'Paşalar suç fiilini övdüler'

ESKİ Cumhuriyet Senatosu CHP üyesi ve emekli Cumhuriyet Savcısı Mehmet Feyyat, Korkut Eken'le ilgili sözlerinden dolayı emekli komutanlar hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu bildirdi.

Feyyat başvurusuyla ilgili olarak şunları söyledi:

‘‘Paşalar, burada kanunun cürüm saydığı bir fiili övmüşlerdir.

Korkut Eken'i şimdi kahraman saydıklarına göre niye zamanında mahkemeye gidip ifade vermemişlerdir?

Böyle bir şeyi yapmadıklarına göre, bu sırada sır saklayan Korkut Eken'dir. Ancak kahramanlığın gereğini ise kendileri yerine getirmemişlerdir.

Susmaları gerekirken bu beyanlarıyla Türk Silahlı Kuvvetleri'ni de sıkıntıya düşürmüşlerdir.

Bu nedenle TCK'nın 312. maddesine göre haklarında işlem yapılmalıdır.’’

Bu maddeye girip girmeyeceği tabii ki yargının takdiridir.

312. MADDE NEDİR

TCK'nın 312. maddesi şöyle:

‘‘Kanunun cürüm saydığı bir fiili açıkça öven veya iyi gördüğünü söyleyen veya halkı kanuna itaatsizliğe tahrik eden kimse 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve 2 bin liradan 10 bin liraya kadar ağır para cezasına mahkûm olur.’’



EMİNÖNÜ Belediye Başkanı SP'li Lütfi Kibiroğlu'nun açıklamalarına ve yanıtlarımıza devam ediyoruz. Kibiroğlu, Sultanahmet'te Ramazan etkinlikleri konusunda eski başkan Çetinsaya'dan söz etmememize rağmen onun uygulamalarından örnekler veriyor; 2000 yılında Devlet İhale Yasası'na göre organizasyon ve kültür hizmetleri için yapılan ihaleyi üç firmadan %95 hissesi belediyeye ait olan Emin Ltd. Şti'nin kazandığını belirterek, ‘‘2000 ihalesinin müfettişlerce incelendiğini, bakanlık tarafından soruşturma izni verilmediğini’’ söylüyor.

Ancak yazılarımızda 2001 yılındaki etkinliklerinden söz ediyorduk. Nitekim bu konuda İstanbul C. Başsavcılığı'na, CHP ilçe örgütü tarafından 26.1.2002'de (Hazırlık no: 9805) yapılan suç duyurusunda, belediyenin işçilerine maaş veremezken, belediye olanaklarının şirket eliyle yandaş militanlarına peşkeş çekildiği yolunda suç duyurusunda bulunulduğundan haberi yok mudur Kibiroğlu'nun?

Ayrıca, 657'ye tabi Zabıta Memuru Osman Dinç, mesul müdür olarak bu şirkette görev yapabilir mi? Biz, Emin Ltd. Şti'nin, bu etkinliklerden 500 milyar kazandığını, ancak belediyenin kasasına 'işgaliye' bedeli olarak 556 milyon lira girdiğini bildirirken, başkan ise bunun dağılımını şöyle yapıyor:

BAŞKANIN HESABI

‘‘Şirketin elde ettiği toplam gelir 264 milyar 808 milyon; yaptığı harcama ise 272 milyar 733 milyondur. Şirketin kiracılardan tahsil ettiği ve haberde sözü edilen bedeller stantların kurulması ile temizlik ve güvenlik dahil tüm hizmetlerin karşılığıdır.’’

Peki belediyenin resmi 47 güvenlikçisinin Sultanahmet'teki etkinliklerde ne işi vardı?

Daha da önemlisi Özelleştirme'nin uygulamaları ile ilgili 4046 sayılı yasanın 26. maddesinde son bendinde, belediyelerin ticari amaçla kurdukları şirketler için Bakanlar Kurulu'ndan izin almaları gerekiyor. Resmi Gazete'de 27.2.2000'de çıkan Maliye Bakanlığı tebliğinde de, bu tür ihalelerin izni başvurusu dahi yapılmaması talimatı bulunmaktadır.

