Reza Bey ve Ebru Hanım

Ebru Gündeş’in bebeği doğduktan hemen sonra bir açıklaması var: “Şükürler olsun. Dünyanın en güzel hediyesi için Reza Bey’e çok teşekkür ediyorum.”

Hayır, kocasına “Reza Bey” diye seslenmesine takılmadım Gündeş’in. İstediği samimiyet ya da resmiyette hitap eder eşine, beni ilgilendirmez.
Ama yeni doğan bebeği için eşine “dünyalar kadar” teşekkür etmesi fazla “erkek egemen” geldi bana.
Çünkü bebek, bir hediyeyse eğer, karşılıklı bir alışverişin sonucu günün sonunda.
Tek taraflı bir şey değil ki...
Zaten sonrasında muhabirler sormaya devam ediyor. “Bebeğin ismine Reza Bey’in karar verdiği söyleniyor. Sizin gönlünüzden geçen isim neydi?”
Ebru Gündeş bu soruya da, “Reza Bey evde baba olduğu için her şeye sözü çok fazla geçiyor. Yüzde 90’ı onun istediği şekilde oldu. Kız istiyordu kız oldu” diye yanıt veriyor.
Yani kendi gönlünden geçen ismi -eğer varsa- yine söylemiyor Ebru Hanım.
Yetmezmiş gibi, “eş sözünün geçmesi imparatorluğu” Gündeş’in adeta kendinden geçmesine yol açıyor.
Ses rengine bayıldığım bir kadın şarkıcının -isterse doğumun heyecanıyla olsun- kendini bu kadar unutup dibine kadar teslimiyetçi oluşu da haliyle dikkatimi çekiyor.

‘Yanlışınız var’ dediler...

Önce pazartesi günkü “İki yakanın doğaya aykırı buluşması” yazısıyla ilgili Kuzey Kıbrıslı bir okurdan gelen mail... Buyrunuz:
“İki yakanın buluşması başlıklı yazınızda Kuzey Kıbrıs’ın seks işçisi oğlanları diyorsunuz. Ve daha yazınızın başında yanlış yapıyorsunuz.
Türkiye Cumhuriyeti’nin seks işçisi oğlanları demeniz gerekiyordu.
Yani tam filmlik olan buluşma, koskoca Türkiye ile Güney Kıbrıs buluşması, çarpışmasıdır...
Halkların kardeşliği şeklindeki sloganı haykırmak yerine siz en iyisi büyük Türk halkı ile Rum halkının kardeşliği sloganını haykırsanız daha doğru olacaktır..
Son olarak Türkiye’de nice filmler sansürlenir, yasaklanırken Kıbrıs’ta hiçbir film yasaklanmamıştır.
Bu nedenle hiç merak etmeyin, Altın Portakal’da en iyi ilk film ödülünü alan Zenne filmi de Kuzey Kıbrıs’ta elbette gösterime girer.”
Ve şimdi de benim yanıt hakkım:
Türkiye’den Kıbrıs’a sonradan göç edenlerin, yerleşenlerin hâlâ “oralı” sayılmadığını mail’iniz vasıtasıyla “buz gibi” anlamış bulunuyorum.
“Sayılmama” gerekçeleri ayrıca tartışılır ama şimdi bu konumuz değil.
Sonuçta olay maalesef Kıbrıs’ta geçiyor.
O çocuklar da Kıbrıs’ta yaşıyor. Ve Kıbrıs’ın “o yasası” Zenne filmi gösterime ister girsin ister girmesin, çağ dışı ve size hiç yakışmıyor.

Murat Boz ve Hadise

O Ses Türkiye yarışmasından kazançlı çıkan iki isim var.
Murat Boz ve Hadise.
İkisi de samimi, enerjik ve komplekssiz.
Zaten çoğu yarışmacı onlara yöneliyor, onları seçiyor.
En “90’lardan kalan” ne yazık ki Mustafa Sandal.
Son programda gereksiz yere “13 milyon albüm tirajı” olduğundan bile bahsetti.
Gerek var mıydı? Hayır.
Sandal acilen silkinip kendine gelmeli, internet diliyle kendini “refresh” etmeli.
Yazarın Tüm Yazıları