Fas’ın çöldeki masalsı köyleri
Bana başka bir dünyada olduğumu hissettiren büyülü yer... Çok küçücük ama sahip olduklarıyla belki de her yerden daha büyük, ‘Merzouga Köyü’ ve ‘Erg Chebbi’. Varması kolay değil, sabır ve zaman ister ama varınca gördüğünüz manzara, yaşadığınız sessizlik, en yıldızlı geceler ve geçireceğiniz her dakika inanın bana bir ömre bedel.
Yorucu ve uzun bir yolculuktan sonra Merzouga’ya gece vardık. Etraf sakin, etraf sessiz… Neydi bu sessizliği bu kadar çekici kılan? Söylüyorum hemen bu sessizliğin bir sesi var, bu sessizliğin inanılmaz bir uyumu var. Hiç bu kadar yıldızı bir arada görmemiştim. Ayı bu kadar yakın, geceyi bu kadar duru… Merzouga’da yaklaşık 30-35 tane çöl oteli var. Hepsi ortama uyum sağlamış. Otantik yapıları, emekle işlenmiş halıları, tahta kapılar ve renkler…
Güneş yeni doğmaya başlıyor ve ben bu anı ölümsüzleştirmek için çektiğim her karede, farklı bir renk cümbüşüyle karşılaşıyordum. Gözünüzün alabildiği her yer kum ve sarının, kahverenginin, turuncunun her tonu… Kumulların sabahı ayrı güzel, gecesi ayrı güzel… Uzaktan geçen deve konvoyu, gecelerini çadırda geçiren turistleri gezmeye çıkarmıştı bile.
Öncelikle ‘Rissani Pazarı’… Merzouga’ya 10 km uzaklığındaki bu köy pazarıyla ünlü. Her pazartesi kurulan bu pazarda yok yok. Kıyafetten takıya, halıdan lambaya, meyve sebzeden, ete, balığa her şey bir arada! Tarihi kapılar, dar sokaklar, fosil satanlar, çoluk çocuk genç yaşlı herkes bir arada… Her sokak başka bir sokağa açılıyor, o da başka bir patikayla birleşiyor ve düzensizlik içindeki düzen baharat kokularıyla insanı başka bir sokağa sürüklüyordu.
Yapılacak bir başka önemli aktivite de, bir ‘Berberi’ ile çölde safari yapmak. Kültürün içinde tam olarak hissetmenin ve orayı yaşamanın bence en güzel yolu… 4X4 jeeplerle yapılan bu gezi inanılmaz bir tecrübe. Kum tepeciklerinden geçtikçe, etrafta sadece iki rengin hâkimiyeti şaşkınlık yaratıyor. Sarı, mavi ve sonsuzluk… Arada bir ta uzaklardan geçen başka Berberiler ve develer… En keyiflisi ise vardığınız yerdeki vaha… Zakkumlar, palmiyeler ve bol gölgeli bir ortam. Bir de bunlara eşlik eden Fas salatası ile ‘Tajin’... En önemli yemeklerden biri tajin. Toprak kapta pişirilen bu yemek, et ve sebzelerden oluşuyor. Baharatlarla ayrı bir lezzet kazanan tajin muhakkak denenmeli. Bir de Berberi pizzası var tabii, o da çeşitli sebzelerin ve etin katılarak yapıldığı, odun ateşinde pişirilen başka önemli bir yemek. Dönüş yolunda uğradığımız ve göçebelik yaşam tarzını tam anlamıyla hissettiren köyler sizi tarihte yolculuğa itecek cinsten. Soy ve yaşamlarını sürdürebilmek için belirsiz zaman aralıklarıyla yer değiştiren bu köylüler çok içten ve misafirperver.
