Paylaş
Tutuk başladığımız oyunda Bayern oyun ritmini düşük tutarak sarı lacivertlileri sete set oynamaya mahkûm edip, baştan baskılamayı amaçladı. Gabriel’le vücut bulan pota altı fizik üstünlükleri ‘uzun yoksunluğu sendromumuzu’ yüzümüze vurdu.
5’SİZ BEŞLE ZOR KAZANILIYOR
“Nasılsa ikinci top şansı bizde” diye karavana atışlarını sürdürdü rakip. Gömük alan savunmalarına karşı sayı üretemezken top kayıpları artınca kısır skorda kalarak rakibin ekmeğine yağ sürmüş olduk. Ancak kısalarımızdan Wilbekin’in geri dönüşü ile Baldwin ve Zagars’ın gayretleri Fenerbahçe’nin ilk yarı bitmeden oyunu yakalamasını sağladı.
Tek 5 numaramız Birch de kısa süre sakatlanıp kenarda kalınca iyice kalecisiz kaldık ve maç ikinci yarıda tamamen ‘atan kazanır’a döndü. Bayern kilitlenip kalırken maç bizim kazanan tempomuza geldi. Yokluktan Abdurrahman Çelebi olan uzunumuz Melli tecrübesini konuştururken, Metecan da formasının hakkını verince hücum akışkanlığına kavuşan Fenerbahçe, ligin gerisi için yetmez basketbolla alınan pansuman galibiyetle ‘ohh be’ nefesi aldırdı taraftarına.
Paylaş