Soyak CEO’sunun çarpıcı sözleri

Soyak Holding CEO’su Emre Çamlıbel’in sözleri dikkat çekici…

Haberin Devamı

Çamlıbel, “İzmir’in 5000’lik planlarında bazı ihtilaflar var. Davaları takip ediyoruz. Eğer kentin imarı konusundaki engeller kalkarsa İzmir’e çok daha büyük yatırımlar yapabiliriz” diyor.

 

İzmirli ve Antalyalı turizmciler buluşmalı

 

Türk Hava Yolları ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, filosunu 21 uçağa çıkardı.

Geçenlerde Genel Müdür Yardımcısı Hacı Say ile konuşurken; bu sayının daha da artacağını öğrendim.


SunExpress gibi Pegasus da büyüyecek.


Bana göre havayolu şirketlerinin büyümesi demek, Ege turizminin yeniden canlanması demek...

Haberin Devamı


Hacı Say’ın ilgimi çeken yorumlarından biri Antalyalı turizmcilerle İzmirlilerin işbirliği yapabileceğini ve bu birlikteliği desteklemeye hazır olduklarıydı.


SunExpress’in Antalya üzerinden dış uçuşlarına baktım.


SunExpress 2010 yaz tarifesi kapsamında Antalya’dan dış hatlarda bakın nerelere uçuyor.


Amsterdam, Basel, Bergen, Berlin-Schönefeld, Berlin-Tegel, Bremen, Brüksel, Bydgoszcz, Köln/Bonn, Dalarna, Dortmund, Dresden, Düsseldorf, Eindhoven,
Erfurt, Evenes, Frankfurt, Friedrichshafen, Gdansk, Cenevre, Goleniów, Graz, Hamburg, Hanover, Haugesund, Helsinki, Insbruck, Kalmar, Karlsruhe, Katowice, Kiruna, Krakow, Leipzig, Linz, Lizbon, Lubyana, Lodz, Lulea, Lüksemburg, Malmö, Memmingen, Milano, Molde, Münih, Münster Osnabrück, Nuremberg, Oslo, Paderborn, Poznan, Priştina, Ranne, Rostock, Rzeszów, Saarbrücken, Salzburg, Üsküp, Stavanger, Stokholm, Stuttgart, Sundsvall, Tromsö, Trondheim, Umea, Viyana, Visby, Varşova, Wroclaw, Erivan ve Zürih...


118 dış hat ve 108 charter uçuş...


Ben de diyorum ki...


Avrupa’nın bu merkezlerinden gelen milyonlarca turistin çoğunluğu Antalya’ya ikinci, üçüncü kez geliyor.


Hem gelenlerin kalış süresini uzatmak, hem de havayolu şirketlerinin İstanbul ve Antalya’dan sonra üçüncü bir merkez yaratabilmeleri için İzmirlilerin de alternatif programlar hazırlaması gerekir.

Haberin Devamı


Örneğin her iki havayolu şirketinin yetkilileri de Atina’da test ettikleri uçuşları gerekirse farklı merkezlerde de deneyebilecekleri sözü verdi.


Atina’dan İzmir’e, İzmir’den Antalya’ya giden turistler; pekala Antalya’dan İzmir’e de gelebilir.


Yeter ki; ortak bir irade yaratılsın ve işbirliği imkanları genişletebilsin.


Benim önerim...


En kısa sürede İzmirli ve Antalyalı turizm acentelerinin ortak bir toplantıda buluşmaları...


Antalya Valisi Alaattin Yüksel, İzmir’i çok iyi tanıyan, aynı zamanda turizmcilerin sevdiği bir devlet adamı...


İzmir Valisi Cahit Kıraç, kentin gelişmesi için üzerine düşeni yapacağını her fırsatta dile getiriyor.


Yüksel ve Kıraç, bu ortak toplantıya ev sahipliği yapabilir diye düşünüyorum.

Haberin Devamı


Turizmde ülkelerarası işbirliği konuşulurken; Antalya ve İzmir neden ortak programlar geliştirmesin ki...

 

Soyak CEO’sunun çarpıcı sözleri

 

Soyak Holding CEO’su Emre Çamlıbel’le sohbet ederken ilginç bir yorumda bulundu.


Ve dedi ki...


“Alt yapısı hazır ya da hazırlanmak üzere olan projelere talibiz. Soyak olarak önce bin 600, sonra 2 bin 200 konutluk projeler yaptık. İzmir’de olmaktan çok mutluyuz. Ancak Büyükşehir Belediyesi’nin 5000’lik planlarında bazı ihtilaflar var. Davaları yakından takip ediyoruz. Bitireceğimiz projelerle İzmir’e 1 milyar TL’lik yatırım yapmış olacağız. Eğer kentin imarı konusundaki önündeki engeller ortadan kalkarsa İzmir’e çok daha büyük yatırımlar yapabiliriz...”

Haberin Devamı

Emre Çamlıbel’in İzmir’le ilgili pozitif düşünceleri yaptırdıkları araştırmalardan kaynaklanıyor.


Soyak, İzmir’e yatırım yapmadan önce Türkiye genelinde geniş çaplı araştırmalar yaptırmış.


Sonuçta İstanbul’un dışında İzmir ve Bursa’yı yatırım yapılacak öncelikle kentler olarak belirlenmiş.


Sık sık yazıyorum.


Türkiye’nin birçok yerinde iş yapan büyük grupların gözü çok uzun zamandır İzmir’de...


Çoğunluk, Soyak’ın CEO’su Emre Çamlıbel gibi düşünüyor.


Yani Türkiye’nin geleceğinde İzmir’i çok önemli bir yere oturtuyor.


Gelin görün ki; İzmirliler sık sık gündeme gelen, daha doğrusu gündemimizden düşmeyen o medyatik davalara takılmış kalmış durumda.

 
Çamlıbel’in sözlerini İzmir’i yönetenlerin ve fikir önderlerinin dikkate alması gerekiyor. 

Yazarın Tüm Yazıları