Sandalet gitti çizme geldi

Şu sonbahar ne uyuz bir mevsim.

Haberin Devamı

Hırkanı gün içinde 8 kere giyip çıkarıyorsun, yanındaki terliyor sen titriyorsun…      

Geceleri kendini, etrafına koza ören tırtıl gibi battaniyeye sarıp sarmalıyorsun, sabah sıcaktan havale geçirip kıvranarak uyanıyorsun…

Etek giysen bacağın üşür, çorap giysen fazla gelir. 

Bir yazlık, bir kışlık kıyafetle yedekli gezsek yeridir…

Eylül itibariyle son yılların en büyük sonbahar modası sınavını da veriyor olabiliriz ayrıca.  

Sokakların yalancısıyım, çizme sevdası tavanda!

Çizmeler bir yana, tam UGG’ların artık bu sene modası geçer, giyen olmaz diyorduk; ısının birkaç santigrat düşmesiyle, tüm kadınların ortak bir almışçasına UGG’ları kuşandığını gördük, vazgeçtik…

Şöyle bir bakınız etrafınıza, sokaklarda her 4 metrekareye 3 UGG düştüğünü göreceksiniz.

Haberin Devamı

Bu sokak patikleri bir kenara, diz üstü çizmeler de pek bir moda biliyorsunuz.

Bu modaydı, trenddi, insana her şeyi giydirir arkadaş.

Baksanıza, eğer mesleğiniz bataklıkta solucan toplamak filan değilse giymeyeceğiniz türde bir çizmeyi başımızın tacı yapıyor!

Tabii nasıl giyilecek o solucancı çizmesi ben bilmem.

Bir kere, bacağın Bar Refaeli’den kısa ve kalınsa soba borusu gibi görünme ihtimali yüksek.

Platformlu olanlar kurtarır ama o da tehlikeli.

Dört santim platform, on santim topukla ancak o düzgün cilalı kaldırımların olduğu caddelerde ya da podyumda yürünür.

Öyle vapura-mapura bineceksen de baston taşımak lazım ya da düşerken tutunacak bir dost.

Modaya uyacağın diye bacağı kırıverir, denize yuvarlanıverirsin sonra.

Bir diğer sonbahar sıkıntısı ise tuhaf tasarımlı etekler.

Mağazalarda normal bir model bulursanız sizi alkışlayacağım.

Etekler bir acayip, yanlardan kulak gibi bir şeyler çıkmış mesela, bir tanesinin kalça kısmı kabartılmış, öteki ters bir lale gibi, yine Bar Refaeli gibi mikro-popolu değilseniz giymek söz konusu bile değil.

Hah, bir de unutmadan, parmakların ucunu açık bırakan çizme ve botları anmadan geçmemeli. Böyle saçma bir tasarım olabilir mi.

Böbrek üşütme garantili!

Modadan kelli sıkıntılar bir yana, mevsimsel sıkıntılar da yolda.

Haberin Devamı

Kış depresyonuna girilip, tavanlara bakılıp ağlanacak daha…

Sonra, kuaföre gidip saç rengi değiştirilecek, yeni renkten nefret edilip daha çok depresyona girilecek, sonunda eski renge dönüş yaparak rahatlanacak.

Kuaför bu işten şanslı çıkacak.

Diyorum ki, depresyon esnasında “ay saçım çok kötü” noktasına gelirseniz bu okuduklarınızı hatırlayınız.

Şu andaki renginize geri dönmek için kuaföre kredi kartınızı teslim edeceğinize şöyle güzel kışlık bir şeyler alınız, faydalı iş yapınız…

 

Sevişme sahneleri için öneriler

Bir Bulut Olsam dizisi daha önce RTÜK’ten ceza yediği için bu defa temkinli davrandı, sevişme sahnelerini temkinli çekti biliyorsunuz, oto koltuklarından bol bol faydalanarak…

Haberin Devamı

Bu “temkinli sevişmeler” nereye varacak bilmem.

Önerilerim var bu konuda.

Bir seçenek, oyuncular ayrı ayrı sevişsinler.

Nasıl olacak, onu da RTÜK bulsun.

Sonra montaj yapıp münasip bir şekilde “birleştirirler”.

Veya daha masum bir fikir, eski Türk filmi modeli bizi kurtarır.

Kızımız ve oğlanımız, tam öpüşmek, belki de sevişmek için birbirlerine yaklaşırken sahne kocaman bir gül ile perdelensin!

Biz alırız mesajı!

 

Yazarın Tüm Yazıları