Fenerbahçe, Real Madrid'in entrikalarını boşa çıkardı

Sarunas Jasikevicius'un öğrencileri, Euroleague ve İspanya Ligi'nde sahasında tek yenilgisi bulunan Real Madrid'i geçerek Olimpia Milano ve Baskonia yenilgilerinin ardından oluşabilecek bir krizi önledi.

FENERBAHÇELİLER 'KABULLENMİŞLİĞİ' KABULLENEMEDİ

Ataşehir'de lider çıktığı Olimpia Milano ve İspanya'daki Baskonia karşılaşmalarında aldığı mağlubiyetlerden çok, son çeyreklerdeki mağlubiyeti 'kabullenmiş' görüntüsüyle taraftarlarına hayal kırıklığı yaşatan Fenerbahçe Beko, zorlu Real Madrid deplasmanında reaksiyon maçına çıktı.

Sertaç Şanlı, Nigel Hayes-Davis, Marko Guduric, Bonzie Colson ve Wade Baldwin 5'lisi ile maça başlayan Fenerbahçe, ilk çeyrekte istediği atış fırsatlarını bulsa da isabet konusunda ev sahibinin çok gerisinde kaldı.

Uzun mesafeli atışlarda başarı sağlayamayan Fenerbahçe, Nigel Hayes-Davis ve Wade Baldwin'in 2 sayılık isabetleriyle oyuna tutunmaya çalıştı.

İlk periyodu 20-12 geride kapatan Saras'ın öğrencileri, ikinci çeyreğe muazzam bir başlangıç yaptı. Yakaladığı 8-0'lık seriyle Real'e mola aldıran sarı lacivertliler, mola dönüşünde Nigel Hayes'in attığı ilk üçlükle maçta ilk kez öne geçti.

REAL'DEKİ ROTASYONU İYİ DEĞERLENDİRDİ

Tavares, Campazzo'nun dinlendirildiği ikinci çeyreğin ilk bölümünü iyi değerlendiren Fenerbahçe; Nigel Hayes, Baldwin, Nicolo Melli, Khem Birch ve Tarık Biberovic'in etkili oyunuyla farkı açtı.

Bu bölümde top dolaşımını iyi yapan, hücumdaki hızını artıran, 3 sayı çizgisini iyi kullanan ve agresif savunma yapan Fenerbahçe, tam 25 sayı buldu ve devreye 37-31 önde girdi.

AGRESİF SAVUNMA, AKILLICA HÜCUM

Üçüncü çeyrekte Real Madrid'de Walter Tavarez, Facundo Campazzo ve Gabriel Deck'in etkili oyunuyla 2 sayıya kadar inen fark, sarı lacivertlilerde Nigel Hayes-Davis, Bonzie Colson ve Marco Guduric'in devreye girmesiyle tekrar yükseldi.

3 sayı çizgisini etkili kullanan Real Madrid'i bire bir savunmayla durdurmayı başaran Fenerbahçe, sabırlı ve akıllıca hücum yapmayı bu çeyrekte de sürdürdü.

Hem 3 sayı çizgisinin gerisinden hem de içerden bulduğu sayılarla farkı korumayı başaran sarı lacivertli ekip, karar çeyreğine 13 sayılık farkla önde girmesini bildi.

Son periyotta oyunun kontrolünü elinde tutarak sabırlı set oyunlarıyla süreyi iyi kullanan Fenerbahçe, ritmin yükselmesine izin vermedi ve maçın yıldız Nigel Hayes-Davis'in son üçlüğüyle parkeden 82-70 galip ayrıldı.

NIGEL HAYES-DAVIS BAMBAŞKA

Fenerbahçe'nin Amerikalı yıldızı Nigel Hayes-Davis, Real Madrid deplasmanında da takımını sırtlayan oyuncu oldu.

Yeteneği, çalışkanlığı ve disipliniyle fark yaratmayı sürdüren Nigel Hayes-Davis, 33 sayı ve 4 ribaundla maçın MVP'si seçildi ve Fenerbahçe için ne kadar değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Fenerbahçe'nin, ABD'li basketbolcunun 6 sayıda kaldığı Olimpia Milano ve 11 sayıda kaldığı Baskonia maçlarını kaybettiğini düşünürsek, Nigel Hayes'in önemini daha iyi kavrayabiliriz.

PİVOT TARTIŞMALARININ GÖLGESİNDE KHEM BIRCH'TEN GELEN KATKISI

Scottie Wilbekin'in sezonu kapatması, Devon Hall'un sakatlı Fenerbahçe'yi 1 numarada zayıflatsa da en büyük zorluğu kuşkusuz pota altında yaşıyor sarı lacivertliler.

Fenerbahçe son yıllarda Kyle O'Quinn, Johnathan Motley, Yorgos Papayannis, Khem Birch, Boban Marjanovic gibi birçok pivotu takıma katsa da hiçbirinden Jan Vesely katkısı görebilmiş değil.

Fenerbahçe'de pota altında skorer, savunma ve hücum ribaundlarında etkin, top dağıtımını başarıyla yapabilecek oyun bilgisine sahip, pivot gibi bir pivotun eksikliği herkesin malumu...

Bu sebeple dünkü maçta Khem Birch'ün savunmadaki dikkati, top dolaşımına yaptığı katkı, 7 sayı ve 7 ribauntluk performansı çok değerliydi.

REAL MADRİD'İN UTANÇ VERİCİ TAVRI

Gelelim 11 şampiyonlukla EuroLeague'nin en başarılı takımı, son 3 yılda 3 kez Final Four gören ancak bu sezon istediği başlangıcı yapamayan Real Madrid'in kışkırtıcı, sporun ruhuna aykırı, sportmenlik dışı tavrına...

Her karara itiraz ederek hakemleri baskı altına almaya çalışan, hakemleri yanıltmak ve rakibi provoke etmek gibi her türlü uygunsuz yola başvuran bir Real Madrid vardı parkede maalesef.

Bonzie Colson'a çalınan anlamsız hücum faul ve Facundo Campazzo'nun Nigel Hayes-Davis'e yaptığı sportmenlik dışı faulün çalınmamasından da gördük ki başarılı da oldular.

37'lik İspanyol efsane Sergio Llull'ün faul alabilmek için Rus tenisçi Maria Sharapova'yı andıran çığlıklarına, Campazzo'nun ayak oyunlarına, Mario Hezonja'nın ağza alınmayacak hakaretlerine şahit olduk.

Kazanmak uğruna her şeyi mübah gören bu zihniyet; bu kadroya, bu kaliteye, bu büyüklükteki bir kulübe yakışmıyor...

TEBRİKLER KUPA KOLEKSİYONERİ FENERBAHÇE'YE

Yazımızı Türkiye ve Avrupa’da katıldığı son 8 kupanın tamamını kazanan Fenerbahçe Opet Kadın Basketbol Takımı ile takımı ile tamamlayalım.

Son iki sezonda Avrupa ve ülkemizdeki tüm kupalara ambargo koyan, tartışmasız Avrupa'nın en büyük kadın basketbol takımı olan Fenerbahçe Opet'i kutlayarak bitirelim yazımızı.