Güncelleme Tarihi:
Szymanski; Süper Lig'de 4 hafta sonra ilk 11'deki formasına kavuşmuş, İrfan Can Kahveci de beklediği forma şansını bulmuştu. Sol kanatta Oğuz'u görevlendiren Mourinho, santrforda ise Edin Dzeko'ya görev verdi.
Tadic ve En-Nesyri ise hamle oyuncuları olarak kulübede soyundu...
Özellikle Avrupa arenasında konuk ettiği Bilbao'ya karşı varlık göstermekte zorlanan ve oyun anlamında taraftarlarının tepkisini alan sarı - lacivertliler, Başakşehir maçında mesaj vermek zorundaydı. Nitekim maç da böyle başladı...
Fenerbahçe ilk 12 dakikada oldukça istekli, basklılı ve deyim yerindeyse rakibi ısıran bir tavır sergiledi. Hatta henüz 3. dakikada ön alan baskısından sonuç aldığı bir pozisyonda kaleci Deniz'in kısa düşen pasında orta alan önünde topla buluşan Sofyan Amrabat'ın orta alanın biraz ilerisinden yaptığı vuruş auta gitti. Dakika 3'te gole yaklaşan Fenerbahçe, 12. dakikadan sonra Başakşehir'in oyunu dengelemesiyle yaklaşık 10 dakika kadar rölantide kaldı.
25 dakika bu şekilde geçerken, sarı - lacivertlilerin ilk isabetli şutu Edin Dzeko ile geldi. Fred'in ceza sahası içine doldurduğu topu indiren Osayi, Dzeko'ya gol fırsatı yarattı. Bosnalı yıldızın sol ayağıyla yaptığı vuruşu kaleci Deniz kornere çeldi.
Bu pozisyon sonrası Fenerbahçe'nin ilk yarıdaki uyanışı gerçekleşti aslında...
1 dakika sonrasında gelişen atakta İrfan Can, sağ kanattan getirdiği topu sol kanattaki topla buluşan Oğuz Aydın'la buluşturdu. Son haftaların formda oyuncusunun vuruşu direğe çarparak auta gitti.
Baskılı oyununu sürdüren sarı - lacivertlilerin bu maçtaki talihsizlikler silsilesi ise 32. dakikada başladı. Dominik Livakovic sakatlığı nedeniyle devam edemedi ve yerini Osman Ertuğrul Çetin'e bıraktı. Livakovic'in sakatlandığını gören taraftarların üzüntüsü sesli olarak da yansırken, oyuna giren Ertuğrul'a ise destek çok büyüktü. Hatta öyle ki bir kalecinin basit bir şekilde kontol edebileceği topu alan genç kalecinin hareketi sonrası tribünler, penaltı kurtarmışçasına bir alkış kopardı.
Livakovic değişikliğinin ardından ritmini sürdüren sarı - lacivertliler, gol arayışını bu kez İrfan Can'la devam ettirdi. Oğuz Aydın'ın pasıyla ceza sahası içinde topla buluşan Kahveci'nin tek vuruşunu kaleci Deniz kurtardı. Hemen 2 dakika sonrasında yine İrfan Can'ın ortasında Çağlar'ın kafa vuruşu, kaleci Deniz'in hamlesiyle kornere gitti.
Fenerbahçe'nin üst üste ataklar oluşturması, mücadeleci futbolu ve kurduğu baskı, tribündeki taraftarları da ateşlemiş olacak ki Kadıköy'ü dolduran binlerce kişi gole kadar desteğini bir an olsun kesmedi. Futbolcuların en ufak bir mücadelesinde büyük destek veren Fenerbahçeli taraftarlar, Athletic Bilbao maçındaki tepkilerin telafisini yapıyor gibiydi.
Desteğin artmasının ardından Fenerbahçe'nin golü de gecikmedi ve Edin Dzeko, kalitesine yakışır bir vuruşla ceza sahası çizgisinin önünden, ilk yarının başarılı ismi Deniz'i avladı.
İlk yarının bitimine 2 dakika kala ise ortam fazlasıyla gerildi. Dzeko, Başakşehirli Ba'nın kafasına maruz kalırken müsabakanın hakemi Ozan Ergün müdahaleyi göremedi. VAR'ın Ergün'ü çağırarak pozisyonu izletmesi ve kırmızı kart uyarısı yapması doğruydu.
İlk devreye oldukça iştahlı başlayan Fenerbahçe, ikinci devreye de adeta pozisyonla start verdi. 50. dakikada gelişen atakta Edin Dzeko'nun pasıyla ceza sahası içinde topla buluşan Oğuz Aydın, vuruşunu biraz daha iyi yapabilse farkı 2'ye yükseltecekti.
Ne oldu; nasıl oldu bilmiyorum, Fenerbahçe bu dakikadan sonra vites düşürdü...
