Tıh... Tıh... Tıh... demokrasisi

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Levent Kırca - Oya Başar'ın hazırladığı Olacak O Kadar'ın çok güldüğüm ama aslında çok hazin olan bir gösterisinden söz edelim.

Bir banka reklamından esinlenerek yaptığı ‘‘Tıh... Tıh... Tıh... Eyi Günler’’ parodisi, son günlerin en beğenilen, en çok konuşulan televizyon programı.

Düşünce suçlusuna uyarlanan parodi, Türkiye gerçeğini özetliyor ve trajiğin gülünç boyutunu yakalıyor.

Bizim demokrasimiz gerçekten farklı, düşünce suçunun olağan sayıldığı, yazarların konuşmaları ve yazıları yüzünden mahkum olduğu bir tür demokrasi.

Nedenine gelince. Bizdeki demokrasi felsefesi başka. Daha doğrusu demokrasinin felsefesi olmadığı için, batıdan farklı.

Demokrasinin felsefesini bilmeden, demokrat olmak ancak Türkiye'ye özgü bir davranış. Yüzyılların ötesinden gelen bu kavramın, tarihi gelişiminden habersizseniz, çapaçulculuğu demokrasi sanabilirsiniz.

Toplumsal parodilerin kaliteli olanlarına, çoğu düzeysiz şovların televizyonları sardığı bir ortamda, Levent Kırca gibi toplumsal bilince sahip, iyi, usta bir sanatçının önemi bence daha da artıyor.

Çoğu zaman görüp de farketmediğimiz, gözümüzün önünden kaçan ya da kanıksadığımız için önemli saymadığımız nice olayı, düşünceyi, davranışı Levent Kırca, bize sanatın yaratıcı gözünden sunuyor.

O, bizi eğlendirmiyor, komedinin düşündürmede nasıl etkili olduğunun Bergson'dan bu yana teorisinden yola çıkıp uygulamasını yapıyor.

Levent Kırca'yı bu kadar beğenmemin ardında, bir düya görüşüne sahip sanatçı kimliğinin olması yatıyor.

***

BU yıl Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Portakizli yazar Saramago'nun işçilerle birlekte yürüdüğünün fotoğrafını Hürriyet'te gördünüz, haberini okudunuz.

Bizim nice iyi şairimiz, yazarımız, bırakın böyle bir yürüyüşe katılmayı, 1940'lı yıllarda onları yazdıkları için işlerinden, ekmeklerinden oldular.

Şimdi de bir takım yazarlar, kendi düşünceleri, dünya görüşleri doğrultusunda özgür tercihlerini kullandıkları için, mahkemelerde yargılanıyorlar.

Bir vatandaşın, bir yazarın, bir aydının her şeyi söyleme hakkı olmadan, demokrasi sözünden bahsedildiği zaman, Levent Kırca'nın parodisini demokrasi tanımı olarak tarih kitaplarına koymanız gerekir.

Aziz Nesin, nereye kadar özgürlük, sorsunun sorulduğu ülkede, tam demokrasiden söz edilemeyeceğini yazmıştı.

Gerçekten, kafanızdaki sansür kadar tehlikeli sansür yoktur. Çünkü o beynini bir parçası gibidir ve otomatik çalışır.

***

DEMOKRASİMİZİN parodisi yapılabiliyor ancak, başka türe de bünyesi müsait değil.



Yazarın Tüm Yazıları