RP'nin demokratlığına bakın

Tufan TÜRENÇ
Haberin Devamı

RP'nin neresinden tutarsanız tutun elinizde kalıyor. Erbakan ve arkadaşlarının bütün ilişkileri karmakarışık.

Sıkışınca sığındıkları yüce demokrasinin bir nebzesi bile bu partiye bulaşmamış.

Kafaları 1400 yıl geride, akılları fikirleri laik demokratik rejimi devirip siyasi İslam'ı kurmada.

Bunun için bulaşmadıkları karanlık iş yok.

Bütün dünyanın dışladığı rejimlerle beyin ve gönül birliği içindeler.

Özellikle İran ve Libya ile kurdukları ilişkilerin hemen hemen tümü yasalar açısından suç oluşturuyor.

Partinin yapılanması, işleyişi, parasal sistemi de kuşkular içeriyor.

Hayali ağır sanayi hamleleri, bakanlıklarda bağış adı altında alınan paralarla başlayan skandallar bugüne kadar birbirini kovalayıp geldi.

Örneğin Beşir Darçın ve hac organizasyonu skandalı...

RP yıllarca sağladığı ek kontenjanlarla hacca adam taşıdı. Bu insanlardan ne kadar para topladı, bu paralar ne oldu?

Bunlar yıllarca hep sır olarak kaldı.

Birkaç saf vatandaşın başvurusuyla patlayan bu skandal alel acele paralar dağıtılıp kapatıldı.

* * *

Arkasından Bosna yardımlarının iç edilmesi ile ilgili skandal geldi.

Bir parti düşünün; ‘‘Bosna'daki din kardeşlerimize yardım'' diye topladığı trilyonlarca lirayı yerine göndermeyip cebe atıyor.

Bu konuda başlatılan araştırmalar binbir engelleme ile macun gibi uzatılıyor ve paralar uçup gidiyor.

Skandalın odak noktası olarak Süleyman Mercümek adında biri görünüyor.

Sonra onun sadece bir kasa olduğu anlaşılıyor, iş Erbakan'a kadar uzanıyor ama Refahyol kurulduktan sonra bu pislikler örtbas ediliyor.

İşin ilginç yanı paraların sahiplerinden hiç şikâyet gelmiyor.

Bu da gösteriyor ki bu parti her şeyi ‘‘Allah rızası'' kılıfı içine sokup temiz vatandaşların inancını sömürerek yapıyor.

Ama ne yazık ki yargı da işi sonuna kadar götüremiyor.

Daha sonra Erbakan'ın gazete sayfalarına sığmayacak kadar uzun listeler oluşturan mal varlığına geliyor sıra.

RP Lideri mal varlığının kaynağı olarak kargaları bile güldürecek gerekçeler açıklıyor.

Bu konu da doğru dürüst araştırılmadan kapatılıyor.

Bu arada seçimlerde trilyonlar harcayan RP'nin mal varlığının sıfır olduğu anlaşılıyor.

Genel Merkez Binası bile bazı partililerin üzerine kayıtlı çıkıyor.

Bu yöntem partinin kapatılmasına karşı bir sigorta olarak kullanılıyor.

* * *

Türkiye'yi sarsan Kaddafi skandalı ise Refahyol'un ilk aylarında patlıyor.

Erbakan'ın Libya Lideri'nin yardımcısı olduğu ortaya çıkıyor.

Refah bunu inkâr ediyor ama Kaddafi üstüne basa basa Erbakan' ın yardımcısı olduğunda ısrar ediyor.

Hemen hemen aynı günlerde, bir terör örgütü olan ‘‘Müslüman Kardeşler'' yöneticileriyle Erbakan'ın sürekli ilişki içinde olduğu öğreniliyor.

Hoca büyük bir gaf yaparak Türkiye'ye gelen Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek'ten bu örgüte karşı daha anlayışlı davranmasını istiyor, tabii sert bir şekilde tersleniyor.

Son olarak da Kaddafi'nin Çeçenistan'a ulaştırılmak üzere gönderdiği 10 milyon doların uçup gittiğine dair skandal iddialar ortalığı kaplıyor.

10 milyon doların akıbeti henüz belli değil. Bakalım işler nereye varacak?

Refah kurmayları, her skandalda olduğu gibi yine harika mantık oyunlarıyla olayı örtbas etmeye çalışıyorlar.

Doğal olarak skandalların tümünü buraya sığdıramadık ama bunlar bile RP'nin ne denli demokrat olduğunu ortaya koyuyor.

Ne acıdır ki, 1997 Türkiyesi'nde ve büyük zaferin yıldönümünde oturup böyle bir partinin karıştırdığı haltları yazmak zorunda kalıyoruz.

Neyse... 30 Ağustos hepinize kutlu olsun.

Yazarın Tüm Yazıları