Parayı ÅŸirketler ödüyor düdüÄŸünü biz dinliyoruz

Bütçenin yüzde 35’ini sponsorlar, yüzde 50’sini bilet fiyatları, yüzde 2’sini uluslararası kültür kaynakları, yüzde 13’ünü 2010 İstanbul Kültür Başkenti Ajansı karşıladı.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ise mekanları ücretsiz tahsis etti. Festival sponsoru Garanti Bankası; gösteri sponsorları ise Matraş, WestLB AG, Emirates, Abacı Group, Coca Cola, DHL, İstinye Park, Kahve Dünyası, Türk Pirelli, Tekirdağ Rakısı Trakya Serisi ve Volvo Cars idi.
Caz festivalinde bilet fiyatları dört yıldır artmadı. Bu yıl bilet fiyatları 40 TL ile 90 TL arasında değişti.

Sanatçılar yüzyıllarca soyluların himayesinde sanatlarını icra ettiler. O zamanlarda sanatın finansmanı asaletten geçerdi, bugün ise soyluların yerini şirketler aldı. Eskiden şehrimize ne gelen vardı ne giden. Ya da vardı da, azdı. Oysa son yıllarda konser konser gezmekten evin yüzünü görmez olduk. İKSV’nin düzenlediği Uluslararası İstanbul Caz Festivali’nin bundaki payı büyük. Ve aslında kulağımızın pasının silinmesini çokça sponsorlara borçluyuz.

En yüksek sahne önü bilet fiyatı Seal konserindeydi; sadece 80 koltuk satılan sahne önü biletleri 200 TL idi.
Festivalin doluluk oranı yüzde 90 civarındaydı. Tony Bennett ve Seal konserinin biletlerinin tükenmesinin ardından talepler sonucu numarasız merdiven bileti satışı gerçekleşti.
300’ü aşkın sanatçı İstanbul’dan geçti, 50’den fazla konser, Caz Vapuru ve Tünel ?enliği’yle birlikte 45 bin kişi festivali izledi.
Coca Cola eş sponsorluğunda Beyoğlu Belediyesi’nin desteğiyle düzenlenen Tünel ?enliği’nde Tünel ve Galata meydanlarına iki sahne kuruldu, bu konserlerle bir Açıkhava festivali atmosferi yaratıldı.
Aynı anda sekiz farklı mekanda gerçekleştirilen 21 konserle de seyirciler mekanlar arasında mekik dokuyarak farklı konserler izledi.
Bu şenliğin bütçesi de kapsamlı bir arena konseri bütçesine yakındı, 200 bin TL’ye mal oldu.
Festival boyunca sanatçılar, konaklama sponsoru The Marmara otellerinde ağırlandı, çoğunluğu tek kişilik oda olan 600 gecelik rezervasyon yapıldı.
Az sayıda sanatçının uçuş giderleri festival tarafından karşılandı. Sanatçıların şehir içi ulaşımları özel taşıma şirketlerinden kiralanan araçlarla yapıldı.
Çoğunun transferi minibüs ve taksi ile gerçekleştirilirken Seal ve Grace Jones gibi baba isimler limuzin veya özel araçlarla karşılanarak gezdirildiler.

Tek Grace Jones üç konser ediyor

Saha veya prodüksiyon giderleri bazen sanatçı giderlerini aşabiliyor. Emirates sponsorluğundaki Grace Jones konseri buna örnek.
Jones’un konseri için normal Açıkhava konserlerinden çok farklı bir sahne tasarımı yapıldı. 8 metreye kadar yükselen makaslı dev iskele kuruldu, iskelenin yanına iki metre yükselen merdivenler yerleştirildi. Dev rüzgar pervaneleri, dönen bir platform, özel lazer ışıklar ve konfeti toplarını ateşleyen bir mekanizma kullanıldı.
Bu konserin sahne tasarımı ve prodüksiyonu Açıkhava’da normal bir konserin prodüksiyon bütçesinin (50 bin TL civarında) üç katına mâl oldu.Â
Kulis taleplerinde bu yıl en pahalıya patlayan sanatçı yine Grace Jones’du. Listesinde bol miktarda istiridye ve suşinin yanı sıra Crystal marka şampanya yer aldı.
Enrico Rava-Stefano Bollani ikilisi 5 litre soda istedi.  The Brand New Heavies ise kulislerinin yanı sıra sahnenin arkasına küçük bir bar kurdurdu; barda votkadan roma, biradan brandy’ye içkiler hazır bulundu.
Kulis için de çeşitli markalardan destek alındı. Kayra 500 şişe şarap verirken, Efes Pilsen de bira desteğinde bulundu. Diageo ve farklı ürünleriyle Coca Cola diğer içecek destekçileriydi. Bu kurumlardan 200 koliye yakın alkollü ve alkolsüz içecek alındı.
Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde her konserde 40 kişilik güvenlik ekibi görev alırken festival boyunca değişik mekanlarda toplam 350 güvenlik personeli çalıştı.
Mekanlarda sahne ve seyirci alanlarını birbirinden ayırmak için bin 200 metreye yakın bariyer, mekan girişlerinde
70 dedektör kapı kullanıldı.