Anadolu Ajansı | Fotoğraflar: Alamy
350 yıl önce aldığı önlemle ülkeyi salgından koruyan köy
17. yüzyılda meydana gelen veba salgınında tecrit uygulaması kararı alan Eyam köyü, salgının ülkeye yayılıp çok daha fazla kişinin hayatına mal olmasını engellediği için hala hatırlanıyor.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla tarihte yaşanan salgın hastalıkların gündeme gelmesi, 1666 yılında İngiltere'nin Eyam köyünün vebayla mücadelesini ve tecrit uygulamasını hatırlattı.
Köy sakinleri, başkent Londra'dan gelen kumaşların içindeki pireler nedeniyle bulaştığı düşünülen hastalığın ülkenin daha da kuzeyine yayılmasını önlemek için 6 ay boyunca kendilerini izole ettiler.
Tecrit kapsamında köye giriş çıkışların durdurulması, gerekli malzemenin köy sınırlarında tedarik edilmesi ve ödenecek madeni paraların, hastalığın bulaşmasını önlemek için sirkede bekletilmesi gibi kararlar alındı. Salgın sonunda, 700 nüfuslu köyde 250'den fazla kişi hayatını kaybetti. Elizabeth Hancock adlı kadın, sadece sekiz gün içinde kocası ve altı evladını toprağa verdi. Salgın dönemi alınan karar gereği her ailenin kendi ölüsünü gömmesi gerektiği için Hancock, hepsinin mezarını kazmak zorunda kalmıştı.
Tüm bunlara rağmen Eyam köylülerinin karantina önlemi başarıya ulaştı ve Londra'da on binlerce kişinin hayatını kaybetmesine yol açan salgın kontrol altına alındı. Köylülerin kendilerini feda ederek aldıkları önlem sayesinde, en kötü senaryonun yaşanıp, salgının çevredeki Bakewell, Manchester ve Sheffield gibi büyük kentlere ulaşması engellenmiş oldu.
Avrupa'da Kovid-19 salgınından en fazla etkilenen ülkelerden biri olan İngiltere'de, üzerinden 350 yıl geçmesine rağmen Eyam köylülerinin bu uygulaması büyük bir cesaret örneği olarak gösteriliyor. Eyamlılar, fedakarlık gösteren eski köylülerini anmak için, salgının 200. yılı olan 1866'dan bu yana her yıl ağustos ayının son pazar günü toplanıyor. Kaynak: Anadolu Ajansı
Öte yandan dünyayı etkisine alan koranavirüsün uğramadığı bazı yerler de bulunuyor. Üstelik çoğu salgının göbeğinde olmasına rağmen henüz vaka görülmedi. İşte o yerler...
Salgının göbeğinde ama tek bir vaka bile yok: Montaldo Torinese
İtalya’nın kuzeyindeki Piedmont bölgesinde bulunan Montaldo Torinese kasabasında henüz koronavirüs tespit edilmemesi, bazı kasaba sakinlerinin "mucizevi suların kendilerini koruduğuna" inanmasına yol açtı. Şu anda 720 kişinin yaşadığı kasabadaki bir kuyuda bulunan suyun, 1800 yılında bölgede kamp kuran Napolyon Bonapart’ın askerlerini zatürreden kurtardığına inanılıyor. Avusturya güçleriyle karşılaşan Napolyon’un Marengo’daki savaşı kazandığı biliniyor.
The Guardian'da yer alan haberde kasabanın Belediye Başkanı Sergio Gaiotti, "Efsaneye göre Napolyon’un generalleri zatürre nedeniyle çok hastaydı. Temiz hava ve kırsal alanın saflığı, aynı zamanda bu kuyu sayesinde hepsi iyileşti. O süreçte su büyük ihtimalle yardımcı oldu. Ancak günümüzde kuyu kapalı ve su da sadece tarlaları sulamak için kullanılıyor. Oradan içemezsiniz" dedi.
Ancak Gaiotti, salgının henüz kasabada görülmemesini daha "inandırıcı" sebeplere bağladı. Gaiotti’ye göre temiz hava ve sağlıklı yaşam tarzının yanında salgının başından beri alınan önlemler bunda etkili oldu. Belediye başkanı, "Buralarda neredeyse hiç sanayi yok, çoğunluk zanaatkârlardan oluşuyor. En başından beri insanların posta kutularına güvende olmak için ne yapmaları gerektiğini anlatan uyarılar bıraktım; düzenli olarak elleri yıkamak, doğrudan temastan kaçınmak gibi... İnternet sitemizde de bu uyarılar yer verdik. Tüm ailelere maske dağıtan civardaki ilk köyüz ve hâlâ maske dağıtımını sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.
