Dünyanın en güzel 25 seyahat rotası belli oldu... Türkiye'den bir yer listeye girdi, zirve şaşırttı

Her yıl dünyanın dört bir yanından gezginlerin kaydettiği bilgiler, paylaştığı tüm yorumlar ve puanlar bir araya getiriliyor. Toplanan bu verilerden yararlanarak en iyiler ortaya çıkarılıyor. İşte bu doğrultuda ortaya çıkan en güzel 25 seyahat rotası...

Yaklaşık 19 milyon nüfusa sahip New York, Amerika’nın en yüksek nüfuslu şehri ve dünyanın en kalabalık metropolleri arasında. Amerika’nın doğu kıyısında yer alıp; Los Angeles ile birlikte ikinci büyük ekonomi olarak kabul ediliyor. Tarihte ilk kez 16. Yüzyılda bir Fransız kaşif ayak basmış New York’a.

Sonrasında ilk yerleşim Hollandalılar ile başlamış ve şehir hızlı bir şekilde büyüyerek, dünyanın her yerinden insanlara ev sahipliği yapmış; en önemli kozmopolit şehirlerinden. 100 yılı devirmiş binalar ve gökyüzüne uzanan gökdelenlerin arasında kayboluyorsunuz sokaklarda gezerken. Müthiş bir mimari düzen var New York’ta. Şehirde gezilecek yerlerin başında : Empire State Binası, Özgürlük Heykeli, Central Park, Metropolitan Sanat Müzesi geliyor.

Japonya'nın Kyoto prefektörlüğünün merkezi ve en büyük şehri. Şehrin nüfusu yaklaşık 1,5 milyondur. 794-1868 yılları arasında ülkenin başkenti olup bin yıllık başkent olarak anılmakta. Kyoto, Osaka ve Kobe ile birlikte Keihanshin metropolitan alanını oluşturur. Ayrıca Kyoto protokolü de ismini bu şehirden almaktadır.

Japonya’nın başkenti Tokyo, ülkenin en kalabalık şehri olmasının yanı sıra 36 milyonluk nüfusuyla dünyanın da en büyük şehri ve bir megapol. Başta Sumida Nehri’yle bağlantılı olarak, ‘Edo’ yani ‘Haliç Ağzı’ olarak adlandırılan şehir, daha sonra bir isim değişikliğiyle ‘Uzakdoğu’nun başkenti’ anlamına gelen ‘Tokyo’ ismini almış. Efsanevi Fuij Dağı’nın eşsiz manzarasının şehrin birçok yerinden görülebildiği Tokyo, bugün sayısız mabet, park ve hareketli caddeleri içinde barındırıyor ve tüm şehre yayılmış gökdelenleriyle birlikte yükseliyor.

Artık eskisi kadar ekonomik değil Lizbon. Evet, deniz ürünleri, şaraplar göreceli ucuz. Kanarya sarısı tarihi tramvaylar dik yokuşlara tırmanıyor eskisi gibi. Pasteis de nata, yani klasik Portekiz tatlılarının fiyatı hala 5 TL’nin altında. Fakat artık Portekiz’in başkenti restoranları, kültür kurumları, rıhtımdaki dünya çapındaki müzeleriyle tanınıyor. Eski Avrupa atmosferi varlığını korumakla birlikte Amerika’dan esinli pek çok projeyle şehrin popülerliği artıyor, yine eski parlak günlerine dönüyor.

Kuzey Afrika'nın en egzotik şehirlerinden biri Marakeş… Burası yüzlerce yıldır yazarların, prenslerin ve sanatçıların ilham bulmak için akın ettiği gizemli bir dünya… Attığınız her adımda, renk cümbüşüyle karşılaşıyorsunuz.

George Orwell 1939’da “Batılılar deve, kale, palmiye, lejyoner ve eşki dolu bir şehir görmek için buraya geliyor” diye yazmıştı. O gün bugündür egzotik çarşıları ve birçok tarihi yerleriyle ülkenin renkli şehirlerinden. Attığınız her adımda, renk cümbüşüyle karşılaşıyorsunuz. Harita tarafından tasvir edilmeyi reddeden bu şehrin labirent gibi sokaklarının her biri, birbirine benziyor. Duvarlarda hediyelikleri, halıları, ayakkabıları, takıları ve baharatlarıyla kaplı sokaklardan geçerken, göz göze geldiğiniz her dükkan sahibi sizi ısrarla içeri davet ediyor. Neredeyse her dükkandan, taze demlenmiş nane çayı kokuları yayılıyor. Her biri birbirine benzeyen ürünlerin satıldığı dükkanların önünden geçerken yapılan bu ısrarlar dikkatinizi dağıtarak, daha da kaybolmanızı sağlıyor.

