Teke Tek

Fatih ALTAYLI

Al sana bir popülizm daha

Reisicumhur Hazretleri yeni dönemde de maaşına zam istememiş...

167 milyon lira maaş almayı sürdürecekmiş Demirel. Dolar olarak 700 dolar civarı bir para...

Al sana Bülent Ecevit'in makam Kartal'ı benzeri bir popülizm daha...

Olur mu böyle şey, Sayın Demirel...

Her şeyden önce o maaş size değil, makama veriliyor. Bu yaptığınız devletin kurallarıyla bağdaşıyor mu? Siz maaşınıza zam almıyorsunuz da Türkiye mi kurtuluyor!

Olacak şey mi bu?

Olayın bir başka yönü daha var.

Biliyoruz, o maaşa gereksiniminiz yok. Zaten bütün masraflarınız devlet tarafından karşılanıyor. Köşkün bütün masrafları ayrı bir bütçeden çıkıyor zaten.

Ama ya eski cumhurbaşkanları?

Onların maaşları da, bildiğim kadarıyla, sizin maaşınıza paralel olarak zam görmüyor mu?

Yani siz zam istemedikçe, Kenan Evren'in maaşı da, Semra Özal'ın maaşı da zamdan yoksun kalmıyor mu?

Peki onların günahı ne?

Hadi diyelim ki, Semra Özal'a dikili ağacı olmayan çocukları bakar, Evren Paşa'nın günahı ne?

Yapmayın Sayın Demirel...

Size verilecek maaş bu devleti ne batırır, ne zengin eder.

‘‘İhtiyacım yok’’ diyorsanız alırsınız parayı, bir vakfa bağışlarsınız...

Hem sizin hep söylediğiniz gibi, her işin bir usulü, bir adabı vardır.

Cumhurbaşkanı'nın maaşı da bu adaba göre belirlenir!

Cevap vermemek de cevaptır

ABD'nin, Özer Çiller ile ilgili bilgileri Türkiye'ye vermeyi reddetmesi, bu kişi ve eşiyle ilgili olarak bir türlü kanıtlanamayan ve zaman zaman benim bile kafamda bir ‘‘Acaba’’ sorusu uyandıran iddiaların gerçekliğini kanıtlamak açısından son derece yararlı olmuştur.

Ben artık bu ikilinin ABD ile ilişkileriyle ilgili iddiaların tamamının doğru olduğuna inanıyorum.

Çünkü ABD ancak bir vatandaşını ve bir görevlisini bu kadar korur.

Zarafet

ÜLKEMLE ilgili olarak umutlarımın kırıldığı anda öyle bir şey oluyor ki, eskisinden de fazla umutlanıyorum geleceğimiz için...

İşte bunlardan biri.

Bir dostum geçtiğimiz günlerde ani bir rahatsızlık geçirmişti.

Apar topar kaldırıldığı hastanede küçük bir operasyonla kurtuldu.

Ameliyat sonrasında hastane faturasını kredi kartıyla ödedi.

Ve ardından benim için inanılmaz olan gerçekleşti.

Kredi kartını veren bankadan kendisine bir mektup yollandı. Mektup şöyle diyordu:

‘‘Kredi kartınızla yaptığınız harcamalar arasında bir hastane ödemesi olduğunu gördük. Umarız önemli bir rahatsızlığınız yoktur.

Sağlık harcamalarının çok yüksek olduğu günümüzde, hastane masraflarını ödemekte zorlanabileceğiniz bir durum varsa, lütfen bankamızı arayarak kredi kartı limitlerinizin yükseltilmesini isteyin.

Zor anlarınızda yanınızda olmaktan mutluluk duyarız.’’

Kimi kötü niyetliler bunu bankanın kârını artırmak istemesine bağlayabilirler.

Neye bağlarsanız bağlayın, bu son derece zarif davranış çok hoşuma gitti.

NOT: Söz konusu banka Pamukbank'tır.

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Hâkimler adaletten yaka silkmedikleri zaman.