Tanrı Janus'un iki yüzü

Güncelleme Tarihi:

Tanrı Janusun iki yüzü
Oluşturulma Tarihi: Şubat 17, 1998 00:00

Yavuz GÖKMEN
Haberin Devamı

Eğer bu kadar güzel ve olumlu futbol oynattığınız bir takmımın, aldığı maçı vermesi için ne gerekiyorsa yapıyorsanız, sizin iki yüzünüz var demektir. Benim analiz etmek istediğim de budur.

Önceki günkü maçta Galatasaray'ın muhteşem denebilecek bir futbol oynamasının temelinde Fatih Terim vardır. Galatasaray'ın aldığı maçı vermesinin temel nedeni de Fatih Terim'dir.

İşte Galatasaray'ın çözemediği sorun bundan ibarettir.

Fatih Terim'in birinci yüzü, ajitasyon heyecanının yenildiği on iki dakikadan sonra göründü ve takım futbol oynamaya başladı. Fenerbahçe; Galatasaray'dan bir Gaziantepspor, bir Ankaragücü, bir Vanspor muamelesi görmeye başladı. Ama Galatasaray işte bu sırada golü de yedi.

Ama durum değişmedi. Önce beraberlik, arkasından galibiyet golleri atıldı. Galatasaray fark yapmak için çırpınıyor, Fenerbahçe farktan kurtulmanın mücadelesini veriyordu.

Derken saha kenarına ellerinde tabelalı adamlar geldiler ve oyuncu değişiklikleri başladı. İşte maçın dönüm noktası burasıydı.

Fenerbahçe Teknik Direktörü, fark yemeyi göze almıştı. Amacı beraberlik sayısını bulmaktı. Maçın tek ya da iki farklı bitmesi onu ilgilendirmiyordu. Beraberlik için oyuna, çabuk adamlarını sokuyordu.

Galatasaray Teknik Direktörü de ikinci yüzünü işte burada bir kez daha gösteriyor ve futbol filozofisindeki yanlışına dönüyordu.

Galatasaray'ın ezici üstünlüğünün nedeni, defansını orta sahada bile değil, forvette kurmasıydı. Galatasaray'ın Gheorghe Hagi, Arif Erdem ve Hakan Şükür'lü forveti Fenerbahçe'yi boğuyor, korkutuyor ve sahasından çıkartmıyordu. Fenerbahçe, özellikle Hagi'den fena çekiniyor ve bu oyuncunun sahadaki varlığından tedirgin oluyordu.

Fatih Terim, Erdem ve Hagi'yi sahadan aldı ve yerlerine Emre Belozoğlu ile Vedat İnceefe'yi koydu.

Arif Erdem sakatlığı dolayısıyla alınmış olabilirdi ama yerine, Feherbahçe'de aynı endişeyi yaratacak Lutu konabilirdi. Hagi'ye hiç dokunmamak gerekiyordu.

Eğer dokunuyorsanız, tercihiniz Vedat İnceefe olmamalıydı.

Sonuçta Fenerbahçe, gene Galatasaray'ın inayetiyle kurtuluyordu.

Demek ki Galatasaray önce kendi kendisini aşmalıdır.

Benim baştan beri dediğim budur ve haklı çıkmaktan dolayı mutlu değilim.

Ali Sami Yen'deki olağanüstü seyircinin galibiyet sevinci tadamamış olmasına çok üzülüyorum.

Ama inanıyorum ki, bir dahaki sefere çok daha büyük sevinçler tadacağız.

O günü sabırla bekleyeceğiz.

Sırada önce şampiyonluk var.






Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!