Tarih yazmak (1)

Enis BERBEROĞLU
Haberin Devamı

Tarih yazmak ciddi iştir. Kokmuş eti Fransız sosuyla yutturmaya benzemez.

Üstelik tarihi tarihçi yazar, politikacıya düşmez. Hele Ermeni soykırımı iddiası gibi tarihin en tartışmalı yıllarına rastlayan insanlık dramı hakkında sadece yanlı bilgiye dayanarak ahkâm kesmek pipolu-bereli entellere hiç yakışmaz...

* * *

1915 yılının nisan ayı... Doğu Anadolu, Birinci Dünya Savaşı'nın ilk kışından çıkıyor. Ama ne kış... Enver Paşa askeri Sarıkamış'ta kırdırmış.

Rus Ordusu, Van'ın kapısına dayanmış.

Van'da Ermeni isyanı çıkmış, Osmanlı tebası bazı Ermeni vatandaşlar, çete kurarak Rus ordusuyla birlikte kente saldırmış. Van hiç direnmeden teslim olmuş. Kentte yaşayan tahminen 35 bin Türk ya kaçmış veya öldürülmüş. Rus Çarı üstün başarıları nedeniyle Ermeniler'e tebrik mesajı yollamış.

Van'daki Ermeni-Rus ittifakı üzerine Osmanlı hükümeti, 24 Nisan günü Ruslar'la işbirliği yapan 2 bin 345 Ermeni hakkında tevkif emri çıkartmış.

İşte bu nisan ayının 24'üncü günü Ermeni soykırımı İddiaları için temel dayanak seçilmiş... Halbuki tarih açısından bakıldığında saldıran Ermeniler; ülkelerini, aile ve namuslarını savunurken ölenler Türkler...

* * *

Dilerseniz 1915 yılının kalan bölümünü ABD gazetelerinin o tarihteki nüshalarından takip edelim. (*)

28 Nisan 1915 tarihli New York Times Gazetesi'nin haberinin başlığında, ‘‘Büyükelçi Morgenthau Rusya'nın isteği üzerine girişimde bulundu’’ ifadesi var.

Habere göre, Rusya'nın Washington Büyükelçisi Bahkmeteff, Dışişleri Bakanlığı'na başvurarak, hükümetinin ve Ermeni Kilisesi'nin ABD Başkanı'na yönelik iki ayrı mesajını iletiyor.

Acil yardım dileyen bu mesajlar üzerine Dışişleri Bakanı Byran İstanbul'daki ABD Büyükelçisi Morgenthau'ya telgrafla talimat geçiyor.

Bakan Byran, ‘‘Rus Büyükelçisi aracılığıyla yollanan mesaj bakanlığımıza Ermeni katliamıyla ilgili olarak ulaşan ilk haberdir. Girişimimizin maksadı tamamen insani amaçlıdır’’ diyor.

* * *

Burada bir parantez açarak, ABD'nin Ermeniler'e özel ilgisinin nedenlerini gözden geçirelim.

27 Eylül 1915 tarihli The Independent Gazetesi'nin haberine göre, ABD'li misyonerler 19'uncu yüzyılda Osmanlı toprakları üzerinde 20 milyon dolardan fazla harcama yaptı.

1915 yılı itibariyle yatırımlardan geriye bir dizi ABD okulu kaldı: İstanbul Robert College Erkek ve Kız Liseleri, Beyrut Suriye Protestan Koleji, İzmir Uluslararası Koleji, Harput Fırat Koleji, Antep Koleji, Maraş Türkiye Koleji, Tarsus St. Paul Koleji, Sıvas Öğretmenler Koleji...

Bu okullarda toplam 40 bin öğrenci okuyordu ve neredeyse tamamı Ermeni'ydi. Sanırız o yüzden; ABD, Ermeni meselesine etnik çerçeveden çok, ‘‘Kıyıma uğrayan Hıristiyan cemaate yardım’’ boyutuyla yaklaştı.

Oysa Fransa, İngiltere ve Rusya savaştıkları Osmanlı'ya karşı yöneltilen soykırım iddialarını siyaseten destekledi.

O tarihteki müttefikimiz Almanya bile bu suçlamadan nasibini aldı...

Ermeni kartıyla oynanan bu oyunun ABD medyasındaki izdüşümünü aktarmaya yarın da devam edeceğiz.













Yazarın Tüm Yazıları