Ramazanlı yılbaşı...

Oktay EKŞİ

Yaşıyorsanız görmeye mecbur olduğunuz şeylerden biri yılbaşı... Her dördüncü yılda kuyruğuna bir gün eklemiş olarak gelse de biliyoruz ki 365'inci günün sonunda onunla yine bir aradayız.

Yalnız bu sene yılbaşı, bir günlük ek yerine bir aylık ramazanla birlikte geldi.

Ve bize, biri Hıristiyan, öteki İslam dünyası kökenli iki anlayışı aynı coğrafya üzerinde yaşatmak mümkün mü değil mi göstermek olanağını verdi.

Nitekim sizin bu satırları okuduğunuz dakikalarda bir milyarı aşkın Müslüman dünyasının pek çok mensubu ‘‘oruçlu’’ olacak. Ama aynı insanlar ramazan ayının ilk gününü yeni bir yılı kutlayarak geçirecekler.

İlginçtir: Böyle bir karşılaşmanın yani Gregorian takvimin tayin ettiği yılbaşı ile İslami inancın barış içinde birlikte yaşayabileceğini ispat edebilecek ülkelerin başında biz varız. Hem İslam dünyasının yobazlarına hem de ‘‘uygarlığı’’ bir Hıristiyanlık Kulübü gibi görmek isteyen Avrupa bağnazlarına, tüm bunların üstünde ortak insani değerlerimizin bulunduğunu göstermek istercesine biz varız.

Nitekim biz Türkiye'de bu sentezin pratiğini yaşıyoruz.

Hepimiz gördük: Yaklaşan, hatta üst üste çakışan ramazan ve yılbaşı dolayısıyla devlet hiçbir tavır koymadı. Ama toplumsal sağduyu bu karşılaşmanın bir sorun yaratmasını önleyecek çözümleri hemen devreye soktu:

Türkiye'nin hemen her tarafında ama özellikle büyük kentlerde yılbaşı kutlamaları pek çok otel, restoran ve sosyal kulüp tarafından öne alındı. Yılbaşı eğlencesini kimi 28 Aralık gecesine, kimi 29 Aralık'a taşıdı. Ama 31 Aralık gecesi yılbaşı eğlencesi düzenleyenlere de kimse ‘‘Sen ne yapıyorsun?’’ demedi.

Daha açık konuşalım:

Bu düzenleme toplumun laikliği benimseyen kesimlerinden geldi. Yani ramazan nedeniyle oruç tutmak isteyebilecek insanlarımızı rahatsız etmeden yılbaşını kutlamanın yolunu onlar buldu. Buna karşılık yılbaşının ramazan ayı ile karşılaşması öteki kesimi, özellikle İslam bağnazlarını bayağı rahatsız etti.

Hoş Ankara'nın Sincan ilçe merkezindeki RP'li (ve de pek marifetli) eski Belediye Başkanı Bekir Yıldız'ın daha bu göreve gelişini izleyen ilk yılbaşında Sincan'da hindi satışını yasakladığı, yılbaşı münasebetiyle vitrinlerini ışıklarla, çamlarla süslememeleri için esnafı uyardığı hatırlardadır.

Bekir Yıldız'ın zihniyetini aynen taşıyan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı da biliyorsunuz yılbaşı dolayısıyla Ankara'nın ana caddelerinin ışıklandırılmasına bu yıl karşı çıktı.

İlginçtir İstanbul'un beş yıldızlı otellerinden birinin önüne aynı kafa geçen gün bir domuz ölüsü bırakıp gitti. Anlaşılan niyeti yılbaşını kutlayanlara küfretmekti.

Bunların pek övündükleri hoşgörü'lerine bakın da gradolarını anlayın.