Şaraplar yarışıyor

Güncelleme Tarihi:

Şaraplar yarışıyor
Oluşturulma Tarihi: Ekim 30, 1997 00:00

Haberin Devamı

Kadehler Ürgüp'ün şerefine kalkıyor. Yeryüzünün en eski şarap üreticilerinden biri olan ülkemiz, 10'ncu Uluslararası Şarap Yarışması Ürgüp'te düzenleniyor. Geçen yıl Refahyol yönetiminin engellemesinden dolayı gerçekleşemeyen geleneksel yarışma nedeniyle Ürgüp 29 Ekim-1 Kasım tarihlerinde dünya şarap başkenti oluyor.

Tekel'in organize ettiği 10'ncu Uluslararası Şarap Yarışması'nda bu yıl 75'i yerli 305 şarap çekişiyor. En lezzetli, kalite şaraplar büyük altın, altın, gümüş ve bronz madalya ile ödüllendirilecek. Önümüzdeki yıl bronz kategorisinin kaldırılması planlanıyor. Çünkü bronz ödüllü şarap prim yapmıyor, aksine prestij kaybediyor. Uluslararası jüride ABD'den 3, Macaristan'dan 2 ve Fransa, İtalya, Almanya, Avustralya, Slovenya,Belçika, İsrail, Brezilya, Arjantin, İspanya'dan birer şarap uzmanı yer alıyor.

Türk şarapları için dünya çapında yıllardır amansız mücadele veren, 10'ncu Uluslararası Şarap Yarışması'nın organizatörü Dr.Altay Yavuzeser. Cevizli Araştırma Enstitüsü Mikrobiyoloji Bölüm Başkanı, 57 yaşındaki Dr.Yavuzeser Türkiye'nin tek, aktif, ünlü degüstatörü yani şarap tatma uzmanı. Diğer meslektaşları Çukurova Üniversitesi'nden Prof.Ahmet Canbaş ve Ege Üniversitesi'nden Prof.Nihat Aktan. Türk şaraplarının enternasyonal etkinliklerde parlak bir performans gösteremediğinden yakınan, Berlin Teknik Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunu, şarap teknolojisi üzerine doktora tezi hazırlayan Yavuzeser şunları söyledi:

‘‘1927'de Atatürk'ün emriyle şarap fabrikaları kuruldu. İlk zamanlarda Fransız uzmanlar da yardımcı oldu. Ancak daha sonra şarapçılık gözden düştü. Nüfusumuz 60 milyon, yıllık tüketimimiz 50 milyon şişe. Üzüm, meyva olarak yeğleniyor. Avustralya'nın üretimi bize kıyasla daha az, ama şarapçılıkta iddialı. Türkiye'de şarap uzmanlığı eğitimi çok zor. En büyük eksiğimiz yeni üzüm çeşitlerinin genetik yapılarının ıslahı. Mevcut üzümlerle yapılan şaraplar olağanüstü bir başarı getirmiyor’’ dedi.

Şarap muhabbetleri sırasında öğrendiğimize göre, Kavaklıdere ve Atatürk Orman Çiftliği'nin ürettikleri şaraplar Türkiye'nin gururu. Tatlı ve yarı tatlı beyaz şarapta Almanya, Avusturya, sek beyaz şarapta Yeni Zelanda, Şili, California, Almanya, kırmızıda Fransa, Portekiz, California, Bulgaristan madalyaları topluyor.

İYİ BİR ŞARAP NASIL ANLAŞILIR

Şarap berrak ve parlak bir görünümde olmalıdır. Berraklık özellikle şişelenmiş şaraplarda önem taşır. Cins ve tiplerine göre şarap en uygun renkte olmalıdır. Şarabın rengi tazelik, olgunluk ve eskilik derecesini gösterir. Beyaz şarap dinlenme sonrası koyulaşır, eskidikten sonra altın sarısına döner. Kırmızı şaraplar gençken koyu ahududu rengindedir. Eskime müddetine göre renk sırasıyla nar kırmızısı, yakuti, kiremit rengini alır ve soğan kabuğu renginde gölgelenir. İyi bir şarap tipini karakterize edici saf ve hoş bir koku vermelidir. Tat, şarabın temel öğelerinden biridir. Şarabın, cins ve tipine özgü tüm özellikleri taşıması gerekir. İçindeki unsurların uyumlu bir şekilde kaynaşmış olması şarabın dengeli yapıda olduğunu gösterir. İyi bir şarapta ayrıca buruk bir tat verecek miktarda tanen olmamalıdır. Doğal olmayan tat vermemeli, içimi dolgun olmalıdır. (Kaynak: Dr. Yavuzeser'in Şarap ve Mutluluk kitabı)

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!