Güncelleme Tarihi:
İşte yazarların görüşleri...
A Milli Takım ile Hırvatistan arasındaki özel maçta 6 gol atılmasına rağmen açıkçası oynanan futbol hiç de keyif vermedi. Attığımız 3’üncü golün hazırlanışı ve bitirilişi dışında lezzet alamadık. Hem seyircisiz oynanmasından hem de özel maç olmasından dolayı heyecan seviyesi düşüktü.
2 takım teknik direktörü de alternatif oyunculardan oluşan 11’ler ile sahaya çıkmayı tercih ederken 2’nci yarıda gerek Milli Takımımız’da gerekse de Hırvatistan’da ideal 11’de görev yapan bazı as oyuncular süre aldı. Genç ve yedek ağırlıklı bir kadroyla başlayan Hırvatistan maç boyunca oyunun kontrolünü elinde tuttu. Bize göre daha kolektif görünen ve iyi yardımlaşan Hırvat ekibi karşısında ulusal takımımız, oyunun büyük bölümünde kendi yarı sahasında kalmasına rağmen iyi savunma yapamadı. Kalemizde kolay goller yedik.
RUSYA ve Macaristan ile oynanacak 2 resmî maç öncesinde Şenol Güneş’in bazı alternatif oyuncuların son form durumlarını görmek istediği çok açık. UEFA Uluslar Ligi’nde oynadığı 4 maçın 3’ünü kaybeden Hırvatlar da İsveç ve Portekiz ile oynayacak. Bu faktör maçın antrenman temposunda geçmesine neden oldu. A Milli Takım’da sahanın en etkili ve istekli oyuncusu Cengiz Ünder idi. 1 gol, 1 asist ile oynayan Cenk Tosun da Ay yıldızlı formayla iyi bir dönüş yaptı. Santrfor Burak, arkasında Hakan Çalhanoğlu-Yusuf Yazıcı- Cengiz Ünder 3’lüsüyle skor bulmakta sorun yaşamayız ancak takım savunmasındaki sorunlara Şenol Hocanın çözüm üretmesi şart.
Oyun olarak topu rakibe bırakarak oynamayı tercih ettik. Maçın ilk yarısında bu oran rakip lehine biraz daha fazla olsa da kalemizde buna rağmen çok pozisyon vermedik. Bizim kendi düşüncemiz olan çabuk kontra oyununu Cengiz ile Deniz üzerinden oynamayı planladık. Fakat karşılıklı olarak yapılan bireysel savunma hataları maçı bir ara skor olarak eşit hale getirdi.
Attığımız ve yediğimiz birinci goller aslında biraz stoperlerin hediyesi oldu. Bizim bulduğumuz penaltı Vida'nın hatası, onların attığı golde Mert'in gecikmesi skoru eşitlemiş gibi görünse de Hırvatistan'ın ilk golünün açık bir el olduğunu ve iptal edilmesi gerektiğini de yazalım Planladığımız oyun düzeni kontratakta Cengiz ve Deniz üzerineydi ve bu organizasyonla da Deniz üzerinden istediğimiz ikinci golü bulduk. Bu taktik anlayışta özellikle Cengiz muazzam bir silah. İkinci yarıda oyunu biraz onun üzerine çevirdiğimizde harika işler yaptık. Özellikle ikinci yarıdaki performansıyla Cengiz, 77'de çıkmasına rağmen maçın adamı oldu. Attığı gol büyük bir saygıyı hak ediyor. Bu golde Cengiz'in vuruşuna kadar olan organizasyonumuz da mükemmeldi.
Sonuçta bu özel bir maç. Dere arası böyle bir durum varken devam etmek doğru muydu. Hırvatlarda da sıkıntı var. Attıkları golde o da sevinç yumağının içinde. Sabah test yapılmış, öğlen pozitif bu adam. Bence maç iptal edilmeliydi
Şenol Güneş özel maçlarda milli takımın futbolcu havuzunu doğru kullanıyor ve fazla oynama şansı olmayan oyunculara yer veriyor. İlk yarı Hırvatlar'a karşı 9 yeni oyuncu ile oynadık. Birbirleriyle oynama alışkanlığı olmamasına rağmen milliler mücadele konusunda istekliydi, her oyuncu savunma anlamında takım olarak hareket etti.
Topu anlayış olarak Hırvatlar'a bırakırken hızlı hücuma çıkma konusunda hep hazırlıklı olduk. Top rakibe geçtiğinde milliler özellikle önde hemen baskı yapmaya dikkat etti. Genelde ideal kadroda yer bulamayan oyuncular özel maçları "Angarya" olarak kabul eder. Milli Takım'da bu zihniyeti görmedim.
"Çünkü herkes ciddiyetle mücadele etti. Ancak en zayıf halkamız savunmamızdı. Bu yüzden amatör bile sayılmayacak goller yedik. Şenol Hoca özellikle savunmanın göbeğini netleştirmeli ve yedeklerini belirlemeli. Bu arada kaleci Uğurcan'ın form düşüklüğü yaşadığını söyleyebilirim. Hırvat Budimir'in dirseğiyle alıp attığı golde Uğurcan yere yatmayıp ayakta kalmalıydı. Hırvatlar'ın ikinci golünde de kaleyi boşaltması hataydı. Adaletli olursak; kaleci Altay performans olarak Uğurcan'ın önünde görünüyor."
DÜN akşam Milli Takım oyuncularımızın çok büyük bir öz güvene sahip olduklarını bir kez daha gördük.Oyunda geriye düştükleri anlarda hiçbir zaman dağılmıyorlar.Takıma olan inançları o kadar büyük ki sonuç ne olursa olsun altından kalkabileceklerini biliyorlar. Dün akşam da son Dünya İkincisi apoleti olan Hırvatistan'a karşı böyle bir maç oynadık.Ön bölgede oynayan üç oyuncumuzun da gol atması son derece sevindirici.Cenk'in takıma dönmesi, hücumdaki pas bağlantımızın artmasını sağladı.
ÇOK güzel 3 gol attık... İlkinde ön bölgede baskı yaparak penaltı kazandık. İkincisinde Caner'in harika pasında Deniz, çok güzel bir geçiş oyunu buldu. Üçüncü golden önceki paslaşmalar da görülmeye değerdi. Tek problem kolay gol yemememiz.İlk golde rakip topu eliyle alıyor. VAR olsaydı gol iptal olabilirdi. Ama o kadar yüksek gelen bir topun Mert tarafından yere düşmen uzaklaştırılması gerekirdi. Puan maçı olmadığı için iki takım da defansif açıdan katı oynamadı ve keyifli bir maç ortaya çıktı.