Burada önemli soru; Emin Ltd. Şti., Bakanlar Kurulu kararı by-pass edilerek nasıl kurulmuştur?

Sayıştay üyesi Ali Serdar'ın, BİT'ler için verdiği görüşte ‘‘İzinsiz kurulan ya da katılınılan şirketler izlenmeli, haklarında gerekli yasal işlemler yapılmalı’’ derken, Vali Erol Çakır ve Eminönü Kaymakamı Cezmi Türkgöçer bu başıbozukluğu daha ne kadar seyredecek mi?

Eminönü Belediyesi için daha yazacak o kadar konu var ki...

BAŞKA KALAYCI

KİBİROĞLU'nun 'bilişim ve eğitim danışmanı' Şevket Kalaycı (Karabük), sahte otoparak makbuzu bastırma olayından gözaltına alınıp serbest bırakılan Cüneyt Kalaycı (Çankırı) ile soyadı benzerliğinden öte bir yakınlığının bulunmadığını bildirdi.

EMİNÖNÜ'nün diğer 'danışmanı', İl Genel Meclisi üyesi İbrahim Ayçiçek'in altına verilen makam aracı Büyükşehir'ce değil Eminönü Belediyesi'nce tahsis edilmiştir.



KIYI Emniyeti ve Gemi Kurtarma Genel Müdürü Hücum Tulgar, DYP İl Başkanı Soylu'ya dayalı ‘‘bot ihalesiyle ilgili 26 sayfadan oluşan bir belge-bilgi dosyası da açıkladı’’ (12.3.2002) sözü üzerine şu bilgiyi verdi: ‘‘Değerlendirmeye kalan 3 firmanın 4 projesinde en uygun proje ve teklifi, adeti 1.525.000 USD'den Bat Service Mandal A/S'a (Norveç) vermiştir. İhaleyle ilk aşamada temin edilecek 10 botun en az %50'sinin Türkiye'de imali mecburiyetini şartnameye koymakla, bu teknoloji ve projenin transferi ile Türk tersanelerinde Acil Müdahale Botları yapımında bilgi birikimi kazandırma, uluslararası referans gösterebilme, istihdam temin etme ve katma değer kazandırma düşüncesini de gerçekleştirmiş olduğu ortadadır. Teklif sahiplerini çağırma, açık eksiltme yapma gibi ihale şartnamesinde yer almayan kulaktan duyma bilgilere dayalı haksız ve mesnetsiz suçlamalar yapılması üzüntü ile karşılanmıştır’’dedi.



TÜRKİYE Esnaf ve Sanatkárları Konfederasyonu (TESK) Basın Koordinatörü İsmet Solak, ‘‘Bakkallar Odası'nın trilyonları ne oldu?’’ (13.3.2002) yazısına teşekkür ederek şu açıklamayı yaptı:

‘‘Bu ve benzeri olumsuzluklardan, inanmanızı isterim ki, TESK Genel Başkanı ve tüm TESK yöneticileri de çok rahatsızdır. Bunu, kendi gözlemlerime dayanarak yazıyorum. Bu olay ilk ve tek de değildir.

Bütün mesele, TESK'in bağlı odaları yasal yaptırımlar çerçevesinde denetleme yetkisi olmamasından kaynaklanmaktadır. Káğıt üstünde bir denetleme olanağı var ama bunun sonucu sadece uyarı ile kalmaktadır. Kamu denetimi niteliğinde değil ve maalesef yaptırımı da yok.

Bu nedenle köşenizde yer alan iddialar, ihbar kabul edilerek TESK Genel Başkanı Derviş Günday ve Genel Sekreter Naci Sulkalar acilen Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'na başvurarak iddiaların müfettişlerce incelenmesini istemişlerdir.’’