10 yıl öncesine kadar Siem Reap, 12’nci yüzyıldan kalma Angkor Wat Tapınakları’nı görmek için gidenlerin konakladığı, yemek yediği sıradan bir yerleşimdi. Şimdi modern otelleri, iddialı restoranları, sanat galerileri, fotoğraf ve film festivalleri, özgün ürünlerin satıldığı mağazalarıyla başlı başına bir çekim merkezi.

Müthiş sahilleri, Havana’nın eğlence ve tarih dolu caddeleri, Trinidad’ın renkli sokakları... Hepsi unutulmaz birer anı. Ancak Fidel’in ülkesinde bundan çok daha fazlası var. Aynı zamanda doğa harikası bir ülke burası...

Ülkenin en popüler adreslerinden biri de Havana... Artık zaman içinde donup kalmış bir şehir değil Havana. Küba’nın kontrollü serbest ticarete açılma politikası dönüşümü başlattı. Antika Amerikan otomobilleri, salsa şarkıcılarıyla klasikleşen görüntüye yemekten, kültüre, eğlenceden, konaklamaya yaratıcı fikirler katıldı.

Ege Denizi’nin doğu kıyısında bulunan ve 12 Adalar’ın en büyüğü olan Rodos aynı zamanda da en popüler ada. Çok iyi korunmuş ortaçağ şehri olan Rodos, aynı adı taşıyan adanın kuzeyinde bulunuyor. Kuzey ve doğu sahillerinde çeşitli oteller bulunmakta. Küçük köyler ve tatil yerleri, adanın diğer kıyılarını süslemekte. İster plaj, ister bar ister tarihi mekan peşinde olun Rodos hepsini size bol bol sunacak güzellikte...

Orta Vietnam kıyısındaki bu şehir, 15 - 19. yüzyıllardaki önemli Güney Asya ticaret limanı konumunun iyi korunmuş örneklerinden biri. Sırt çantalı gezginler arasında zaten popüler bölge, turistlerce de daha fazla tanınmaya başladı.

Kente 10 yıl önce uğrayanlara sorarsanız size bin yıllık mimari geçmişinden, ucuz biralardan, sıradan restoranlardan, mantı benzeri hamurişlerinden söz edecektir. Oysa Prag öyle hızlı gelişiyor ki, içinde yaşayanlar bile takip etmekte zorlanıyor. Birbiri ardına açılan sanat galerileri, yenilenen semtler, iddialı et restoranları, harika barlar... Sadece yeni açılan yerleri gezmeniz bile bir ayı alabilir.

Büyüleyici Viyetnam başkenti aynı derecede yaşlı bir şehirdir de; Eski Mahalle bölgesi, anıtlar ve koloni dönemi mimarisi olduğu gibi dururken, modern gelişmelere de yer vardır. Hanoi'nin adı pek çok defa değişmiştir, bunlardan biri de "yükselen ejder" anlamına gelen Thang Long'dur; ancak Ho Chi Minh'in Mozolesi ve Hoa Lo Hapishanesi gibi örneklere bakarak şehrin geçmişini hiçbir zaman unutmadığı söylenebilir. Göller, parklar, gölgeli bulvarlar, 600'den fazla tapınak ve pagoda, taksiye binerek kolayca her yerini keşfedebileceğiniz bu şehrin cazibesine güç katıyor.

Uzakdoğu'nun hem uygun fiyatlı hem de keyifli rotaları arasında başı çeken Bangkok, Tayland'ın hem başkenti hem de en canlı şehri. Dünyanın dört bir yanından gelen turistlerin her mevsim gözdesi olan bu kent, aralık, ocak ve şubat aylarında ise muson yağmurlarından uzak olduğu için en davetkar zamanlarını misafirlerine sunuyor.

Karayipler'de bulunan Dominik Cumhuriyeti, eşsiz kumsalları, tropik ormanları ve her yerde görebileceğiniz palmiye ağaçlarıyla harika bir tatil rotası. Sıcaklıkların tüm yıl 25 derece civarında seyrettiği Dominik ülkemizde Survivor programıyla tanınıyor.

Birleşik Arap Emirlikleri’nin 7 emirliğinden en turistik olanı Dubai, çölün üzerine kurulmuş lüks bir yerleşim yeri. Dünyanın en geniş metrekareye sahip alışveriş merkezinden, ilk 7 yıldızlı oteline ve en uzun binasına kadar inşa edilen birçok turistik yapıya sahip...