Tüm İspanya'nın konuştuğu kasaba: Zahara de la Sierra
Uzun süredir karantina altında bulunan ve Avrupa'daki en fazla korona virüs vakasının bulunduğu ülkelerden biri olan İspanya'da Covid-19'a rastlanmayan tek bölge Zahara de la Sierra kasabası. Tek katlı beyaz evleri, zeytin ağaçları ve bin 400 kişilik nüfusuyla Zahara de la Sierra kasabası, İspanya'da korona virüsün giremediği tek yer. Sevilla ile Cebelitarık arasında kalan küçük Endülüs kasabası, Orta Çağdan kalma mekanlarıyla turistlerin de uğrak yeri. Ancak korona virüs salgının İspanya'da baş göstermesinden bu yana getirilen karantina uygulaması, kasabaya korona virüsün girmesini engelledi.
İspanya hükümeti 14 Mart'ta ülkeyi karantina altına alırken, temel ihtiyaçlar dışında vatandaşların evde kalmasını isteyen Zahara Belediye Başkanı Santiago Galvan, kasabanın 5 girişinden 4'ünü kapatarak turistlerin kasabaya girişini engelledi. Belediye Başkan Galvan, "Güvenlik nedeniyle almaktan çekinmediğimiz bir karardı. Polis ve sivil muhafızların yardımıyla uyguladık" dedi. Zahara Belediye Başkanı Santiago Galvan, 1 polis tarafından korunan kasabanın kalan tek giriş noktasına gelen her aracı çamaşır suyu ve dezenfektanlarla da yıkattığını belirtti. Ayrıca 3 günde bir sabah erken saatlerinde 10 kişilik bir grup kasaba sokaklarını dezenfekte ediyor.
Yerel bir işletme, bölge sakinlerinin dışarı çıkmaması için yiyecek ve tıbbi malzeme gibi diğer ürünlerin teslimi için 2 görevli çalıştırıyor. Kasaba ayrıca, yerel işletmeler ve serbest meslek sahiplerinin elektrik, su ve vergilerini karşılamak için olağanüstü (OHAL) fonunu kullanıyor. Ayrıca her Cuma akşamı Belediye Başkanı Galvan bir belediye aracını evlerinde sıkılan halka destek olmak için sokak sokak gezdirerek müzik yayını yaptırıyor.
Aşırı Soğuğa rağmen vaka sayısı sffır
Yeni tip Corona virüs (Covid-19) krizini yaklaşık 4 bin kişi dünyanın çok uzak bir köşesinden takip ederek, anlamaya çalışıyor. Soğuk havada yaşama şansı daha fazla bulan corona virüsün şu anda tek görülmediği yer Antarktika… Sürekli kış koşullarının yaşandığı bu kıtada yaklaşık 4 bin insan, Çin'de ortaya çıktıktan sonra 6 kıtaya yayılan virüsün nasıl bir şey olduğunu uzaktan takip ediyor.
Amerikan Washington Post gazetesinde yer alan haberde, Antarktika kıtasında araştırma için bulunan İtalyan Alberto Della Rovere, ülkesinde yaşanan felaketi dünyanın bir ucunda endişe ile takip ediyor. WhatsApp üzerinden İtalya'daki akrabaları ve arkadaşlarıyla konuşan 35 kişilik İtalyan araştırma ekibinin lideri Alberto Della Rovere, "Şu anda burada daha güvendeyiz. Arkadaşlarımız da bize bunu söylüyor ancak biz burada hem yakınlarımız hem de ülkemiz için endişeliyiz" dedi.
"Şu anda Antarktika dünyanın en güvenli yeri" şeklinde konuşan Rovere, dışarıyla irtibatları olmadığı için corona virüs bulaşma olasılıklarının bulunmadığını belirtiyor. Rovere, corona virüs bulunmamasına rağmen Antarktika'ya sınırlı sayıda giriş ve çıkış yapanların düzenli doktor kontrolünden geçtiğini de ifade ediyor. Antarktika'da birçok ülkenin araştırma ekipleri bulunuyor. ABD'nin araştırma ekibinden yer alan Amundsen-Scott da gönderdiği bir fotoğrafın altına, "Bizim için endişelenmeyin" notunu düştü. Şu anda Antarktika kıtasında 28 ülkenin araştırma istasyonları bulunuyor. En büyük istasyon ise ABD'ye ait bulunuyor. Antarktika'nın Ross Ice Shelf bölgesinde bulunan McMurdo İstasyonu'nda bin kişi yaşıyor. Buraya gelenler bir ya da iki dönem kalıyor ve araştırmalara katkıda bulunuyor. Antarktika'da nüfusun en yoğun olduğu dönem ise Ekim ile Şubat arası.