İRFAN CAN'A AYIP OLUYOR
Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Oğuz Aydın'ın sakatlığı sonrasında Allan Saint-Maximin'i soyundururken, Dusan Tadic'e de hazırlık yapması yönünde talimat verdi.
Tadic'in hazırlandığını gördüğümde 'İrfan Can çıkmaz herhalde' diye içimden geçirdim ancak Mourinho, yaptığı hareketle şaşırttı.
Oğuz'un sahadaki tedavisi devam ederken çıkacak oyunculara seslenen Mourinho, arka arkaya duran Szymanski ve İrfan Can'ın olduğu bölgeye eliyle bir işaret yaparak, 'Gel' dedi. Mou'nun hareketi hangi isme yaptığını benim gibi Szymanski de anlamamış olacak ki 'Ben mi?' diye sordu hocasına. Mourinho ise arkasındaki İrfan Can'ı gösterdiğinde milli futbolcunun üzüntüsü direkt olarak vücut diline yansıdı.
Yayıncı kuruluş kameralarına yansımayan o anda İrfan Can Kahveci, ellerini iki yana açtı ve kendi içinde minik bir isyanda bulundu. Bu hareketi 2-3 kez tekrarlayan İrfan Can'ı gördüğümde kendisine hak verdim.
Oynadıkça form tutan ve hamle yerine ilk 11 oyuncusu olduğunu düşündüğüm İrfan Can'ın bu sezon özelinde kaçırdığı süreleri telafi edebileceği en iyi maç belki de bu maçtı.
Rakip 10 kişi kalmış, kendi evindesin, sezonun kendi adına en iyi performansını ortaya koyan İrfan Can Kahveci gibi bir yetenek sahada ancak sen onu 53. dakikada kenara alıyorsun. Mourinho'nun bu konuda İrfan Can Kahveci'ye haksızlık ettiği düşüncesindeyim.
Ancak İrfan Can yine de takımına ve hocasına küsmeyip, gelişen ataklar ile atılan gollerde heyecanını, sevincini içten bir şekilde sergiledi. Bu konuda da taraftarların büyük takdirini kazandığından eminim.
59'DA GELEN GOL, ANLAMSIZ DEĞİŞİKLİKLER
Tadic ve Maximin'in oyuna girmesiyle ön alanda daha çok bulunmak isteyen Fenerbahçe, 59'da şok bir gol yedi. Savunma arkasına atılan top ve Piatek'in yaptığı koşu sonrası Becao ile kaleci Ertuğrul'un ortaklaşa hatası sonucu skor 1-1'e geldi.
Golün ardından Jose Mourinho'dan anlam veremediğim değişiklikler geldi. Sahanın en iyilerinden Sofyan Amrabat'ı panikle kenara alan Jose, Youssef En-Nesyri'yi sahaya sürdü. Diğer yandan ise Osayi çıkarken, Mert Müldür oyuna dahil oldu.
Bu değişiklik sonrası Szymanski ve Fred'le çift 8'li sisteme dönen Fenerbahçe, Dzeko ile En-Nesyri'nin sahada olduğu versiyonda golü düşündü.
Ancak Amrabat'ın çıkışıyla birlikte hücum bağlantılarını kurmakta güçlük çeken sarı - lacivertliler, telaşlı şekilde rakip kaleye gitmeye çalıştı ancak golü bulmak için kaleye pek de fazla yaklaşamadı.
EN-NESYRI NEFES OLDU
Tam da taraftarların yeniden homurdanmaya başladığı ve sabrının tükendiği dakikada Fenerbahçe, oyuna sonradan giren Tadic'in maharetini konuşturmasıyla 74'te nefes aldı.
Sağ kanatta topla buluşan Sırp yıldız, sağ ayağıyla ortasını yaptı ve Youssef En-Nesyri kafasıyla meşin yuvarlağı filelerle buluşturdu.
Mourinho'nun değişikliklerini anlamsız olarak adlandırma nedenlerimden biri de Rodrigo Becao'nun yaşadığı sakatlığın ardından oluşan düzen... Becao'nun muhtemelen sezonu kapattığı sakatlığı nedeniyle sahadan çıkmasıyla 10 kişi kalan Fenerbahçe'nin geri dörtlüsü Tadic, Mert Müldür, Çağlar Söyüncü ve Filip Kostic'ten oluştu.
Stoper eksikliği sonrası ilk olarak akıllara Amrabat gelirken, Fenerbahçe bu geri dörtlüsüne rağmen pek fazla atak görmedi kalesinde. Son dakikalarda da kazanılan kornerde sahneye yine En-Nesyri çıkarken skor 3-1'e geldi ve maç o anda koptu.
Fenerbahçe için çok kritik bir dönemeç kayıpsız geçilirken, devreye bir maç kala oynanan oyun yine umut vermedi. İlk yarıdaki coşkusunu ikinci yarıya taşımakta güçlük çeken sarı - lacivertliler, 3 puanı cebine koyarak Galatasaray - Trabzonspor maçını beklemeye geçti.