Sahurun nöbetçi restoranları

İstanbul yer alan restoranların hemen hepsi Ramazan'a hazırlandılar. Ama Ramazan'ın iki öğününden biri olan sahuru çok dikkate almadılar. İstanbul'da sahur saatlerinde açık olan restoran aradık. Üsküdar'daki Kanaat Lokantası sahur geleneğini 67 yıldır sürdürüyor. Aksaray Ziya Şark Sofrası da sahur nöbetçisi. Etiler, sahurla ilgilenmiyor.

Oruç tutuyor ve geceyarısı yemek hazırlama telaşına girmek istemiyorsanız, sınırlı da olsa, restoran seçeneği mevcut. İşte sahurda açık restoranlar

Tüm restoranlar Ramazan'ı büyük hazırlıklarla karşıladılar. Özel mönüler, fiyatlar hazırladılar. Ama gördüğümüz kadarı ile bu restoranların büyük çoğunluğu iftar kadar önemli olan sahur yemeğini atladılar. En küçüğünden en büyüğüne tüm restoranlar iftar servislerini günler öncesinden duyurmaya başladılar. Ama yine sahurdan bahseden yoktu. Gerçekten böyle mi diye sahur saatlerinde bir İstanbul turu yaptık.

Sahur turumuz Ziya Şark Sofrası'nın Aksaray'daki şubesinden saatler 01.30'u gösterirken başladı. Restoranda sahur için gelen müşteriler vardı, tümü erkekti. Servis şefinden, sahur için erken olduğunu daha geç saatlerde restoranın kalabalıklaştığını öğrendik.

Gaz yapmayan lahmacun

Ziya Şark Sofrası'na daha çok çevrede çalışanlar, il dışından İstanbul'daki camileri ziyarete gelen tur müşterileri geliyor. Sahur yemeği olarak en çok iftariyelik tercih ediliyor. İftariye tabağı 5 milyon lira. Genellikle ağır yemekler istenmiyor. Elbette sahurda, çorbasından künefesine kadar, dört başı mamur sofra isteyenler de var. Özellikle çay ve kahve diğer öğünlere göre sahurda daha çok tüketiliyor. Restoran sabah ezanı okunana kadar sahurculara hizmet vermeye devam ediyor. Ramazan boyunca gündüz servisleri yok. Tüm yemeklerin çok özel olduğu iddia ediliyor ama gazı alınan sebzelerden yapılan lahmacunun İstanbul'da üzerine olmadığının altı çiziliyor.

Tarihi börekçide garip temizlik

Ziya Şark Sofrası'ndan çıkıyoruz ve daha önce gözümüze takılan Tarihi Aksaray Börekçisi'ne giriyoruz. Ama girdiğimize bin pişman kendimizi dışarıya atıyoruz. İçeriye girdiğimizde dükkanın içinde bir temizlik faaliyeti var ama yöntem garip. Çalışanlardan biri böreklerin sergilendiği ve hala böreklerle dolu vitrin üzerinde bir adam gördük. Adam böreklerin aralarına çoraplı ayakları ile çıkmış hummalı bir temizlik yapıyor. Yanlış geldik diyerek dışarıya çıkıyoruz. Size önerimiz sahur yemeği yemeden oruç tutma pahasına da olsa Tarihi Aksaray Börekçisi'nden yemek yemeyin bizden söylemesi.

Üsküdar'da Kanaat

Aksaray'dan ayrıldık. İstikamet Üsküdar Kanaat Lokantası. Saat 02.30. Restoran hareketli görünüyor. Burada da bize restoranın sahibi İsmail Kargılı yardımcı oluyor. 1933 yılında kurulan Kanaat, ilk kurulduğu zamandan beri Ramazan'da sahur yemeği veriyor. Bu artık bir gelenek olmuş. Belki bu yüzden Kanaat normal saatlerdeki kadar kalabalık görünüyor. Kanaat'e İstanbul'un her yerinden gelenler var. Ağırlıklı olarak cuma-cumartesi akşamları daha kalabalık oluyor. Kanaat müşterileri en çok et yemeklerini tercih ediyorlar. Restoranın sahur müştereleri sadece o saatte çalışanlar değil: Ailleler de sahur yemeği için Kanaat'te geliyor. Günde 130 çeşit yemek yapılan restoran evlere paket sahur yemeği servisi de yapıyor. Bir kişi ortalama 5.5-6 milyon liraya yemek yiyebiliyor.

Abla burası Etiler!

Üsküdar'dan sonra yolumuzu Etiler'e çevirdik. Eğlencenin mekanı Etiler'de Ramazan nasıl geçiyordu? Şayan'a gittik. Neredeyse boştu. İçeriye girdiğimizde masada oturan bir grup bizi görür görmez mekanı terketti. Diğer restoranlarda gördüğümüz sıcak ilgiyi burada görmemiz çok mümkün görünmüyordu. Yine de şansımızı zorladık belki restoran sorumlusu buradaki sahurlar hakkında bize bilgi verebilirdi. O da ser verdi sır vermedi. Bize çay ikram etti. Haksızlık etmeyelim; çay ikramının yanı sıra bir de bu Ramazan'da diğer yılların aksine bir durgunluk olduğunu söyledi.

Buraya kadar gelmişken bir de ünlü kokoreççi Mercan'a uğradık. Ve Etiler gerçeğini orada anladık. Sorduk kokoreççiye 'Buraya sahurda gelen var mı?' Yanıt çok netti: Burası Etiler abla!

Etiler'den sahur için bir şey çıkmayacağını anladık. Doğruca Dolmabahçe'ye çay bahçelerinin olduğu yere gittik. Havanın soğukluğuna rağmen bir kaç masa doluydu. Ama bu sahur turunun en çok sahura benzeyenine de burada rastladık. Çay bahçesinin çalışanları hep birlikte sahur yemeği yiyorlardı. Bütün bu tur boyunca gördüğümüz en gerçek sahur onlarınkiydi.