HER bölgede ormanlar yok edilirken Bodrum'daki Çevre Koruma, Kültür, Sanat ve Turizm Derneği (BÜK-DER), Türkbükü'nde çorak arazileri yeşile döndürmek için uzun süreden beri çaba gösterdi. Bürokratik engelleri ve maddi olanaksızlıkları aşarak beldelerini bir ormana kavuşturdu. 117.520 metrekarelik araziyi Asım Kocabıyık çitle çevirdi; Eren Talu'nun desteğiyle 4 bin kızılçam, 550 zeytin, 55 fıstık çamı, 950 keçi boynuzu (harup) dikildi. 20.3.2002 günü saat 14.00'te yapılacaktır. Filizlenen 'BÜK-Der Ormanı' için el ele olmaktan mutluluk duyuyoruz.

Hülya SAY / Bük-Der Başkanı



SİNOP'un Ayancık İlçesi'nden bir esnaf, bir banka soygununu haber veriyor: Ayancık Halk Bankası 21.1.2002'de bankada çalışan şef tarafından soyuldu. Şef çaldığı paralarla birlikte iki gün sonra geldi; teslim oldu. Yaklaşık 100 milyar götürdüğünü duyduk; bankadan birçok kişi tutuklanarak Sinop Cezaevi'ne gönderildi. Olayın bu kadar olduğu sanılırken, böyle olmadığı ve bankanın yıllardır gizlice soyulduğu ortaya çıktı ve ucu bizim gibi gariban esnafa dokundu. Hiç haberimiz yokken adımıza Esnaf Kredi Teşkilatı'ndan krediler alınmış, sahte imzalar atılmış ve işin garibi almadığımız ama bizim adımıza alınan kredilerin üzerinden yıllar geçmiş ve bize 'Sizin borcunuz var' diye kimse tebligat yapmamış, hırsızlık ortaya çıkınca şimdi almadığımız kredileri faizi ile istiyorlar.

Benim gibi 80-90 kişi var. Benim anlamadığım şu; bu banka teftiş gören bir banka, yıllardır ödenmeyen bu kadar kişinin aldığı kredi nasıl oldu da dikkati çekmedi? Bu hırsızlığa kimler ortaktır?

Bunlara hesap sorulmayacak mı?

Ne olur bu işin peşi bırakılmasın.



1999 Marmara depreminde 60.340 konut ağır hasar alarak yıkılmıştır. Yıkılan konutların sahiplerine devletin yaptığı kalıcı konutlardan alanlara (43.146 kişi) 12 milyar lira kredi sağlanmıştır. Oysa evini kendi arsası üzerine yapan veya hazır konut satın alanlara (17.194) bu kredi 6 milyar olarak verilmiştir. Bu eşitsizliğin ortadan kalkması için ise, 27.2.2002 tarihinde Bayındırlık Bakanlığı'nca yayınlanan genelge ile 6 milyarlık krediler 10 milyara çıkartılmıştır.

Genelgenin çıktığı 27.2.2002 tarihinden önce devletin verdiği 6 milyarı alıp, eşinden dostundan borç alarak ev sahibi olan, bu ekonomik koşullarda borçlarını bir türlü ödeyemez durumda kalan afetzedeler artıştan faydalanamamaktadır. (25-30 milyara alınan evin 6 milyarı devletçe karşılanmış, diğer kalanı afetzede tarafından karşılanmıştır.) Bu kişiler evlerini satıp borçlarını ödemeye razı olsalar bile üzerindeki ipotekten dolayı satamamaktadırlar. Bizler, tasfiye halinde Mavi Pırıltı Konut Yapı Kooperatifi üyeleri olarak yetkililerden, genelgenin çıktığı tarihten önce ev satın alan afetzedelerin de bu kredi artışından faydalanabilmemiz için ilgi bekliyoruz.

İsa AKSOY-SAKARYA