Teke Tek

Fatih ALTAYLI

Hesabı paylaşalım mı?

ÇİLLER yalancı pehlivan gibi gezinmeye devam ediyor.

Atıp, tutuyor...

‘‘Özer'le beraber çalışıp kazandık’’, ‘‘Bizimle ilgili ne varsa ortaya döksünler’’ diyerek meydan okuyor...

Herhalde onun yerinde kim olsa aynı şeyi yapardı.

Biliyor ki bu memlekette kimse, kimseye hesap soramaz...

Sormaya başladın mı, ucunun nereye dayanacağını, hangi zirveleri zorlayacağını kimse önceden kestiremez...

Biliyor ki, kendine sözde örnek aldığı kimselerden nasıl sorulmadıysa, misyonunu üstlendiğini iddia ettiği kimselerin evlatları nasıl rahatça ortalıkta fink atıyorsa, kendisi de atacak...

Kimse yakasına yapışmayacak...

Kimse ‘‘Höst!’’ demeyecek...

Çünkü dediğimiz gibi bu işin ucunun nereye kadar gideceğini kimse hesaplayamıyor...

Kazağın yakasını sökerken, ters bir ipliği çekilirse, kazağın söküleceğini biliyor Tansu...

Tansu'dan hesap sormalıyız elbet...

Hayatta en çok istediğim şey, onu ve eşini bu hesabı verirken görmek... Öderken görmek...

Ama galiba, hesabı paylaşmayı da öğrenmemiz gerekiyor...

O kendi büyük hesabını versin...

Ancak diğerleri de bu işten sıyıramasın...

Verdimse ben verdimciler, dikili ağacı olmayan çocuklar, güç simsarları, mantar gibi biten işadamları, sözde gazeteciler...

Herkes hesabını vermeye hazır olsun...

Versin ki, biz Güney Kore'de olanları değil, Güney Kore biz de olanları manşet yapsın...

100'üncü Yıl Parkı

ANTALYA'da yeni açılan Sabancı Fuar ve Kongre Merkezi'nin de içinde bulunduğu alana Hasan Subaşı Kültür Parkı adı verilmesi kararlaştırıldı.

Subaşı'nın Antalya'ya yaptığı onca hizmetten sonra sonuna kadar bunu hak ettiğine inanıyorum.

Ancak...

Bu alanın hemen yakınında 100'üncü Yıl Tesisleri var...

Yıllar önce yapımına başlanan bu tesisler, şimdilerde tam bir mezbelelik...

Antalya gençlerinin, Hasan Subaşı'dan bir ricası var.

Hasan Subaşı, Kültür Parkı'nı nasıl Türk turizmine kazandırdıysa, 100'üncü Yıl Tesisleri'ni de Antalya gençliğine kazandırsın diyorlar...

Kazandırsın ve isterse ona da adını versin...

Yeter ki, bu alanda gençlerimiz spor ve eğitim yapabilsinler...

Tehdit ediliyorum

HÜRRİYET'in Pazar Eki'nde yayınlanan röportajımdan sonra çok ciddi tehditler almaya başladım.

Ve ilk kez korkuyorum.

Çoğu tanıdık, bir grup erkek, erkekliğin şanını iki paralık ettiğim için, erkeklere kötü örnek olduğum için beni şiddetle kınıyorlar...

Pazar günü eşlerinin benim röportajı göstererek hışımla üzerlerine saldırmalarının hesabını benden soracaklarını söylüyorlar...

Kanal D Genel Müdürü Faruk Bayhan, röportajı çerçevelettirip, üzerine ‘‘Erkekliğin yüz karası’’ yazacağını söylüyor...

Açık söyleyeyim, ben böyle yüz karasını gururla taşırım...

Özür

DEĞERLİ okurlar...

Biliyorsunuz ki, seyahatte de olsam, yazılarımı aksatmamaya çalışıyorum.

Ancak siz bu satırları okurken, çok yoğun bir programla iki günlük bir gezide olacağım.

Eğer yazılarımı gazeteme ulaştırmayı başaramazsam, ne yazık ki yerimde olamayacağım...

Böyle bir olasılık için şimdiden özür dilerim.

Lütfen kabul buyrun...

NE ZAMAN ADAM OLURUZ

Başkan çocuklarından hesap sorabildiğimiz zaman...