Goa deyince akla ilk gelenler hippiler, hedonizm ve sabaha kadar süren dolunay partileri... Oysa, Hindistan’ın popüler sahil eyaleti şablonların ötesinde özelliklere sahip. Umman Denizi’ne açılan 95 kilometrelik sahil şeridinin ardında pek çok tarihi tapınak, zengin ekosisteme sahip ormanlar ve baharat çiftlikleri bulunuyor

Yüzyıllar boyunca bu kıymetli kara parçasına pek çok kültür kendi damgasını vurdu. Sultanahmet’teki kutsal yerleri, Beyoğlu’nun 19. yüzyıl şıklığını, Nişantaşı’nın lüks modasını, Kadıköy’ün coşkulu kafe ahalisini ve Beşiktaş’ın futbol aşığı sokaklarını gördüğünüzde, gezginlerin neden “İstanbul tek bir şehir değil, bir şehrin içinde pek çok şehirdir” dediklerini çok daha kolay anlarsınız.

Barcelona, her zaman yeniyi merak ettirir. İspanya’nın kuzeydoğusundaki Katalan başkenti tarihi alan ve klasik turist aktiviteleri açısından çok zengin; yüzlerce yıllık Boqueria pazarı, Picasso ve Miro’nun eserleri, Gaudi’nin Parc Güell’de yer alan masalsı evleri... Ama şehrin dinamizmi başka yerde. Barcelona’ya heyecanı bu ara çağdaş sanat müzeleri ve küçük galeriler veriyor.

Chopin ve Miro’ya ilham vermiş olan bu rüya gibi ada bahar tatilinde gidilecek favori mekan olması bakımından ünlüdür. Marineland’ın yunusları, deniz aslanlarının gösterileri ve çocuklara özel plaj ile aileler de burayı tercih etmektedir.

Akdeniz’in en büyük adası, Messina Boğazı ile ana karadan ayrılmakta. Dağlık bir bölge olan Sicilya Sahili ve küçük adalar, aralarında Etna, Stromboli ve Vulcano’nun da olduğu yanardağların eteğinde uzanmakta. Yunanlar, Romalılar, Normandiya’lılar, Katalanlar, başkent Palermo’da Bizans Sarayları, Gotik Kaleler ve Barok tarzında pek çok yapı ile adada izlerini bırakmıştır. Büyük kasabaların pek çoğunda ilgi çekici müzeler bulunuyor ancak Agrigento’da bulunan Etna ve Helen dönemine ait tapınaklar özellikle görülmesi gereken özel mekanların başında geliyor.

Tayland’ın en gözde tatil merkezlerinden biri olan Phuket, büyüleyici doğası, göz kamaştıran plajları, yerel lezzetleriyle gezilecek ve dinlenilebilecek yerler açısından konuklarına eşine az rastlanır seçenekler sunuyor.

Geçmişte Roma’nın tarihi bölgelerinde yoğunlaşan turist kalabalıkları artık merkezin dış çeperlerinde yeniden yapılanan hayat alanlarına kayıyor. Turistik rotaların dışında bir tatil hayal ediyorsanız ‘centro storico’nun dışında dolaşın. Testaccio pazarındaki tezgâhlarda pizza tadın, pazar günü kurulan Porta Portese bit pazarında turlayın, San Lorenzo ve Tiburtina semtlerinin gece kulüplerinde eğlenin, Neve di Latte ve La Mucca Bianca gibi semt dondurmacılarında ağzınızı tatlandırın. İyi bir planlamayla şehrin önemli bölümünü 2,5 günde keşfedebilirsiniz.

Güneş yüzünü gösterince kalbi kıpır kıpır atan doğanın, dalgaların sesiyle dans eden yaprakların, otantik yaşamın, sörfün, sonsuzluk havuzlarının, çılgın yöresel dansların, tapınakların, otellerin, her sabah karıncalara bile yemek bırakan güzel insanların adası Bali… Adaya adım atınca bu yeşil ve mavinin eşsiz uyumu sizi karşılıyor.

Akdeniz ve Ege Denizi'ni birbirinden ayıran Girit Adası, bu enteresan konumuyla yüzyıllardır pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış. Yunan Adaları'nın en büyüğü olarak bilinen Girit Adası, doğal güzellikleri, kültürel zenginlikleri, bembeyaz kumsalları ve masmavi denizi ile ada turizminin de canlı olmasını sağlıyor.

Seine'de gezinerek ve Eiffel Kulesi ile Zafer Takı gibi simgelere hayranlıkla bakarak geçirilen bir günün ardından dinlenmek için bir kaldırım kafesinde pain au chocolat ile oyalanmak… Mükemmel Paris deneyimi boş vakitle canlılığı bir arada sunar, enfes yemekler ve Louvre'daki eserlerin keyfini çıkaracak yeterince zaman da sunar.

Avrupa'nın en güzel şehirlerinin başında gelen Londra, pek çok kişinin seyahat tercihlerinde ilk sıralarda yer alıyor. Dünyanın önde gelen yapılarına ve bir çok görkemli aktiviteye ev sahipliği yapan Londra, her yıl milyonlarca turistin ziyaret ettiği bir nokta. Listenin zirvesinde yer alıyor.