm Yazıları